▼
Pages
▼
27 Mayıs 2011 Cuma
Fazla ve yersiz alınan vergilerin iadesinde faiz uygulaması - 1
Anayasa Mahkemesi Vergi Usul Yasası’nın mükelleflerden fazla veya haksız olarak tahsil edilen vergilerin, mükelleflerce tamamlanması gereken bilgi ve belgelerin ikmalinden itibaren üç aylık bir zaman geçişinden sonra hak sahiplerine ödenmemesi halinde ödenmeyen kısmın tecil faiziyle birlikte ödenmesini öngören 112’nci maddesinin 4’üncü fıkrasını iptal etmiştir. (Anayasa Mahkemesi; E.No:2008/58, K.No:2011/37, Karar Tarihi:10.02.2011)
İptal konusu hükme göre vergi idaresince “Fazla veya yersiz olarak tahsil edilen veya vergi kanunları uyarınca, iadesi gereken vergilerin, ilgili mevzuatı gereğince mükellef tarafından tamamlanması gereken bilgi ve belgelerin tamamlandığı tarihi takip eden üç ay içinde iade edilmemesi halinde, bu tutarın üç aylık sürenin sonundan itibaren düzeltme fişinin mükellefe tebliğ edildiği tarihe kadar geçen süre için aynı dönemde” Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki yasaya göre belirlenen tecil faizi oranında hesaplanacak faiz, Vergi Usul Yasası’nın ‘Düzeltme yetkisi ve reddiyat’ başlıklı 120’nci maddesi hükümlerine göre mükellefe ödenmektedir.
Sözü edilen yasa maddesinden de anlaşılacağı üzere vergi mükelleflerinden fazla ve yersiz tahsil edilen vergiler mükelleflere, tamamlanması gereken bilgi ve belgelerin tamamlandığı tarihi takip eden üç ay içinde ödenmemesi halinde, mükelleflere üç aylık gecikme süresini izleyen tarihten itibaren tecil faizi oranında faiz ödenebilmektedir. (Tecil faizi oranı halen yıllık yüzde 12’dir.)
Bir başka anlatımla mükelleflerden fazla veya yersiz tahsil edilen vergilerin iadesinde tahsilatın üzerinden çok zaman geçmiş olsa da, istenen bilgi ve belgelerin teslimiyle yapılan iade isteminden sonraki üç ay içinde yapılmayan iadeler için bu üç ayın sonundan başlamak üzere düzeltme fişinin tebliğ edildiği güne kadar işleyen tecil faizinin alacaklıya ödenmesi öngörülmüştür. Oysa buna karşılık Vergi Usul Yasası’nın 112’nci maddesinin üçüncü fıkrası ile idarece eksik tahsil edilen veya tahsil edilemeyen vergiler için mükelleflerden verginin ödenmesi gereken tarihten itibaren ödemenin yapıldığı tarihe (güne) kadar işleyen gecikme faizi alınmaktadır. Söz konusu gecikme faizinin aylık oranı halen aylık yüzde 1.40’tır.
Vergi Usul Yasası’nın 112’nci maddesinin üçüncü fıkrasında mükelleflerin vergi borçlarının vadesinde ödenmemesi halinde vade bitiminden itibaren şimdilik gecikme faizi alınırken, mükelleflerden fazla veya yersiz alınan vergilerin tecil faizi ile iadesinde, mükelleflerin talep edilen bilgi ve belgelerin teslimiyle yapılan iade istemini izleyen üç ay içinde yapılmayan iadeler için uygulanması öngörülen faiz ödemesinde yapılan geç ödemenin Anayasa’nın 2’nci maddesinde yer alan hukuk devleti ilkesi ile 35‘inci maddesinde yer alan herkesin mülkiyet ve miras haklarına sahip olma ilkelerine aykırı olduğu gerekçesi ile Vergi Usul Yasası’nın 112 maddesinin 4’üncü fıkrası iptal edilmiştir.
Gerçekte vergi, devletin vatandaşlardan kamu gücüne dayalı ve karşılıksız tahsil ettiği bedel olsa da, idarece yapılmış olan vergi tahsilatının fazla ve yersiz olduğu tespit edildikten sonra tahsilat, mükellefler için bir ‘alacak’ olmaktadır.
Anayasa Mahkemesi’nin karara ilişkin gerekçesinde de belirttiği üzere “Fazla veya yersiz tahsil edilen vergilerin iadesinde, tahsilatın yapıldığı tarih yerine başvuru tarihinden üç ay sonra başlamak üzere işleyecek faizin ödenmesine ilişkin kural, kişinin belli bir dönem için faiz gelirinden mahrum kalması sonucunu doğurarak genel yarar ile kişi yararı arasındaki dengenin bozulmasına“ yol açmakta olup, bu durum hukuk devletinin korunması gereken mülkiyet hakkının ihmaline neden olmaktadır.
Diğer yandan ‘Avrupa İnsan Haklarının Temel Özgürlüklerinin Korunmasına İlişkin Sözleşme’ye Ek
Protokol’ün birinci maddesine göre de;
“Her gerçek ve tüzel kişinin mal ve mülk dokunulmazlığına saygı gösterilmesini isteme hakkı vardır. Herhangi bir kimse, ancak kamu yararı sebebiyle ve yasada öngörülen koşullara ve uluslararası hukukun genel ilkelerine uygun olarak mal ve mülkünden yoksun bırakılabilir.
Yukarıdaki hükümler, devletlerin, mülkiyetin kamu yararına uygun olarak kullanılmasını düzenlemek veya vergilerin ya da başka katkıların veya para cezalarının ödenmesini sağlamak için gerekli gördükleri yasaları uygulama konusunda sahip oldukları hakka halel getirmez.”
Bu hüküm çerçevesinde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Eko-Elda Avee /Yunanistan davasında haksız tahsil edilen verginin 5 yıl 5 ay sonra faizsiz olarak iade edilmesini, mülkiyet hakkının ihlali olarak değerlendirmiş ve mülkiyet hakkı çiğnenen şahsa faiz ödenmesi gerektiğine karar vermiştir.
Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı, söz konusu kararın Resmi Gazete’de yayımı tarihi olan 14 Mayıs 2001’den başlayarak bir yıl sonra yürürlüğe girecektir.
Veysi SEVİĞ
İ.T.O Gazetesi