İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası-5: İşverenin genel yükümlülüğü
Hemen belirtelim ki, bundan önceki dönemde de şimdiki yeni yasa döneminde de her halükârda işyerinden ve yaptıkları işten kaynaklanan tehlike ve risklere karşı çalışanlarının sağlığını ve güvenliğini korumak işverenlerin genel yükümlülüğü olmuştur. İşverenin çalışanları için önlem alma ve koruma görevi aynı zamanda devlete karşı ödevlerinden de biridir. Bu yükümlülüğün yerine getirilmesinde sadece işverenin araç ve gereçleri noksansız bulundurmuş olması işverenin sorumluluğunu ortadan kaldırmaz. Diğer yandan işverenin yükümlülüklerinin tamamını veya bir kısmını da işyeri dışından hizmet alarak yerine getiriyor olması da yargısal içtihatlarının ortaya koyduğu gibi yeterli görülmemekte, işveren yükümlülüklerini ortadan kaldırmamaktadır.
Diğer yandan eğitim ve bilgilendirme maddesi kapsamında işe yeni alınanlar ve diğer çalışanlar yapacakları veya yaptıkları işlerin riskleri konusunda bilgilendirilerek işyerlerinde sağlık ve güvenliklerini sağlamayı amaçlayan eğitimlerden geçirileceklerdir. Bu eğitim ve bilgilendirme faaliyetlerinde esasen işyerinde iş sağlığı ve güvenliği kültürünün oluşturulması hedeflenmektedir. Bu cümleden olarak, her türlü araç ve gerecin temin edilmesi ve bu araç ve gerecin nasıl kullanılacağı konusunda işçiye eğitim verilmesi, gerekirse onun bir kursa gönderilmesi de yetmemekte, işçinin iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerine uygun davranıp davranmadığı, araç ve gereçleri düzgün kullanıp kullanmadığının da denetlenmesi gerekmektedir. Hatta bu konuda işyerinin iç düzenlemeleri ile ilgili talimatlar yayınlayabilecektir.
Gerçekten, işverenin genel yükümlülüğünün içinde denetim ve gözetim görevinin de bulunduğu bilinmelidir. İş kazaları sonrası açılan davalarda işverenlerin her türlü tedbiri aldığı, araç ve gereçleri sağladığı halde “tazminata mahkum” olmalarının nedeni, denetim eksikliğinden kaynaklanmaktadır. Getirilen madde ile daha önce 4857 sayılı İş Kanununun 77'nci maddesinde olduğu gibi, işverenlere denetim ve uygulamayı izleme görevleri de verilmektedir. Çalışanların iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerine uyup uymadığını işverenler sürekli denetlemelidir. Bu denetim görevini kendileri yapabileceği gibi vekil tayin ederek de yerine getirebileceklerdir. Bu nedenetimler sırasında alınan tedbirlere yapılan ihtara rağmen uymadığı saptanan işçiler “ihbarsız” ve “tazminatsız işten çıkarılabilecektir.
Uluslararası ve ulusal mevzuat iş sağlığı ve güvenliği alanında tüm sorumluluğu işverene vermiştir. İşyerlerinde yapılacak önleme çalışmalarında işverenlerin uymaları gereken genel iş sağlığı ve güvenliği ilkeleri Avrupa Birliği'nin 89/391 EEC sayılı direktifine paralel olarak ulusal gereklilikler gözönünde bulundurularak sıralanmıştır. İş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması işyerinin önceliklerinin ilk sırasında olacak ve işyeri organizasyonu bu öncelik dikkate alınarak yapılacaktır. İş sağlığı ve güvenliğinde atılacak adımlar organizasyon düzeyinde sistemli bir şekilde ele alınarak yönetilip, uygulamaya konulmalı ve geri dönüşlerle gözden geçirilmelidir.
Tehlike ve risk bazlı olarak hazırlanmış olan bu adımlar genel olarak; risklerle mücadele edilmesi, tehlikelerin riske dönüşmeden ortadan kaldırılması, bireysel korunmadan önce toplu korunma yöntemlerine yer verilmesidir. Etkin korunma sağlanması, korunmanın işyerinde henüz çalışma başlamadan değerlendirilerek düzenlemelerin iş sağlığı ve güvenliğine uygun olarak yapılması, sadece maddi uygulamalarla değil, talimat ve politika geliştirmek gibi diğer kuramsal unsurlarla da korunmanın sağlanması gibi konular önem kazanmaktadır.
Maddede (md.4) iş sağlığı ve güvenliğinde modern yaklaşımın gereği, iş yerlerinde mevcut riskleri ortadan kaldırarak güvenliğin sağlanması en önemli prensip olarak değerlendirilmektedir. İşin gereği bu tehlike kaynağının ortadan kaldırılmasının mümkün olmadığı durumlarda ise, tehlikenin oluşturduğu risk analiz edilerek gerekli düzeltici faaliyetlere kaynağında mücadele ile başlanılmasının gerekliliği vurgulanmıştır. Aynı şekilde, çalışma hayatında çalışanların sağlık ve güvenlik açısından uygun ortamlarda çalışmalarını sağlamak için; çalışma şartlarında değişiklikler yapılması, işin çalışana uygun hale getirilmesi gibi hususlar işveren yükümlülüğü olarak düzenlenmiştir.
Nihayet yasanın 4. maddesinde getirilen genel önleme ve koruma politikalarının son prensibi, çalışanlara uygun talimatların verilmesidir. Bu talimatlar ile öngörülen işe ilişkin riskler tanımlanarak ve alınması gereken önlemlerden bahsedilerek, çalışanların işi güvenli bir şekilde yapmaları sağlanacaktır. İşyerinde yapılacak işlerin özellikleri esas alınarak bu işlerde çalışacaklara yönelik risklerin değerlendirilmesi, çalışana görev verilirken sağlık ve güvenlik yönünden işe uygunluğun temel kriter olarak gözetilmesi gerekmektedir. Hayati ve özel tehlike bulunma riski olan ve her ne kadar sağlık ve güvenlik önlemleri alınsa bile yeterli eğitim ve talimat verilmeyen çalışanların bu yerlere girmemesini sağlayacak gerekli tedbirlerin alınması işverene ait olacaktır. Buradaki esas amaç işyerinin herhangi bir bölümünde veya kısmında hayati ve özel tehlike bulunması halinde kastedilen yerlerdeki tehlike hakkında bilgisi olmayan çalışanların girmemesini sağlayacak tedbirlerinde alınmasını sağlamaktır. Bu tür yerlere girecek kişilerin yeterli bir şekilde bilgilendirilerek özel olarak görevlendirilmesi (talimat verilmesi), zorunlu hale getirilmektedir.
http://www.gozlemgazetesi.com/yazarlar/prof-dr-fevzi-demir/1142-is-sagligi-ve-guvenligi-yasasi-5-isverenin-genel-yukumlulugu.html