Anayasa Mahkemesi’nin ücretlere ilişkin vermiş olduğu iptal kararı üzerine açılan davalar hakkında ek açıklamalar.

Anayasa Mahkemesi’nin ücretlere ilişkin vermiş olduğu iptal kararı üzerine açılan davalar hakkında ek açıklamalar.

Anayasa Mahkemesi 15 Ekim 2009 tarihli oturumda, Gelir Vergisi Kanunu’nun (GVK) 103. maddesinde yer alan “fazlası % 35 oranında” ibaresinin ücret gelirleri yönünden iptaline karar vermişti. Kararın kamuoyuna duyurulmasından, yeni gelir vergisi tarifesini tespit eden 6009 Sayılı Kanun’un yürürlük tarihi olan 1 Ağustos 2010 tarihine kadar, mükellefler ve vergi sorumlularınca ilgili dönem muhtasar beyannameleri İhtirazi kayıtla verilmiş ve akabinde dava yoluna başvurulmuştur.

2009/Ekim, Kasım ve Aralık dönemlerine ilişkin olarak vergi sorumluları/mükellefler tarafından açılan bu davalar geneli itibariyle mükellefler/vergi sorumluları lehine sonuçlanmış olup, konuya ilişkin detaylı açıklamalarım sitemizde Bültenler bölümünde konu edilmişti.

2010 yılı vergilendirme dönemlerine ilişkin olarak açılan davalarda ise kararlar iki kısım halinde verilmektedir. Vergi mahkemeleri 50.000 TL ile 76.200 TL arasındaki ücret ödemeleri üzerinden % 35 oranında yapılan vergilendirme üzerindeki % 8’lik fazlalığın 6009 Sayılı Kanun’un 6. maddesi kapsamında iade alınabilirliği nedeniyle bu kısım hakkında karar verilmesine yer olmadığı yönünde karar tesis etmektedir.

Öte yandan, 76.200 TL’yi aşan ücret ödemeleri üzerinden % 35 oranında vergilendirme yapılmasının, 6009 Sayılı Kanun ile getirilen vergi tarifesinin 1 Ocak 2010 tarihinden itibaren yürürlüğe girmiş olması nedeniyle, hukuka uygun olduğu yönünde karar tesis etmişlerdir.

Söz konusu kararlara ilişkin olarak Danıştay’ın görüşü henüz bilinmemekle birlikte; Bölge İdare Mahkemesi geneli itibariyle anılan vergi mahkemesi kararlarının onanması yönünde hüküm tesis etmektedir.

Yukarıda belirtilen dönemlere ilişkin olarak; ilgili dönem muhtasar beyannamelerini ihtirazi kayıtla verip akabinde dava yoluna başvurmayan vergi sorumluları için ise dava yoluna başvurma imkânı kalmamıştır.

Bununla birlikte; sadece mükellef statüsündeki çalışanların 2006, 2007, 2008 ve 2009 dönemlerine ilişkin olarak Vergi Usul Kanunu’nun 116 ve devamı maddelerindeki “Vergilendirme Hataları”na ilişkin hükümler kapsamında;

— İlgili vergi dairesine düzeltme talebinde bulunmaları,

— Düzeltme talebinin reddedilmesi durumunda Maliye Bakanlığı’na başvurarak şikayet yoluyla düzeltme talebinde bulunmaları,

— Bu talebin de reddedilmesi halinde dava yoluna başvurmaları,

mümkün bulunmaktadır. Ancak 2006 yılında gerçekleştirilen ödemelerin fazlaya ilişkin kısmının talep edilebilmesi için 31 Aralık 2011 tarihine kadar başvuruda bulunulması gerektiğini hatırlatmak isteriz.

Vergilendirme hataları hükümlerine istinaden başvurulan dava yolunda inceleme gerçekleştiren vergi mahkemeleri bugüne kadar Anayasa Mahkemesi kararlarının geriye yürümeyeceği gerekçesiyle, davaların reddi yönünde karar tesis etmiştir. Danıştay’ın ise konu hakkında henüz bir karar vermiş olmadığı ve bu nedenle henüz görüşünün bilinmediğini belirtmek isteriz.

Bu çerçevede, arzu eden mükelleflerinin zamanaşımı süresi dâhilinde 2006, 2007, 2008 ve 2009 dönemlerine ilişkin olarak vergilendirme hataları kapsamında düzeltme, şikâyet, akabinde dava yoluna başvurmaları yolunun açık olduğu hususunu hatırlatmak isteriz. E&Y