Kar payı avansı (1)
Şirketlerde şirket ortaklarının şirkete borçlanma ya da başka bir anlatımla para çekme yasağı konusu geçtiğimiz bir yıl içinde iş dünyasında epey sıkıntı yaratmıştı. Konunun düzeltilmesi yönünde kişi ve kuruluşların çeşitli önerilerde bulunduklarını biliyorsunuz.
Yine bilindiği gibi, 30 Haziran 2012 tarih ve 28339 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 6335 sayılı Türk Ticaret Kanunu ile Türk Ticaret Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile Kanun yürürlüğe girmeden değişiklikler yapıldı.
Yapılan değişiklerden bir tanesi de; “Pay sahiplerinin şirkete borçlanma yasağı” başlıklı 358’nci maddesinde oldu.
İlgili maddede; “Pay sahipleri sermaye taahhüdünden doğan vadesi gelmiş borçlarını ifa etmedikçe ve şirketin serbest yedek akçelerle birlikte kârı geçmiş yıl zararlarını karşılayacak düzeyde olmadıkça şirkete borçlanamaz” denilmektedir. Böylece şirket ortaklarının şirkete borçlanmaları iki şarta bağlanmış oldu. Birincisi; pay sahipleri sermaye taahhüdünden doğan vadesi gelmiş borçlarını ödemeleri, ikincisi; şirketin serbest yedek akçelerle birlikte kârı geçmiş yıl zararlarını karşılayacak düzeyde olması hüküm altına alınmış.
Kanun maddesinin yukarıdaki şekilde düzeltilmesinden sonra; 9 Ağustos 2012 tarih ve 28379 sayılı Resmi Gazete’de, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nca bir tebliğ yayımlandı.
Bu tebliğ;
Şirketlerin kâr payı avansı dağıtımında uyacakları usul ve esasları düzenlemektir.
Buna göre;
Kâr payı avansı dağıtım şartları
“(1) Şirketlerin kâr payı avansı dağıtabilmeleri için, şirket genel kurulunca kâr payı avansı dağıtılmasına ilişkin karar alınması ve kâr payı avansı dağıtılacak hesap döneminde hazırlanan üç, altı veya dokuz aylık ara dönem finansal tablolara göre kâr edilmiş olması gereklidir. (Md.5)
Devam edecek.
Engin MALAY
http://www.gazeteyenigun.com.tr/koseyazilari/24710/spor