T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Tarih : 17.01.2006
Sayı : B.07.1.GİB.4.34.16.01/KVK-13-6870 /542
Konu : Serbest bölgede faaliyette bulunan şubede üretilen malların merkeze gönderilmesi ve merkezde satılması halinde yapılacak tevkifat hk.İlgi : 2005 tarih ve KDV.MUK.B.07.1.GİB.4.34.17.01.25-sayılı yazınız.
İlgide kayıtlı yazınız ekinde yer alan ve Ltd. Şti. tarafından Müdürlüğünüze verilen dilekçe hakkında Müdürlüğümüz görüşü aşağıda açıklanmıştır.
Bilindiği gibi, 5422 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 13. maddesinin birinci fıkrasında kurumlar vergisinin birinci maddede yazılı mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı belirtilmiş maddenin 2. fıkrasıyla da safi kurum kazancının tespitinde Gelir Vergisi Kanunu’nun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı aynı Kanun’un 8. maddesinde de kurumlar vergisinden müstesna tutulacak kazançlar belirtilerek kurumların kurumlar vergisinden istisna edilen kazançlarına ilişkin ödemelerin kurum kazancından gider olarak indirilemeyeceği hüküm altına alınmıştır.
Diğer taraftan, 3218 sayılı Serbest Bölgeler Kanunu’nun 6. maddesinde; (5084 sayılı kanunla değişik hali) Serbest bölgeler gümrük bölgesi dışında sayılır.
Bu bölgelerde gümrük ve kambiyo mükellefiyetine dair mevzuat hükümleri uygulanmaz. Kullanıcıların tutmak zorunda oldukları defterler ile düzenleyecekleri belgelere ilişkin olarak, 4.1.1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanununun hükümlerine bağımlı olmaksızın düzenleme yapmaya Maliye Bakanlığı yetkilidir.
İşleticiler ve kullanıcılar yatırım ve üretim safhalarında Bakanlar Kurulu'nca belirlenecek vergi dışı teşviklerden yararlandırılabilir.” hükmü yer almaktadır. 8. maddesinde de, serbest bölge ile Türkiye’nin gider yerleri arasında yapılacak ticaretin dış ticaret rejimine bağlı olduğu belirtilmiştir.
Öte yandan 10/03/1993 tarih ve 21520 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Serbest Bölgeler Uygulama Yönetmeliği’nin 31. maddesinde Bölgeden Türkiye’ye sevk edilen mallar dış ticaret rejimine tabi tutulur ve bu rejime göre ithal edilmiş sayılır....’ hükmüne yer verilmiştir.
Serbest Bölge kazançlarının vergilendirilmesine ilişkin 04/09/2003 tarih ve 25573 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 85 Seri No.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinde;
“3218 sayılı Serbest Bölgeler Kanun’unda 5084 sayılı Yatırımların ve İstihdamın Teşviki ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile yapılan düzenlemelere ilişkin açıklamalar bu Tebliğin konusunu oluşturmaktadır.
…………….
2 - Serbest Bölgelerde Gelir ve Kurumlar Vergisi Uygulamaları 2.1. Geçiş Döneminde Gelir ve Kurumlar Vergisi İstisnası Serbest Bölgeler Kanununun geçici 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca, 06.02.2004 tarihine kadar (bu tarih dahil) serbest bölgelerde faaliyette bulunmak üzere faaliyet ruhsatı almış mükelleflerin, ruhsatlarında belirtilen süre ile sınırlı olmak üzere bölgelerde gerçekleştirdikleri faaliyetler dolayısıyla elde ettikleri kazançlar gelir veya kurumlar
vergisinden müstesnadır.
Faaliyet ruhsatı almak üzere ilgili mercilere başvurmuş olmakla birlikte, 06.02.2004 tarihine kadar henüz faaliyet ruhsatı alamamış mükelleflerin bu istisna hükümlerinden faydalanabilmeleri mümkün değildir.
2.1.1. İstisna Kazançların Kapsamı İstisna, sadece faaliyet ruhsatlarında belirtilen süre ile sınırlı olmak üzere serbest bölgelerde yürütülen faaliyetlerden elde edilen kazançlara ilişkindir.
Dolayısıyla, serbest bölgelerde şubesi bulunan mükellefler ile işyeri, kanuni ya da iş merkezi serbest bölgelerde olan mükelleflerin, bölgeler dışında yürüttükleri faaliyetlerden elde ettikleri kazançlar istisna kapsamında değildir.
....
3. Diğer Hususlar
3.1. Mükellefiyet Tesisi
5084 sayılı Kanunla Serbest Bölgeler Kanunu’nun 6. maddesinde yapılan değişiklikle, serbest bölgelerde vergi kanunlarının uygulanmasına yönelik hüküm yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bölgelerde faaliyet gösteren gerçek ve tüzel kişilerin genel esaslar çerçevesinde Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibariyle mükellefiyet tesis ettirmeleri gerekmektedir.” açıklamaları yer almaktadır.
Bu hükümlere ve açıklamalara göre, tam mükellef kurumların serbest bölgede bulunan şubelerinden elde ettikleri kazançların merkezden ayrı değerlendirilmesi gerekmektedir. Keza serbest bölgedeki işyerleri ile Türkiye’deki diğer yerlerindeki işyerleri arasında yapılacak ticaretlerde dış ticaret rejimine tabi tutulmuştur.
Bu itibarla, Serbest Bölgede faaliyette bulunan şubenin, Serbest bölgede
faaliyette bulunmak üzere almış olduğu ruhsat tarihinin 06/02/2004 ve öncesi bir tarih olması halinde (ruhsatlarında belirtilen süre ile sınırlı olmak üzere) bu bölgelerde gerçekleştirilen faaliyetler dolayısıyla elde edilen kazançları kurumlar vergisinden muaftır. Diğer taraftan, 06/02/2004 tarihinden sonra alınan ruhsata göre faaliyette bulunulması halinde bu muafiyetten yararlanılmayacaktır. Serbest bölgedeki faaliyetlerden elde edilen kazanç istisnanın uygulanması ile ilgili olarak 85 Seri no’lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinde gerekli açıklamalar yapılmıştır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.