KOD UYGULAMASI VE KATMA DEĞER VERGİSİNDE MÜTESELSİL SORUMLULUK1- KOD UYGULAMASI VE K.D.V SORUMLULUĞU
Vergi idaresi öteden beri uyguladığı, koda girenlerden mal ve hizmet alanlara göndermekte olduğu yazılara, son aylarda hız vermiş olup, gönderilen yazılarda mükellefe koda girenlerden mal ve hizmet almışsınız, aldığınız faturalardaki K.D.V.’leri beyanlarınızdan çıkarın ve düzeltme beyannamesi vererek çıkacak vergiyi ödeyin aksi halde sizi de inceleriz ve koda alırız demektedir.
Vergi idaresinin göndermiş olduğu yazılardan anlaşıldığı üzere, vergi idaresi bu uygulamasını 84 nolu K.D.V. Genel Tebliği’ne dayandırmaktadır. Ancak bu uygulama 84 nolu tebliğe uymamaktadır.
2- MÜTESELSİL SORUMLULUK VE 84 NOLU K.D.V TEBLİĞİNİN KONU İLE İLGİLİ HÜKÜMLERİ
Adı geçen genel tebliğ esas itibariyle K.D.V iade esasları ile ilgili olup, tebliğin müteselsil sorumluluk ile ilgili III. Bölümünde V.U.K.’nun 11. maddesine atıf yapılarak “Mal alım satımı veya hizmet ifası nedeniyle vergi kesintisi yapmak ve vergi dairesine yatırmak zorunda olanların bu yükümlülüklerini yerine getirmemeleri halinde, verginin ödenmesinden, alım satıma taraf olanlar , hizmetten yararlananlar ve aralarında doğrudan veya hısımlık nedeniyle veya sermaye, organizasyon veya yönetime katılmak veya menfaat sağlamak suretiyle dolaylı olarak ilişkide bulunduğu tespit edilenler müteselsil sorumludurlar.” denilmektedir.
Tebliğin ilerleyen bölümlerinde de işleme doğrudan taraf olanların alıcı ve satıcı olduğu, satıcının hazineye intikal ettirmediği katma değer vergisinden alıcıların sorumlu olduğu, alıcının sorumluluğunun alış faturasındaki K.D.V ile sınırlı olduğu, alıcıların bu sorumluluktan kurtulabilmeleri için mal veya hizmet bedellerini bankalar veya özel finans kurumları vasıtasıyla ödemeleri ve ödeme belgelerine satıcının adı soyadı veya unvanı ile vergi kimlik numarasını yazdırmaları veya ödemeyi çek ile yapmaları ve lehine çek keşide edilenin vergi kimlik numarasının çek üzerine yazmaları gerektiği açıklanmıştır.
İşleme doğrudan taraf olmayanların, örneğin mal ve hizmetin temin edilmiş olduğu safhadan daha önceki safhalarda bu mal ve hizmetle ilgili olarak katma değer vergisinin hazineye intikal ettirilmediğinin tespiti halinde, vergiyi hazineye intikal ettirmeyenle vergiyi indirim konusu yapan mükellef arasında menfaat ilişkisinin, hısımlığın, sermaye ilişkisinin organizasyon veya yönetim ilişkisinin varlığının vergi incelemesine yetkili olanlarca tespit edilmesi halinde de mükellef dolaylı olarak sorumlu tutulacaktır.
Hazineye intikal etmemiş olan vergi mükellef adına tarh ve tahakkuk ettirilecek ve öncelikle kendisinden aranacaktır.
Müteselsil sorumluluk katma değer vergisi, gecikme faizi ve gecikme zammı ile sınırlı olacak. Cezalar sorumluluk kapsamı dışında kalkacaktır.
Müteselsil sorumlular hakkında yapılacak takibe de ödeme emri tebliğ edilerek başlanılacaktır.
Beyan edilip ödenmeyen, bulunamadığı için ödeme emri tebliğ edilemeyen, ödeme emri tebliğ edildiği halde mal beyanında bulunmayan veya malı tespit edilemeyen veya beyan edilen malları ile idarece tespit edilen malları amme alacağını karşılamayan mükelleflerin sebep olduğu vergi ziyaı da müteselsil sorumlulardan ödeme emri tebliğ edilerek aranabilecektir.
Yukarıda özetle açıklamaya çalıştığımız 84 nolu K.D.V. tebliğinin müteselsil sorumluluk ile ilgili hükümleri incelendiğinde müteselsil sorumluluğunun miktarı tebliğde tam olarak açıklanmamıştır.
Tebliğde işleme doğrudan taraf olanların işlem bedeli üzerinden hesaplanan vergi ile sınırlı olmak üzere, hazineye intikal ettirilmeyen vergiden sorumlu olacakları açıklanmıştır.
Bu açıklama kanaatimizce müteselsil sorumluluğunun miktarını tam olarak açıklamamaktadır.
Örneğin ziyaa uğratılan vergi 100.000.- TL’dir.
Vergiyi ziyaa uğratan mükelleften yapılan takibe rağmen 100.000.- TL tahsil edilememiştir.
Bu durumda, 100.000.- TL’nin tahsili için müteselsil sorumlulara ödeme emri tebliği ile gidilecektir. İşte bu safhada problem çıkmaktadır
Necdet Cemal TIRIŞKAN
Gelirler Başkontrolörü
http://www.vergisorunlari.com.tr/makale_login.aspx?makaleno=2711