Sigortasız çalışanların şikayet yolları ve cezalar
Ülkemizde kayıtdışılık hem vergi hem de prim açısından büyük kayıplara neden olmakta üzerinde tüm vatandaşların hakkı bulunan devlet bütçesine büyük yükler getirmektedir. Devlete ekstra finansman bulma zorunluluğu getiren bu yükler, devletin daha yüksek faizle borçlanması, vergi ve prim oranlarında artışlar, teşviklerin azaltılması veya kaldırılması, kamu yatırımlarının azalması gibi ucu yine halka dokunan politikalara neden olmaktadır.
Aynı zamanda işverenler arasında rekabeti sarsıcı etkisinti de unutmamak gerekir. Hepsinin ötesinde kayıtdışı istihdam devlet bütçesini etkilediği kadar çalışanların da haklarını elde edememesine neden olmakta; sendikalaşmanın zayıf olduğu, çalışanların örgütlenme noktasında eksik kaldığı/bırakıldığı, bir kısım işverenlerin kar maksimizasyonu güdüsüyle çalışanın haklarını yok saydığı, kısacası güçlünün güçsüzü ezebildiği ülkemizde, devlette tarafını güçsüz olanı adaletli bir şekilde korumaktan yana tavır almıştır. Yazıda sigortasız çalışanların şikayet yolları, yapması gerekenler ve işverenlere uygulanan idari para cezaları hakkında kısaca bir hatırlatma yapmak istiyorum.
Herşeyin öncesinde sigorta çalışan için zorunluluktur. Ne işçi bu hakkından feragat edebilir ne de işveren sigortasız çalıştırma gibi bir dayatmada bulunabilir. Sigortasız çalışıyorsanız veya çalıştırılıyorsanız ve bu durumdan şikayetçiyseniz size en hızlı geri dönüşü sağlayacak yol; bulunduğunuz yer deki Sosyal Güvenlik Merkezi ya da Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü’ne bir dilekçe ile başvurmanız.
Bu durumda en çok korkulan şey işten çıkarılma korkusudur. Eğer asgari ücretle çalışıyorsanız ve benzer bir iş bulabileceğinize inancınız varsa kendi adınıza dilekçe yazmak en mantıklı yoldur. Adınızın bilinmesini istemiyorsanız ALO 170 hattı size önerebileceğim diğer yoldur. Bu şekilde isminizi bildirmeden sadece sigortasız işçi çalıştıran işyerini şikayet edebilirsiniz. Bunun dışında Sosyal Güvenlik Kurumu Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı’na da dilekçe verebilirsiniz. Ancak en hızlı çözümü sosyal güvenlik merkezleri veya sosyal güvenlik il müdürlüğü sağlayacaktır. Şunu da belirtmek isterim ki kayıtdışı istihdam konusunun hassasiyetinden ötürü isimsiz dilekçeler bile denetim gerekçesi oluşturabilmektedir.
Şikayetinizi çalıştığınız esnada yapmak en doğru olanıdır ancak işten ayrıldıktan sonra da bu şikayeti yapabilirsiniz. Aynı zamanda iş mahkemelerine açılacak olan hizmet tespiti davaları da çalışanın haklarını teslim etmede önemli bir görev ifa etmektedir. Sigortasız çalışanlara bir başka tavsiyem şudur ki işyerinde bulunduğunuza, orada çalıştığınıza dair muhakkak bir karine olmalıdır. Bu bir kargo teslim alma fişindeki imzanız olabilir, kartlı giriş çıkış yapıyorsanız bunun sistem kayıtları olabilir, çalışan arkadaşlarınızın tanıklığı olabilir, komşu esnafın tanıklığı olabilir, işyerine ait herhangi bir belgede bulunan ad soyadınız ve imzanız dahi olabilir.
Bir başka şikayet konusu ise sigortalının aldığı ücret üzerinden bildirilmemesidir. Maaşı asgari ücretin çok çok üzerinde olan beyaz yakalı olarak tabir edilen bir çok çalışan dahi asgari ücret üzerinden bildirilmekte ve emekli olduğunda olduğunda oldukça düşük maaşlar almaktadır.
Bunun için Sosyal Güvenlik Kurumu’nun yeni bir uygulaması var. Adına “meslek kodu” uygulaması denen bu uygulamada kişilerin ücretleri meslek kodlarına uygun bildirilmediğinde, işyerindeki tüm çalışanlar asgari ücret üzerinden bildirildiğinde otomatik olarak işyeri denetim kapsamına alınıyor. Kurumun re’sen yaptığı bu uygulama dışında yine çalışanların bu konuda şikayetleri varsa kuruma bunu bildirmeleri de ayrı bir önem arz etmektedir.
Açılan davalar sonucunda işyerinin kapatılması, işçinin haklarını alamaması durumunda konu icra mahkemelerine taşınmışsa İcra İflas Kanunu’nun 206. Maddesine göre işçinin alacakları birinci sırada düzenlenmiştir. Yani dava sonucunda alacağını ilk alan çalışanlar olacaktır. Muvazaalı bir durum varsa, mesela çalışan başka kişi veya başka işyeri üzerinden çalışıyor gibi gösterilmişse de bu yine hem müfettişler tarafından hem de mahkeme tarafından tespit edilir ve işçi hakları baki kalır.
Şikayet yollarından sonra sigortasız işçi çalıştırma karşısında işverenlere uygulanan idari para cezaları da üzerinde durulması gereken önemli bir konu. Cezalar 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası kanununun 102. maddesinde sayılmıştır.
Söz konusu maddeye göre sigortasız işçi çalıştırdığı kurumun denetimle görevli memurlarınca tespit edildiği takdirde yalnızca 1 işçi ve 1 yıl için aşağıdaki cezalar öngörülmüştür (cezalar asgari ücretin brüt tutarı üzerinden hesaplanmaktadır) :
1)Defter tutmakla yükümlü tüm işyerleri için(tüm defter türleri için) :
-İşe giriş bildirimi yapmadığı için 2 asgari ücret
-Aylık Prim Hizmet Belgeleri verilmediği için her ay için 2 asgari ücret
-Ücret bordrolarının yanlış bildirilmesinden dolayı her ay için ½ asgari ücret
-Yasal defterlerin geçersiz olmasından dolayı her ay için ½ asgari ücret
TOPLAM 38 asgari ücret , yaklaşık 34.000 TL. ceza uygulanır.( yalnız bir işçi nedeniyle bir yılda ödenecek ceza) Ancak birden fazla kayıtdışı çalışan varsa onların da her biri için yıllık 26 asgari ücret kadar ceza eklenecektir. Zira ücret bordrolarının yanlış olması ve yasal defterlerin geçersizliği için mükerrer ceza uygulanamaz.
2) Defter tutmakla yükümlü olmayan işyerleri için :
-İşe giriş bildirimi yapmadığı için 2 asgari ücret
-Aylık Prim Hizmet Belgeleri verilmediği için her ay için 2 asgari ücret
-Ücret bordrosunun geçersizliğinden dolayı her ay için ½ asgari ücret (Üst sınırı geçtiği için toplam 3 asgari ücret uygulanır)
TOPLAM 29 asgari ücret, yaklaşık 25.700 TL. ceza uygulanır.
Sigortasız çalışanlar mahkeme tarafından tespit edilirse her iki işyeri türünde de yıllık, işçi başına 26 asgari ücret uygulanır.
İşveren sigortasız işçi çalıştırdığını kuruma beyan ettiği takdirde ise cezalar oldukça düşük kalmakta. Yaklaşık 2 asgari ücret ceza ile işveren büyük cezalardan kurtulabilmektedir.
Taner Aydaner
http://blog.milliyet.com.tr/sigortasiz-calisanlarin-sikayet-yollari-ve-cezalar/Blog/?BlogNo=365915