Çalışma Hayatında Neler Oluyor?Çalışma hayatı yine oldukça hareketi dönemlerinden birini yaşamaya aday, hatta yaşıyor bile diyebiliriz. Öyle ki;
* İş Sağlığı ve Güvenliği Yasa Tasarısı halen ilgili komisyonunda ve pek yakında Meclis Genel Kuruluna gelecek. Nisan/2012-ayı sonlarına doğru ya da en geç Mayıs ayı başında yasalaşması bekleniyor.
* Toplu İş İlişkileri Kanunu” ise 01 Şubat 2012’de TBMM’ye sevk edildi. Önemli değişiklikler var. Nisan/2012 ayı içinde yasalaşması bekleniyor.
* Bu arada bildiğiniz gibi GSS(herkes sağlık sigortası kapsamına alındı) yürürlüğe girdi, SGK cezalarına indirim geldi, İş Kanunundaki cezalarda ise yeni bir düzenlemeye gidildi, 2000 yılı öncesi SSK ve 2002 yılı bir dönem Bağ-Kur emeklilerini ilgilendiren ve 2013’te işlerlik kazanacak olan ‘İntibak Yasası’ ile Memurlara TİS hakkı çıktı. İçinde prim desteği de olan yeni ‘Yatırım Teşviki Sistemi’ ise bizzat Başbakan tarafından açıklandı.
* Dul kadınlara Nisan/2012 aybaşından itibaren aylık bağlanıyor. Başbakan’ın Kadınlar Günü'nde Mardin'de açıkladığı maaş müjdesi, eşi vefat eden yaklaşık 150 bin hanımı ilgilendiriyor.
* Yabancı Çalışma izinleri(özellikle de ev hizmetlerine yönelik olarak) yeniden düzenlendi.
* Bakanlıkça 2012 Yılı kayıt dışılıkla (özellikle de ‘kayıtlı kayıt dışılıkla’) mücadele yılı ilan edildi. Gerçek ücretlerin kayıtlara yansıtılmamasıyla ilgili olarak yıl boyunca 5 milyon kişinin maaşları incelenecek!
Evet, çalışma hayatı yine oldukça hareketi dönemlerinden birini yaşamaya aday demiştik ya geçirdiğimiz şu soğuk kış günlerinden sonra yazın oldukça sıcak geçeceği söyleniyor ve bize göre çalışma hayatı yazı daha da ısıtacak gibi.. Çünkü yukarıda zikrettiğimiz konular dışında özellikle de ‘Kıdem Tazminatı Fonu’, ‘Esnek Çalışma’ ‘Taşeronluk’ gibi sosyal tarafların oldukça duyarlı olduğu daha pek çok düzenleme geliyor.
Şimdi buyurun detaylara:
BÖLÜM-I
İSG ALANINDA YENİ BİR DÖNEME GİRİYORUZ
Esenyurt’taki bir inşaat işyerinde; korkunç bir yangınla gelen iş kazası sonucunda 11 yurttaşımızın feci bir şekilde yanarak hayatını kaybetmesiyle birlikte İSG(İş Sağlığı ve Güvenliği) yeniden gündeme oturdu. Oysa Türkiye’de her gün 172 iş kazası olmakta ve bunlardan 4’ü maalesef ölümle sonuçlanmaktadır. Maddi kayıp ise yılda yaklaşık 8 milyar TL civarındadır.
Dünyada da her gün 1 milyon iş kazası olmakta ve 1000’e yakın çalışan hayatını kaybetmektedir. Bu bakımdan ne yazık ki biz dünya 4’üncüsü Avrupa 1’incisiyiz.
Şimdiye kadar İş Yasası’nın içinde ve küçük bir bölümünü oluşturan fakat birçok tüzük ve yönetmelikten oluşan İSG mevzuatı artık müstakil bir yasa haline geliyor.
İş Sağlığı ve Güvenliği Yasa Tasarısı halen ilgili komisyonunda ve pek yakında Meclis Genel Kuruluna gelecek. Nisan/2012-ayı sonlarına doğru da yasalaşması bekleniyor.
Yeni Yasa ile İSG’de sonuç odaklı yaklaşımdan önleyici yaklaşıma geçiliyor. İş kazası oldukta sonra sebep araştırmak yerine kaza olmadan önce önlem alınması amaçlanıyor ve eğitim ile bilinçlendirme ön plana çıkarılıyor.
TÜRKİYE’DEKİ İŞ KAZALARI
İŞYERİ BÜYÜKLÜĞÜ İŞYERİ SAYISI İŞÇİ SAYISI İŞ KAZASI SAYISI
01–9 İşçi 1.214.259(%85) 3.238.542(%29) 19.090(%30)
10–49 182.843(%13) 3.576.946(%32) 16.340(%26)
50–(+) 28.147(%2) 4.262.633(%39) 27.473(%44)
YENİ YASA NE GETİRİYOR?
1. Yasa 5 Bölüm ve 28 Maddeden oluşmaktadır.
BÖLÜMLER: İÇERİK/MUHTEVA
BİRİNCİ BÖLÜM: AMAÇ, KAPSAM VE TANIMLAR
İKİNCİ BÖLÜM: İŞVEREN VE ÇALIŞANLARIN GÖREV, YETKİ VE SORUMLULUKLARI(ANA KONULAR)
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM: KONSEY, KOORDİNASYON VE İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KURULU
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM: TEFTİŞ VE İDARİ YAPTIRIMLAR(İŞİN DURDURULMASI ve PARA CEZALARI)
BEŞİNCİ BÖLÜM: ÇEŞİTLİ VE GEÇİCİ HÜKÜMLER
2. Yeni İSG Kanunu’nda işçi sayısına ve işyerinin konumuna(sanayiden sayılıp-sayılmamasına/işin tehlikeli olup-olmamasına) bakılmaksızın tüm işyerleri İSG kapsamına alınıyor. Öyle ki; İSG deyince bizim bugüne kadar aklımıza hep maden ocakları, inşaatlar, büyük sanayi kuruluşları, tersaneler, kimya laboratuarları, tekstil fabrikaları v.s. gelirdi ki, artık ofis, okul, otel, hastane ve benzeri işyerleri de kanun kapsamında.. Dahası da var: İSG hizmetine ulaşmakta işçi-memur ayırımı da kalkıyor. Sizin anlayacağınız; her işyeri ve har çalışan kapsamda artık.
3. İşyerleri yine az tehlikeli, tehlikeli, çok tehlikeli şeklinde sınıflandırılacak ama çalışan sayısına bakılmaksızın tüm işyerlerinde Sertifikalı Hekim ve İG Uzmanı tarafından ‘Risk Değerlendirmesi’ yapılacak. Risk Değerlendirmesinin nasıl yapılacağına ilişkin usul ve esaslar da bir yönetmeliğe bağlanıyor.
4. 01–9 İşçi çalıştırılan işyerlerinde İSG hizmet bedeli SGK tarafından karşılanacak.
5. 10–49 İşçi çalıştıran işyerleri Hekim ve Uzman hizmetini aylık 72 ila 159 TL arası bir bedelle ama sadece Bakanlıktan yetkili OSGB’denalacaklar.
İŞYERİ BÜYÜKLÜĞÜ ÜCRETİN TESPİTİ ÖDEME MERCİ HİZMETİN İFASI
01–9 İşçi BAKANLIKÇA SGK ÖDEYECEK OSGB TARAFINDAN
10–49 72–159 TL ARASI İŞVERENLİKÇE OSGB TARAFINDAN
50–(+) SERBEST PİYASA İŞVERENLİKÇE YA OSGB YA İSGB
Her işyeri ve çalışan herkes kapsamda artık.. Bundan böyle İSG hizmetleri kesinlikle danışmanlıkla yürütülemeyecek. Doğrudan ya Bakanlıktan yetkili OSGB’lerden(Ortak Sağlık Güvenlik Birimi) İSG hizmet satın alınacak ya da işyeri bünyesinde İSGB(İşyeri Sağlık Güvenlik Birimi) kurularak, (Hekim-Uzman ve Hemşire dâhil) gerekli personelin istihdamı yoluyla İSG hizmetleri yerine getirilecektir.
6.Yeni dönemde İş Kazası ve Meslek Hastalıkları bildirimleri sadece Kolluk Kuvvetleri ile SGK’na yapılacak.
7.Tanımlar da basitleştirilerek değiştirildi ve SG Mevzuatındakinden farklı hale getirildi:
a)- İş kazası: İşyerinde veya işin yürütümü nedeniyle meydana gelen, ölüme veya yaralanmaya sebep olan olayı,
b)- Meslek hastalığı: Mesleki risklere maruziyet sonucu ortaya çıkan hastalığı,
İfade etmektedir.
8. Birden fazla işyerinin bulunduğu işyerlerinde işbirliği zorunlu olacak.
9. Tehlikenin varlığı halinde işyerinin tamamı değil, ilgili bölüm kapatılacak.
10. İSG Ölçümleri ile Teknik Periyodik Kontrollerin kim tarafından ve ne şekilde yapılacağı açıklığa kavuşturuluyor. Ortam ölçümleri ile ilgili akreditasyon çalışmaları bitmek üzere. Bakanlıkça ehliyet sahibi kuruluşlara; ortamda gaz, toz, gürültü ne varsa ölçüm yapabilmeleri için yetki verilecek. ‘Ortam Ölçümleri’ ve ‘İş Ekipmanlarının Kontrolü’ yönetmelilikleri hazırlanmış durumda.
11.Yasası olmadığı için İSG alanında kimin ne yaptığının belli olmamasından dolayı yaygın bir biçimde görülen danışmanlık saçmalığına artık son veriliyor. Bundan böyle doğrudan ya Bakanlıktan yetkili OSGB’lerden(Ortak Sağlık Güvenlik Birimi) İSG hizmet satın alınacak ya da bünyede bir İSGB(İşyeri Sağlık Güvenlik Birimi) kurularak, gerekli personelin istihdamı yoluyla İSG hizmetleri yerine getirilecek. Bir mecburiyet olmamasına karşın danışmanlık; çok büyük ve tehlikeli işyerleri bünyesinde yasa gereği zorunlu olarak kurulan İSGB’lerde, ancak -işlerin mevzuata uygunluğu açısından denetlenmesine yönelik olarak- ve sadece Bakanlıkça yetkilendirilmiş bir OSGB’den alınabilecektir.
Demek ki; İSG için işyerlerinin önünde sadece iki yol var: Ya işyerinde bir İSGB kurulacak ya da Bakanlıktan yetkili bir OSGB’den hizmet satın alınacak.
Peki, İşyerleri İçin Hangisi İSGB mi Yoksa OSGB mi Daha Avantajlı?
Hiç kuşkusuz OSGB’den hizmet almak işyerleri için daha avantajlı ama önce İSGB-OSGB ne demek ona bir bakalım:
1. İşveren, İSG hizmetlerini yürütülmek amacıyla; gerekli donanım yanında ilgili personeli(Hekim/Uzman/Hemşire) istihdam ederek bir İSGB oluşturmakla yükümlüdür.
(İSGB NE DEMEKTİR? İşyeri Sağlık ve Güvenlik Birimi: “İşyerinde iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerini yürütmek üzere kurulan, gerekli donanım ve personele sahip olan birimi”ifade etmektedir.)
2. İşveren, yükümlülüklerinin tamamını veya bir kısmını dilerse işletme dışında kurulu Bakanlıkça yetkilendirilen OSGB birimlerinden hizmet satın alarak da yerine getirebilir. Ancak işçi sayısı 50’nin altında olan işyerleri ise zaten bir OSGB’den hizmet satın almak zorundalar.
(OSGB NE DEMEKTİR? Ortak Sağlık ve Güvenlik Birimi: “Bir veya birden fazla işyerine iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerini vermek üzere işyeri dışında kurulan, gerekli donanım ve personele sahip olan ve Bakanlık tarafından yetkilendirilen kamu kurum ve kuruluşları ile özel hukuk tüzel kişilerini” ifade etmektedir.)
Demek ki; İSG ilişkin yükümlülükler artık ya işyerinde bir İSGB kurarak ya da Bakanlıktan yetkili bir OSGB’den hizmet satın almak yoluyla yerine getirebilecek!
Avantajlara Gelince:
Genel olarak şu andaki trend; firmaların -sadece İSG alanında değil- iştigal alanı dışındaki tüm işlerini ”Outsource/Dışarıdan Satın Almak” şeklinde halletmek istemeleri yönündedir. Çünkü bu durum firmaların kendi yaptıkları işlere yoğunlaşarak uzmanlaşmalarını sağlamakta ayrıca iştigal konuları dışındaki alanlarda hizmet satın aldıkları çözüm ortaklarının bilgi birikimi ve tecrübelerinden yararlanmayı da beraberinde getirmektedir. Kaldı ki, çoğu zaman ”Outsource/Dışarıdan Satın Almak” maliyet açısından da daha rantabl olmaktadır.
Öte yandan; İSG konusu gerçekten de özellikli/farklı bir uzmanlık/ihtisas istemektedir.
Ayrıca bütün bunların yanında, aşağıda gösterilen nedenlerle İSG faaliyetlerinin dışarıdan satın alınacak kaliteli bir hizmetle yürütülmesinde yarar vardır:
— İşyerinde oluşturulacak İSGB’nin;
§ Kuruluş organizasyonu, istenilen fiziki şartlar ve donanımın yerine getirilmesindeki zorluklardan,
§ Gerekli personel temininde(İşyeri Hekimi/İş Güvenliği Uzmanı+Yardımcı Sağlık Elemanı) yaşanan güçlük ve ayrıca personelin yönetimi, ihbar-kıdem ve diğer özlük haklarından,
§ İşleyiş organizasyonu ve sistemin takip ve kontrolündeki olası sorunlardan,
§ Zorunlu/yasal evrak/kayıt düzeni, bürokratik işlemlerden kurtulma yanında
— Dışarıdan (Bakanlıktan yetkili bir OSGB’den) hizmet satın alma sonucunda;
§ İşinin uzmanı olan kuruluşun bilgi birikimi ve tecrübesinden yararlanılması,
§ Maliyet açısından ki; Yardımcı sağlık personeli istihdamından muafiyet yanında Hekim ve Uzmanın SSK’sı + İhbar-Kıdem ve diğer özlük haklarından da kurtulma ile firmanın daha avantajlı bir konuma geçmesi,
Mümkün olmaktadır.
12.Ulusal İş Sağlığı ve Güvenliği Konseyi kurulacak.
13.Danıştay tarafından sertifikaları iptal edilerek mağdur edilen İş Güvenliği
Uzmanlarının yetkileri Yasa ile geri veriliyor.
14. CEZALAR İNANILMAZ ÖLÇÜDE AĞIRLAŞIYOR:
Burada sadece bir örnek verelim, gerisini siz anlayın:
Mad.22/2 İşyerinde işyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanı görevlendirmeyen (ya da bu hizmeti Bakanlıktan yetkili bir OSGB’den almayan) işveren veya işveren vekiline görevlendirmediği her kişi için beşbin Türk Lirası idari para cezası verilir. Aykırılığın devamı halinde; görevlendirmediği her kişi ve takip eden her ay için aynı miktar idari para cezası uygulanacak.(Yani Hekim ve Uzman yoksa yılda 10 Bin x 12 Ay = 120 Bin TL. –Ki;
bu rakama; İSGB’lerde gerekli olan yardımcı sağlık personeli çalıştırmamanın cezasını da eklerseniz yıllık ceza miktarı 180 Bin TL.’ye kadar çıkıyor. Kısaca; İSG’den kaçmak mümkün değil artık!)
Mehmet Ali METİNYURT
Bakanlık E.Baş İş Müfettişi/İş Müşaviri
http://muhasebenet.net/haber.php?haber_id=1859