TTK değişikliklerine ilişkin kanun tasarısı TBMM'ye gönderildi. Tasarıyla getirilen düzenlemelerin bir bölümüne geçen yazımızda değinmiştik.
Tekrar birkaç önemli hükmü hatırlayacak olursak;
· Cezalar önemli ölçüde para cezasına çevrilmekte.
· Şirkete borçlanma sermaye borcunun ödenmesi ve zararın karşılanması şartıyla serbest.
· İşlem denetçiliği kaldırılıyor.
· Bağımsız denetime tabi tutulacak şirketler daraltılıyor.
· Yönetim kurulunda 1/4 üniversite mezunu olma şartı kaldırılıyor.
· İnternet sitesinde yayınlanacaklar ve belgelerde yer alacak bilgiler makul hale getiriliyor.
Bu defa tasarıyla getirilen ve birçok şirket açısından dört gözle beklenilen kağıt üzerinde var ama fiilen yok olmuş şirketlerin tasfiyesini kolaylaştıran düzenlemeden bahsedeceğiz.
Tasarının 37. maddesi ile TTK'ya bir geçici madde eklenerek fiilen münfesih olmuş ama kayden tasfiye edilemeyen şirketlerin tasfiyesi sağlanmaktadır.
Düzenleme son derece ayrıntılı yapılmıştır. Bu ayrıntıların tamamı belki bir köşe yazısı boyutunu da aşacak mahiyettedir. Ama biz ana hatları ile düzenlemenin nasıl işleyeceğini açıklamaya çalışalım. Uygulama kanunun yürürlük tarihinden itibaren iki yıl geçerli olacak.
· Sermaye taahhüt şartını yerine getirememiş anonim ve limitet şirketler,
· Münfesih olmuş veya kanunun yayımından itibaren iki yıl içinde münfesih olan şirketler,
· Dağılmış kooperatifler,
· Son beş yılda genel kurul toplantıları yapılamamış AŞ'ler,
· Tasfiye işlemi başlamış ama muhtelif nedenlerle tamamlanamamış şirketler, madde hükmüne göre kolayca tasfiye edilebilecekler.
Ancak davacı veya davalı olarak davası bulunan şirket ve kooperatifler bu madde hükmünden yararlanamayacaklar.
Tasfiye süreci nasıl işleyecek?
Ticaret sicil müdürlüklerince resen veya ilgili kişi veya kurum talebiyle başlayabilecek.
· Ticaret sicil müdürlüklerince bilinen adreslerine tebligat kanunu çerçevesinde bir ihtar gönderilecek. Bu ihtarda tasfiye memurunun bildirilmesi istenecek. İki ay içerisinde bildirim yapılmaması halinde kaydının silineceği ve mal varlığının Hazine'ye irat kaydedileceği hatırlatılacak.
· Hazine'ye irat için on yıl beklenecek.
· Ayni ihtar ticaret, sanayi veya deniz ticaret odalarının internet sitesinde de ilan edilecek. Ve ticaret sicili gazetesinde yayınlanacak.
Tasfiye memuru bildirilmesi halinde süreç
Yapılan ihtar üzerine tasfiye memuru bildirilmesi halinde;
· Tasfiye memuru ticaret sicili gazetesi ve oda internet sitesinde yayınlanır.
· Şirket alacaklılarına müracaat için iki ay süre verildiği bu ilanda duyurulur.
· Ayrıca şirket veya kooperatif yöneticilerinden ilan tarihinden itibaren bir ay içerisinde şirket alacak ve borçlarını gösteren bir listenin tasfiye memuruna verilmesi istenir.
· Tasfiye memurları bildirilen sürenin sonunda eldeki bilgilere göre bir bilanço hazırlar ve tasfiyeyi altı ay içinde sonuçlandırır.
· Gümrük ve Ticaret Bakanlığı'nca bu süreyi aşmamak üzere süre uzatımı yapılabilir.
· Şirketin borcu varlığı ve alacağından fazla ise tasfiye memuru alacaklılara bildirerek şirket veya kooperatifin iflasına karar verilmesi için mahkemeye başvurulmasını ister.
· Mahkemeye üç ay içinde başvurulmaması halinde şirket veya kooperatifin kaydının silineceği ihtar edilir.
· Süresinde başvuru yapılırsa İcra ve İflas Kanunu hükümleri uygulanır.
· Tasfiye memurlarınca son bilançonun verilmesi ile de tasfiye sona ermiş sayılır.
Maddeye göre yapılacak tasfiye işlemleri her türlü harçtan, düzenlenecek kağıtlar damga vergisinden istisna tutulmuştur.
Bu düzenlemenin yürürlüğe girmesi ile daha önce çoğunun vergi kaydı dahi resen silinen birçok şirketin hukuken de ortadan kaldırılması mümkün olabilecek.
Böylece şirket sayılarındaki abartılı rakamlar da ortadan kaldırılmış olacaktır. Son derece yerinde bir düzenleme olan bu hükmün bir an önce yürürlüğe girmesini temenni ediyoruz.
· Cezalar önemli ölçüde para cezasına çevrilmekte.
· Şirkete borçlanma sermaye borcunun ödenmesi ve zararın karşılanması şartıyla serbest.
· İşlem denetçiliği kaldırılıyor.
· Bağımsız denetime tabi tutulacak şirketler daraltılıyor.
· Yönetim kurulunda 1/4 üniversite mezunu olma şartı kaldırılıyor.
· İnternet sitesinde yayınlanacaklar ve belgelerde yer alacak bilgiler makul hale getiriliyor.
Bu defa tasarıyla getirilen ve birçok şirket açısından dört gözle beklenilen kağıt üzerinde var ama fiilen yok olmuş şirketlerin tasfiyesini kolaylaştıran düzenlemeden bahsedeceğiz.
Tasarının 37. maddesi ile TTK'ya bir geçici madde eklenerek fiilen münfesih olmuş ama kayden tasfiye edilemeyen şirketlerin tasfiyesi sağlanmaktadır.
Düzenleme son derece ayrıntılı yapılmıştır. Bu ayrıntıların tamamı belki bir köşe yazısı boyutunu da aşacak mahiyettedir. Ama biz ana hatları ile düzenlemenin nasıl işleyeceğini açıklamaya çalışalım. Uygulama kanunun yürürlük tarihinden itibaren iki yıl geçerli olacak.
· Sermaye taahhüt şartını yerine getirememiş anonim ve limitet şirketler,
· Münfesih olmuş veya kanunun yayımından itibaren iki yıl içinde münfesih olan şirketler,
· Dağılmış kooperatifler,
· Son beş yılda genel kurul toplantıları yapılamamış AŞ'ler,
· Tasfiye işlemi başlamış ama muhtelif nedenlerle tamamlanamamış şirketler, madde hükmüne göre kolayca tasfiye edilebilecekler.
Ancak davacı veya davalı olarak davası bulunan şirket ve kooperatifler bu madde hükmünden yararlanamayacaklar.
Tasfiye süreci nasıl işleyecek?
Ticaret sicil müdürlüklerince resen veya ilgili kişi veya kurum talebiyle başlayabilecek.
· Ticaret sicil müdürlüklerince bilinen adreslerine tebligat kanunu çerçevesinde bir ihtar gönderilecek. Bu ihtarda tasfiye memurunun bildirilmesi istenecek. İki ay içerisinde bildirim yapılmaması halinde kaydının silineceği ve mal varlığının Hazine'ye irat kaydedileceği hatırlatılacak.
· Hazine'ye irat için on yıl beklenecek.
· Ayni ihtar ticaret, sanayi veya deniz ticaret odalarının internet sitesinde de ilan edilecek. Ve ticaret sicili gazetesinde yayınlanacak.
Tasfiye memuru bildirilmesi halinde süreç
Yapılan ihtar üzerine tasfiye memuru bildirilmesi halinde;
· Tasfiye memuru ticaret sicili gazetesi ve oda internet sitesinde yayınlanır.
· Şirket alacaklılarına müracaat için iki ay süre verildiği bu ilanda duyurulur.
· Ayrıca şirket veya kooperatif yöneticilerinden ilan tarihinden itibaren bir ay içerisinde şirket alacak ve borçlarını gösteren bir listenin tasfiye memuruna verilmesi istenir.
· Tasfiye memurları bildirilen sürenin sonunda eldeki bilgilere göre bir bilanço hazırlar ve tasfiyeyi altı ay içinde sonuçlandırır.
· Gümrük ve Ticaret Bakanlığı'nca bu süreyi aşmamak üzere süre uzatımı yapılabilir.
· Şirketin borcu varlığı ve alacağından fazla ise tasfiye memuru alacaklılara bildirerek şirket veya kooperatifin iflasına karar verilmesi için mahkemeye başvurulmasını ister.
· Mahkemeye üç ay içinde başvurulmaması halinde şirket veya kooperatifin kaydının silineceği ihtar edilir.
· Süresinde başvuru yapılırsa İcra ve İflas Kanunu hükümleri uygulanır.
· Tasfiye memurlarınca son bilançonun verilmesi ile de tasfiye sona ermiş sayılır.
Maddeye göre yapılacak tasfiye işlemleri her türlü harçtan, düzenlenecek kağıtlar damga vergisinden istisna tutulmuştur.
Bu düzenlemenin yürürlüğe girmesi ile daha önce çoğunun vergi kaydı dahi resen silinen birçok şirketin hukuken de ortadan kaldırılması mümkün olabilecek.
Böylece şirket sayılarındaki abartılı rakamlar da ortadan kaldırılmış olacaktır. Son derece yerinde bir düzenleme olan bu hükmün bir an önce yürürlüğe girmesini temenni ediyoruz.
Osman ARIOĞLU