Meyan kökü , insanların günlük yaşamlarına veya belirli zamanlarda en çok kullandıkları bitki türleri arasında yer almaktadır. Bu mükemmel bitki, gerek sağladığı faydalar gerekse piyasada ki uygun fiyatları ile insanların ilgisini cezbetmeyi başarmıştır.
Antik tıp tarihinin bilinen en geniş kullanımlı bitkisi meyan kökü. Botanik ismi 'glycyrrhiza glabra' olsa da birçok ülke tıbbında 'likoris'adı altında kullanılır. Latince karşılığı 'tatlı kök'demektir ve ağırlık baz alındığında gram başına tatlandırma gücü normal sofra şekerinden 50 kat daha güçlüdür. Bu yüzden olsa gerek kolalı içeceklerde kullanımı oldukça yaygındır.
Çin ve Asya tıbbında M.Ö. 2000 yıllarından beri kullanıldığına dair kayıtlar mevcuttur ve Mısır firavun mezarlarından da çokça çıkarılmıştır. Çin tarihinde önemli bir yere sahiptir ve yüzyıllar boyunca Çin imparatorlarının bu maddenin ekstresini 'canlandırıcı tonik ' olarak senenin belirli dönemlerinde rutin olarak kullanmışlardır. Çin tıbbında ve mutfağında halen aktif olarak kullanılır, toksinlerden arındırdığına inanılır ve enerji içeceği olarak tüketilir. En sık kullanıldığı ve yetiştirildiği bölgelerden olan Pontefrakt'ta her yıl 'Likoris Festivalleri' düzenlenmektedir.
Binlerce Yıldır Biliniyor Ve Kullanılıyor... Meyan, sağlık açısından birçok özelliği olan çok özel bir bitkidir. Gençleştirici ve beslenme ile ilgili özellikleriyle her yerde, herkes tarafından en çok tüketilen şifalı otlardan biridir. Yaygın olarak, doğuda ve batıdaki herbalizmde (bitkisel şifa) ve pratisyen hekimler tarafından kullanılır. Kayıtlara göre tarihin en eski dönemlerinden beri, meyanın bir afrodizyak olarak değerlendirildiği, güzelleştirici etkisi olduğu, canlılık kazandırma açısından kullanıldığı ve uzun ömürlülük sağladığı belirtilmiştir. Meyan'a hep hayat iksiri (ab-ı hayat) denilirdi.
Çok eskiden Mezopotamya'da kil tabletler olarak bulunmuştu ve meyan "her derde dava iksir" olarak anlatılır. Öksürük ve göğüs hastalıkları ilacı olarak en eski ve en çok bilinen ilaçlardan biridir. Mısır'da firavun zamanlarından bu yana meyan suyu popüler ve tatlı bir içecektir.
Meyan'a bir kurtuluş besini de denilebilir. Yalnızca bu da değil iyi de bereketi, bolluğu vardır. Sayesinde şeker niyetine de meyanı kullanabiliyoruz. Serinletici bir şerbet olarak kullanılır ve susuzluğu giderir, açlığı bastırır ve direnme, dayanıklılık gücü verme gibi faydaları vardır.
Tarihte Yunanlılar, Mısırlılar, Çinliler ve Hintliler gibi birçok toplum tarafından da kullanılmış olan meyan kökü, Güney ve Orta Avrupa'da doğada kendiliğinden yetişmektedir; Rusya, İspanya, İran ve Hindistan'da ise özel olarak yetiştirilmektedir. Türkiye'nin iç Anadolu bölgesinde, güneyinde, doğusunda ve güneydoğusunda doğal olarak bolca yetişir.Meyan kökü geleneksel Çin doktorluğunda sıkça kullanılan bir bitkidir. Çinliler diğer bitkilerle karıştırarak meyan kökünün canlılık vermesini sağlarlar. Bu nedenle Çin tıbbının vazgeçilmez bir ilacıdır meyan kökü.
Meyan'nın 15'in üzerinde çeşidi vardır. Fakat bunların hepsi tatlı olarak tıp alanında genel kabul görmüş değildir ya da ticari anlamda uygun değildir.
Meyanın Tarihçesi
Meyan otu köklerinin tıpta kullanılmasının çok eski geçmişi vardır. Çin'de M.Ö. 2800 yıllarından bu yana kullanılırken, Sümer ve Hintliler tarafından da tanınmaklaydı. Ebu Ali İbni Sina'nın eserlerinde bu köke ait birçok bilgiler bulunmakla beraber, Ortaçağ'da yazılan hemen hemen bütün tıp eserlerinde bununla ilgili bilgiler bulmak mümkündür.
Eski Mısır'lıların Meyan köklerinden mide hastalıklarının tedavisinde kullandıkları, ayni zamanda insana canlılık ve dinçlik veren « Maısus » adı verilen bir içki yaptıkları hiyerogliflerden (Resim Yazı) anlaşılmaktadır.M.Ö. 400 yıllarında Theophrastus Meyan köklerinin öksürük ve göğüs hastalıklarının tedavisinde etken olduğunu belirtmiştir.
Aristoteles Meyan kökünün astım, sıtma, öksürük ve göğüs hastalıklarında etken bir ilâç olduğunu belirtmiştir.
Galen isimli araştırıcı Meyan kökünden hazırlanan içkinin tatlı olmasına rağmen susuzluğa yol açmadığını, bunun yanında teskin edici bir özelliği de olduğunu rapor etmiştir. Galen tedavide kullandığı Meyan kökünü Gllycyrrhiza (Tatlı kök) olarak adlandırmıştır.
M.S. 6. yüzyılda yaşamış Roma'lı bir doktor olan Alexandr Trallıanus tıb'da en çok kullanılan bir maddenin Succus liquiritiae (Meyan balı) olduğunu bildirmiştir.
Sümerler'e ve Hititler'e ait tabletlerde, meyan kökünün değişik amaçlar için kullanıldığı kayıtlıdır. Her derde deva ve bilhassa panzehir olarak uzun yıllar Çinliler tarafından kullanılmış ve halen de kullanılmakta olan ilaçların terkibine giren Droglardan (Biyolojik asıllı İlaç hammaddesi) biridir. Askeri amaçlarla Roma imparatoru Büyük İskender'in yaptığı seferlerde, askerin susuzluğunu gidermek için kullanılmıştır.
Evliya Çelebi ise seyahatnamesinde meyan kökü hülasası hakkında şöyle demektedir "Bu edviye değirmenlerde öğüdülüp bir gece suda yatırıp şerbetini çıkarırlar. Sabah akşam birer kâse nûş ederler. Cemi ehl-i Mısır bundan deva ve şifa bulup ismine "ırkıssus" derler. Vücud-i insanda olan cümle ahlatı ve sevdayı ve safrayı ve balgamı ve malihulyayı ve sadırda (göğüste) olan zıykunnefesi vesairi def eder.Roma ordusu uzun ve çok yorucu olan seferlerinde meyanı zaruri bir yiyecek olarak düşündüler. Askerler sefere çıktıkları 10 gün, yiyecek ve içecek olmaksızın sadece meyandaki özellikler yardımıyla kuvvet ve enerji topladıklarını, susuzluk ve açlıklarını bastırdıklarını söylediler.
1305 yılında, King Edward; " Meyan satışıyla ilgili bir görev için yerleştirilmiştim. Kazandıklarımla Londra Köprüsünün onarım masraflarını karşılamaya yardım ettim." dedi.
Eski Hindular süt ve şekerle alındığı zaman meyanın cinsel gücü arttırdığına inanırlardı.
Antik Tıpta Meyan Kökü
Bu bitkinin kökleri, dört bin yılı aşkın süre öncesinde var olan Babil temsilciliği tarafından, kuvvetlendirici olarak bilinirdi. Meyan köklerinden hazırlanan şurup, antik Mısırlılar tarafından çok beğenilmişti.
1923'te Tutankhamen (Eski Mısır Kralı)'in mezarı keşfedildiğinde, aynı zamanda meyan kökleri de orada bulunmuş oldu. Eski Mısırlı doktorlar meyan kökünü keskin ilaçlarla karıştırdığını gizleyerek sakıncalı testler yaptılar. Ve bu ilaçla karaciğer ve bağırsak hastalıklarını tedavi ettiler.
Yunanlı doktor Theocritus ; susuzlukla savaşmak, kuru öksürükler ve astım tedavileri için meyan kökü ilacını verdi.
Meyan Kökünün yararları aynı zamanda Arap doktorları tarafından da bilinirdi ve onlar da yiyecek ve ilaç olarak, meyan kökünü reçetelerine yazarlardı. Bir Arap doktoru ve filozofu olan Avicenna (İbni Sina) der ki : Meyan Kökü demlendiğinde, ses tellerine iyi gelir, nefes borusunu temizler, diyetler ve hastalıklar açısından çok faydalıdır.
Yöresel adları : Biyam, Boyam, Piyam, Tatlıkök'tür.
Ortak isimleri: Licorice, Gan Cao, Iriqsus , Kan T'sao, Kan Ts'Ao, Liquirita, liquorice, Madhuka, Meyan kökü, Mi Ts'Ao, Sus Maikik.
Birleşimleri: Uçucu yağlar, birleşik yağlar, linolenik ve linolenik asit, ağaç sakızları, coumarinler, alkaloidler, mazı oyu (tanenler), tryptamine, indolo, pyrazine, pyrrolidine, fenoller, salicylic asit, asparagine, betaine, chelite, glycyrrhizin, acılık, isoflavonlar, östrojen benzeri steroitler, bitkilerden elde edilen zamk, lecithin, protein
Meyanın rizom kökü, normal şekere göre elli kat daha tatlı olan glisirizin ile flavon (Liquiritin, liquiritigenin vs.),steroller, saponin ve kumarin adı verilen maddeleri; tadı acı uçucu yağları, nişasta ve yapışkan bitki sıvısını içerir.
Vitaminler : A, B1, B2, B5, B6, B9, E
Mineraller : Kalsiyum, demir, magnezyum, manganez, fosfor, potasyum, sodyum, krom, kobalt, selenyum, silisyum, çinko' dur.
İçeriğindeki benzersiz bir cevher olan glycyrrhizinin; saf şekerden 50 kat daha şekerli olduğu analizlerde tespit edilmiştir. Meyan, eğer yalnızca 1 damlasına 15.000 damla saf su eklenirse, nefis olur. Glycyrrhizinde kalori yoktur, fakat doğal meyan kökü az bir miktarda kalori içerir ve gereken şekilde çok küçük bir miktarda üzüm şekeri (% 1.4) ve sukroz (% 3.2) içermektedir. Bu şekersiz tatlandırıcı madde, şeker hastalıklarında da kullanılabilir. Tatlılığının ve lezzetlendirici özelliğinin yanı sıra acılığı olan ilaçların tadını daha leziz bir hale getirmek için de kullanılır.
Etkileri: Balgam söktürücü, mukoza koruyucu, antiseptik, böbreküstü bezlerini etkileyici, kramp çözücü, müshil.
Kullanıldığı Yerler : Bu kökler ilaç ve bira endüstrilerinde, kolalı içeceklerin yapımında kullanılır. Anadolu'da bu kökten şerbet yapılarak içilir. Üç yıllık köklerinden elde edilen meyan balı, koyu renkli toz, çubuk ya da dörtgen şeklindeki parçalar halinde satılır ve ilaç olarak kullanılır.Daha çok Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinde tüketilen meyan kökü şerbeti, özellikle Ramazan aylarında şerbetçiler tarafından satılmaktadır. Meyan kökü şerbeti faydaları arasında, hazmettirici, serinletici, böbreklere iyi gelmesi ve bağışıklık sistemini güçlendirmesi yer almaktadır.
Tadı Kadar Etkisi De Mükemmel ; Meyan Kökü…
Kimyasal bileşiminde glikrizin, glikiretinik asit, asparajin ve flavonoidler var ki flavonoidler bilinen en güçlü antioksidanlardandır. Şifalı etkisini yüksek antioksidan özelliğinden almıyor, tıbbi olarak önemli 'yangı giderici', kortizona benzer bir etkisi saptanmış ancak kortizonun yan etkilerine sahip değildir. Tüm dünyada, bir grup hekim bu bitkiyi ve ondan elde edilen bitkisel drogları, kan şekeri düşüklüklerinde, eklem iltihaplarında, romatizmada, astımda, alerjilerde, sedef, vitiligo, liken gibi kronik cilt hastalıklarındave birçok kronik yangısal durumda, destek tedavisi olarak kullanmaktadır.
Mide-barsak ve bronş yüzeyinde mukus dediğimiz koruyucu salgıyı artırıcı etkisinden dolayı gastritlerde, kolitlerde, mide-barsak ülserlerinde, kronik bronşit ve farenjitlerdede oldukça etkilidir. Safra yollarındaki salgıları da artırdığı için safra yolları hastalıklarında ve kolesterol düşürmede yardımcıdır. Hafif 'laksatif', yani dışkı yumuşatıcı bir etkisi var ki bu özelliği ile de kabızlık ve basurda faydalıdır.
Mikrobik hastalıklara karşı da çok önemli olumlu etkileri mevcut. Vücudumuzda, virüslere ve birçok mikrobik ajana karşı en en önemli savunma mekanizmalarından biri, bu gibi durumlarda salgıladığımız 'interferon'denen bir madde ki meyan kökü ve ondan elde edilen bitkisel drogların, kandaki ve dokulardaki interferon düzeyini artırdığına dair çok önemli bilimsel yayınlar ve araştırmalar mevcuttur. Zaten antik tıp tarihinde yüzyıllardır hepatitte ve verem gibi mikrobik hastalıklarda başarıyla kullanılmış. Hepatitte halen destek tedavisi olarak kıymetini yitirmiş değildir.
Birçok doğal madde gibi meyan kökünün de fazla alımı zararlı olabilir. Tansiyon ve şeker hastaları ve kanda potasyum düzeyi düşük hastalar bu maddeden elde edilmiş ürünleri kullanmamalıdır. Doktor kontrolünde kullanılması gereken bir bitkisel destektir.Bir Ecza Deposu Olarak "Meyan Kökü"
Meyan kökü dünyada biyolojik olarak en aktif olan bitkilerden biridir. Örneğin Meyan kökü bir magnezyum ve silisyum kaynağıdır.
Meyan kökü, mideyle ilgili sağlık problemlerinde son derece etkilidir. İçerdiği glisirutenik asid (GLA), deglisirine meyan kökü (DGL) ve karbenoksolen sodyum (CS) maddeleri, bilinen en etkili anti-ülser ilaçlarındandır.
Meyan kökü ayrıca cilt problemlerine de iyi gelir. Meyan kökü tüketimi ciltte oluşan aknelerin tedavisinde etkilidir.
Meyan kökü, ateş düşürücü özelliğinin yanı sıra, karaciğerin toksik maddelerisüzmesinde de yardımcıdır. Hepatit, siroz gibi karaciğer hastalıklarının tedavisinde meyan kökünde bulunan GLA'nın detoksifian etkisi kanıtlanmıştır. Bitkinin göğüs yumuşatıcı, öksürük kesici özellikleri de vardır. Mide hastalıklarında, özellikle gastritte de son derece yararlıdır.
Meyan kökü eczacılıkta toz halinde, hapların hazırlanmasında şekil vermede kullanılır. Ayrıca taze veya kuru köklerinin kaynar su ile karıştırılması ve sonra alçak basınçta yoğunlaştırılması suretiyle meyan balı elde edilir. Meyan balındaki glisirrizin miktarı daha fazladır. Meyan kökü, piyasada toz veya kalıplar halinde bulunur. Parlak siyah renkli, tatlı lezzetlidir. Suda kolaylıkla erir. Meyan kökünün su ile birleştirilmesi sonucunda elde edilen karışıma ise meyan şerbeti denir. Koyu esmer renkli ve tatlı lezzetli, göğüs yumuşatıcı, öksürük kesici ve serinletici özellikte olan bu şerbet daha çok Güneydoğu Anadolu bölgesinde elde edilir ve kullanılır.Kullanım alanları: Meyan kökü, iç salgı sistemini (endokrin sistem) etkileyebilen bitkiler sınıfına dahildir. Bitkinin içerdiği glikozitler, yapılarına göre, bedenin doğal steroit hormonlarına benzerlik gösterirler. İç salgı sistemi bölümünde bu maddenin işlevlerine değinmiştik. Meyan kökünün böbreküstü bezi problemlerine, örneğin Addison hastalığına(bir böbreküstü bezi yetmezliği) karşı görülen olumlu etkisi, onun bu konudaki etkinliğinin belirgin bir kanıtı olarak kabul edilir.
Meyan kökü ayrıca, tüm öksürüklere ve bronşiyal hastalıklara karşı da başarıyla kullanılabilir. Tıp tarafından mide ülseritedavisinde kullanıldığı gibi, geleneksel tıpta da meyan kökü, mide mukoza iltihabına ve mide ülserine ve kabızlığa karşı kullanılır. Ayrıca, kramp çözücü etkisi de unutulmamalıdır.
Kullanım biçimleri: Bir çay kaşığı ince kıyılmış meyan kökü, bir bardak soğuk suya eklenir, hafif ısıda kaynama derecesine kadar ısıtılır, üstü kapalı olarak 10-15 dakika hafif ısıda kaynatılır ve süzülür. Yemeklerden sonra 1 bardak olmak üzere, günde 2-3 bardak taze demlenmiş çay içilir.
Uyarı: Önerilen dozajlara uymak kaydıyla, tedavi kürleri 4-5 haftayı aşmamalıdır. Aksi halde, eklemlerde ve yüzde ödemler oluşabilir; dışkılanan sodyum miktarı azalır ve potasyum miktarı artar. Uygulanan tedavi süresince, örneğin muz ve kuru kayısı gibi potasyum açısından zengin olan besinlerintüketilmesi doğru olur.
Beraberinde Muz Yiyin !
Ancak meyan kökünün yan etkileri de bulunmaktadır. Bu yüzden de doktor gözetiminde kullanmak gerekmektedir. Bitki; potasyum eksikliği (hipokalemi), vücutta sodyum tutulması, hipertansiyon ve erkeklerde libido azalmasına neden olmaktadır. Meyan kökü kullananlarda potasyum kaybı olacağından muz ve kayısının tüketimi önem taşımaktadır.
Böbrek ve mesanede taş ve kum olmasından korumak için ise; şu ilaç tecrübe edilmiş bir şifalı devadır :35 gram meyan kökü, 35 gram hatmi kökü, 35 gram ebe gömeci kökü, 17 gram deniz mercimeciği ile 17 gram muşmula çekirdeğini ezdikten sonra üzerine 1250 gram su döküp yarısı kalıncaya kadar kaynatıp süzerek haftada iki defa sabahları aç karına içilmelidir.
Meyan Kökünün Yan Etkileri ve Zararları
Meyan kökünün faydaları meyan kökünün kullanımının bilinçli şekilde uygulanmasından geçiyor.
Sürekli ve yüksek miktarda alımından kaçınılmalıdır. Altı haftadan daha uzun bir süre yüksek miktarda alımı toksik etkiye neden olabilir. Kullandıktan sonra 3 hafta ara verilmesi tavsiye edilmektedir.
Günlük en yüksek doz -600 mg glisirizin- aşılmamalıdır!
Yüksek tansiyona sebep olabilir. Tansiyon ilacı kullananlar aynı anda meyan kökü kullanmamalıdır.Kalp hastalarının kullandığı ilaç olan Digoxin alanlar meyan otu kullanmamalıdır.
Vücutta sıvı birikmesine yol açabilir.
Böbrek rahatsızlığı bulunanlar kullanmamalıdır.
Helsinki Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırmada hamilelik dönemi boyunca meyan kökünden üretilen besinleri tüketen kadınlarla, hamileliğinde hiç meyan kökü tüketmeyen kadınların çocukları yedi yaşına kadar izlenmiştir. Anne karnında meyan kökü alan çocuklarda kortizol hormonu düzeyi diğerlerinden 3 kat daha yüksek çıkmıştır. Uzmanlar, meyan kökü nedeniyle kortizol hormonu fazla olan çocukların ilerki yaşlarda bağışıklık sisteminin zayıflığı sebebiyle diyabet, yüksek tansiyon gibi hastalıklara yakalanma olasılığının bulunduğunu ifade etmişlerdir.
Genel anlamda da ifade edilecek olursa herhangi bir rahatsızlığı olan tedavi gören kişiler doktorunun haberi olmadan bitkisel ilaç kullanmamalıdır. Bazı durumlarda bitkisel ilaçlar diğer ilaçlarla etkileşebilir ve sağlık için daha olumsuz bir durum ortaya çıkabilir.İşte Meyan Kökünün Faydaları…
1-Bağışıklık sistemini sürekli güçlü tuttuğu için tüm hastalıklara karşı etkin koruma sağlamaktadır. Bu durum tıbben kanıtlanmıştır.Yılda iki aylık bir meyan kürü sizi gripten kanser türlerine kadar korumaya büyük ölçüde yardımcı olur.Hem organik, hem zararsız bir doğal ilaçtır.
2-Bağışıklık sisteminin bozulmasından doğan tüm hastalıkların tedavisinde (Behçet, sedef, vitiligo, lupus türleri,pernisiöz anemi, hashimoto vs.gibi) sorunlarda diğer tıbbi ve bitkisel tedavilerle birlikte uygulanmaktadır. Bağışıklık sisteminin depresyon nedenli olduğu bilimsel olarak açıklandığı için, meyan kökünün depresif Sinirsel) hastalıklara karşı da iyi bir ilaç olarak kullanılabileceği görülmüştür.
3-Mikro dolaşımı temizleyip hızlandırıcı etkileri tespit edildiği için, başta beyinsel sorunlar olmak üzere tüm damar tıkanıklıklarında olağan üstü tedavi edici etkileri görülmektedir.
4-En bilinen tedavileri akciğer ve karaciğer hastalıkları üzerinedir. Bileşimindeki etken maddeler, bu iki organı 2 ayda temizlemekte ve hayat kurtarmaktadır.Akciğer ve karaciğerin diğer sorunları yanında bu iki organdaki kanserlerin tedavisinde en güçlü ilaçlardan daha etkili olduğu görülmüştür.Meyan'ın pektoral (göğüse ait) ve yumuşatıcı,acı dindirici etkileri vardır. İyi bilinen ve yaygın olarak kullanılan bu ilaç, genellikle öksürükler ve göğüs hastalıkları için tüketilmekle beraber özellikle de en çok bronşitler için kullanılır. Yaygın olarak öksürük ve ağrı kesici olarak kullanılan meyan kökünün karışımındaki neredeyse tüm maddelerin her biri bir ilaçtır.
5-Addison hastalığının tedavi edici ilacı olarak kabul edilmiştir. Addison,adrenal bezlerdeki bir fonksiyon bozukluğuna bağlı ciddi bir hastalıktır. Halen meyan dışında kalıcı bir tedavisi ve ilacı yoktur. Addison (*3 :birincil adrenal yetersizlik. En sık suçlanan neden otoimmünitedir. Adrenal bezin her üç tabakası da etkilenmiştir. Halsizlik, kilo kaybı, iştahsızlık, hipotansiyon, hiponatremi, hiperpotasemi en sık bulgulardır. Kronik olduğunda hiperpigmentasyon görülür. Ömür boyu sürecek kortikosteroit ile yerine koyma tedavisi, belirtileri kontrol altına alır. Genellikle glukokortikoit " kortizon veya hidrokortizon" ve mineralokortikoit "fludrokortizon" kombinasyonu verilir ve ayrıca Addison hastalığı; böbreküstü bezlerden aldesteron ve kortizol üretiminde azalma sonucu oluşan zafiyet, hipotansiyon, anemi, hipoglisemi ve elektrolit bozukluklarıyla karakterize, seyrek görülen hormonal bir hastalıktır) hastalığının belirtilerinden kurtarmaya yardımcı olduğu bulunmuştur. Kortizol yetersizliği, steroit hormonu ve arasındaki diğer etkenler Addison hastalığına neden olur.
6-Meyan, idrar tutulmasını ve tansiyonu düzenler. Eski herbalistler meyanın bu hastalığı tedavi ettiğini bilirlerdi. 1960 lara kadar hipertansiyon araştırmacıları olan Christopher R. Edwards ve Paul M. Stewart meyanı bilmiyorlardı. Sonra Genel Batı Hastanesi, Edinburgh, İskoçya ve diğerleri meyanın, sorunları çözen bir lütuf, bir nimet olduğunu düşünmeye başladılar.
7- Kanser ve lösemi tedavilerinde bitkisel destek olarak kullanılır. Diğer yüzlerce faydaları yanında aynı zamanda iyi bir anti-oksidant, yani kanser önleyici olduğu da bilinir.Kanserden korunmak için yılda iki ay, günde bir tatlı kaşığı meyan ekstresi kullanılmalıdır.
8- Meyan şekerlidir ve içeriğindeki glisurutenik asit, şekerden elli kat daha şekerdir. Beyin zarından(korteks) salgılanan hormonları uyarır, faaliyete geçirir ve bezeleri iyileştirmeye yardımcı olur.Aynı zamanda hayvanlar üzerinde yapılan araştırmalarda
östrojen hormonunu faaliyete geçirdiği ve "hap" şeklinde kullanımında adet dönemiyle ilgili dengeleri sağlayabildiği görüldü. Meyan kökü, dalak ve ciğerler için de mükemmeldir. Öksürükler,boğaz ağrısı,astım,mide ve on iki parmak bağırsağına ait ülserler,hepatitler,duyu bozuklukları(türlü ruh karışıklıkları;çırpınma, kasılmalar ve inlemeler ile kendini gösteren sinir bozuklukları) ve yiyecekten zehirlenmeler için kullanılmaktadır.
Aynı zamanda iyi bir anti-oksidant,yani kanser önleyici olduğu da bilinir.9-Tıbbi Etkisi ve Kullanımı : Meyan'ın pektoral(göğse ait) ve yumuşatıcı,acı dindirici etkileri vardır. İyi bilinen ve yaygın olarak kullanılan bu ilaç, genellikle öksürükler ve göğüs hastalıkları için tüketilmekle beraber özellikle de en çok bronşitler için kullanılır. Yaygın olarak öksürük ve ağrı kesici olarak kullanılan meyan kökünün karışımındaki neredeyse tüm maddelerin her biri bir ilaçtır. Anodyne(Ağrı Kesici), Antioksidant, Antipasmodic, Anti-inflamatuar, mukoza koruyucu, Depurative, idrar söktürücü, Yumuşatıcı ve Acıyı Dindirici, Estrogenic,balgam söktürücü, Pectoral(pektoral) dir.
10-Hipoglisemi,bronşitler,kolitler(kalın bağırsak iltihabı),gastritler, stres,soğuk algınlığı (nezle),mide bulantısı, ve iltihaplanmalar için çok yararlıdır.Kolonların temizlenmesini
sağlar, ileri derecede olan beze rahatsızlıklarını, kas zayıflıkları ya da iskelete ait
spazmları tedavi eder.Bronşitler ve ciğerlerde oluşan balgamı akışkan hale getirerek söktürmeyi sağlar. Meyan'ın içeriğindeki östrojen benzeri hormon, sesi değiştirir. Araştırmalarda kan hücrelerinin salgıladığı protein üretiminin meyan kökü aracılığıyla
teşvik edildiği görülmüştür.11-Meyan kökünün içerdiği glisirizin,sıkroz şekerinden 50 kere daha şekerlidir,örneğin hidrokortizon hormonlarının ürettikleri gibidir. Buradan da anlaşıldığı üzere, rahatsızlıkları giderici etkisinin yanı sıra, aynı zamanda steroid tedavisinin ardından beyin zarı ile ilgili uyarılarda da büyük rol oynar. Meyan kökü, gastrit ve ülseri iyileştirebildiği gibi aynı zamanda etkili bir kuvvetlendiricidir.
Etkileri : Yatıştırıcı, anti-artrit(mafsal yani eklem iltihabını giderir),korteks(beyin zarı) için kuvvet verici bir ilaçtır, kolestrolü düşürür, müköz zarlarındaki gastriti hafifletir,yatıştırır;balgam söktürücüdür, alerjik durumlara karşı ferahlık sağlayabilir.
12-Endokrin sistemi üzerindeki belirgin etkisiyle de meyan kökü, bir grup bitkilerden bir tanesidir. Meyan Kökü, Addision hastalığında olduğu gibi, bezelerle ilgili problemleri de tedavi eden faydalı bir bitkidir. Meyan kökünün Cattarh hastalığı gibi bronşlarla ilgili problemler,bronşitler ve genelde öksürükler olmak üzere geniş bir kullanım alanı vardır. Geleneksel Çin tıbbında da büyük bir yeri olan meyan, bitkisel bir şifa aracı olarak bilinir.
13-Genellikle, bilhassa ısıtıldığında dalak yetersizliği durumlarında kullanılır.Aynı zamanda Qi yetersizliği veya kansızlıkla düzensizleşen kesik kesik olan nabız atışı yada çarpıntılar için kullanılır. Ciğerleri nemlendirir ve öksürük keser; hırıltı ve öksürükler için kullanılır. Meyanın nötr bir tabiatı olduğu gibi, ciğerlerdeki sıcaklık yada soğukluk için de kullanılabilir. Ham meyan; çıbanlar, ağrılar yada boğaz ağrısından meydana gelen ateşli zehirlenmeler için kullanılır. Spazmları yatıştırır : karın ve bacaklardaki ağrılı spazmlar için kullanılır. Aynı zamanda lokal ve dahili olarak türlü zehirli maddelere karşın bir panzehir olarak kullanılır.
14-Doğu ve Batı kültürlerinde birkaç bin yıla dayalıdır.
Esasen balgam söktürücü,mukoza koruyucu ve hafif laksatif olarak kullanılırdı. Geleneksel olarak kullanımında; hazmı kolaylaştırıcı, astım,yutak iltihabı(farenjit), sıtma(malarya),karın ağrısı,uykusuzluk ve enfeksiyonlar yer alır.
Meyan kökünün, birçok farmakolojikal (ilaç bilimsel) etkileri olduğu bilinir. İçerdiği östrojenik, endokrine benzer; göğüs rahatsızlığı gidericidir (kortizol gibi) ; anti alerjik; bakteri giderici, virüs giderici,antiTrichomonas; antihepatotoxic; çırpınmaları gidercici; fitoterapik; kansere karşı; balgam söktürücü ve antitussive etkilerini sergiler. İlaç biliminin çok odağında olan glisirizin ve glisurutenik asit, flavonoidler gibi meyanın birleşiminde bulunan diğer maddeler de farmolojide önemli etkiler sağlar.15-Meyan kökü, genç ve yaşlı,hem kadın hem erkek,sağlıklı yada hasta olmak üzere herkes için tavsiye edilebilir.Yazarların görüşlerine göre meyan, dünyanın en muhteşem toniğidir. Bu nedenle, iskelet sisteminin korunmasında önemli bir tonik olduğunu tavsiye ettim.Meyan Kökü'nün göğüs hastalıklarını, vücudun içi ve dışı olmak üzere tüm bölgelerini iyileştirici etkisi insanı hayrete düşürüyor. Meyan Kökü yalnızca deriye değil, müköz zarlarındaki rahatsızlıklara da iyi gelir ve bağırsak sistemini düzenlemeye yardımcı olur.
16-Bu bitki, patojen mikrobunun çeşitlerinden hiçbirinin yaklaşmasına izin vermeyecek kadar vücudu güçlendirme yetisine sahiptir.Bu nedenle meyan kökü,iskelet sistemi için bir tonik olarak kullanılmalıdır.
Genel bir spektrumda bakıldığında görülüyor ki, koruyucu tonik olması, sağlığı koruması ve yara iyileştirici olması gibi özellikleriyle meyan kökünden daha iyi bir şifalı bitki yoktur. Beyin damarlarını açarak ve tıkanıklıkları temizleyerek tüm beyinsel hastalıkların tedavisinde bile başarı ile kullanılabilmektedir.17- Ciltte mikro dolaşımı hızlandırarak cildin hücrelerinin yenilenmesini sağlar.Cildi güzelleştirir ve zayıf saçları gürleştirir.
ETNOGRAFYA BOTANİĞİ :
MEYAN,DÜNYADA HANGİ HASTALIKLARDA KULLANILIYOR?A.B.D Kanser türlerinin iyileştirilmesinde ve AİDS tedavisinde kullanıyor.
ÇİNAğrı kesici, panzehir, yanık, kanser(yemek borusu), rahim kanseri, öksürük, idrar söktürücü, solunum sıkıntısı, balgam söktürücü, ateş, canlandırma, gençleştirme, ağrı ve yaralar, kuvvet verici ilaç(tonik) ve SARS hastalığında ilaç olarak kullanıyor.
AVRUPATümör (Kanser) tedavisinde ve hastalıklardan koruyucu olarak,ayrıca karaciğer hastalıklarında kullanıyor.
JAPONYABalgam söktürücü, panzehir, spazm çözücü olarak kullanıyor.Japonya'da pek çok ilacın bileşiminde vardır. TÜRKİYE
İdrar söktürücü, göğüs yumuşatıcı,balgam söktürücü, serinletici şerbet olarak, hepatit virüslerinde, zayıflık ve güçsüzlüklerde, pek çok hastalıkların tedavisinde, kuvvet macunlarının yapımında ve çoğunlukla erkek ve bayanda sesi güzelleştirici olarak kullanıyor.
DEĞİŞİK ÜLKELERDE
Addison hastalığı, bakteri öldürücü, candidia mantarı, öksürük, balgam sökümünde koku giderici, mantar öldürücü ilaç, laksatif, pektoral (göğse ait rahatsızlıklar), hap, yanık, ağrı,tümör,ürogenital yol tedavisinde kullanıyor. SARS Hastalığına Karşı "Meyan Kökü"
Dünya geçtiğimiz yıl içinde Sars'la tanıştı. Bilim adamları bu hastalığı yenecek antikorlar geliştirmeye çalışırlarken, geçtiğimiz günlerde Sars'ın çözümünün doğada bulunduğu açıklandı. Alman virologlar, meyan kökünden elde edilen bir maddenin, Sars'a karşı kullanılan ribavirin maddesinden çok daha etkili olduğunu kaydettiler.
The Lancet dergisinde yayımlanan habere göre, Frankfurt Üniversitesi'nin kliniğinde görevli virologlar, meyan kökünden elde edilen ve HIV-1 (AIDS virüsü) ve Hepatit C virüsüne karşı başarıyla kullanılan glisirizin maddesinin, laboratuvar ortamında Sars virüsünün çoğalmasını engellediğini açıkladılar. Meyan kökünün özünün etkinliği Sars koronavirüsü tarafından enfeksiyona uğramış maymun hücreleri üzerinde de test edildi.
Prof. Prakash Chandra, kullanılan ribavirin maddesinin toksik etkisine dikkat çekerek, glisirizin maddesinin yüksek konsantrasyona rağmen yan etkisinin çok az olduğunu, uzun dönem araştırmalarının yapıldığını, bu maddenin ucuz olduğunu ve zehirli olmadığını belirtti. Meyan kökündeki bu madde, yüksek dozda kullanıldığında SARS virüsünün üremesini tamamen durduruyor. Bu bitki, virüsün, enfeksiyona yol açan hücrelere bağlanmasını zorlaştırarak üremesini engelliyor.Karaciğer Kanseri İçin "Meyan Kökü"
Meyan'ın birleşiminde kanser ilacı etkisi yönünde bulgular vardır.
Chemistry&Industry (Kimya&Endüstri) dergisinin bir raporuna göre, meyan karışımlarında olan önemli bir bileşen karaciğer kanseri tedavisi için etkilidir. Karaciğer kanseri, İngiltere'de her yıl 2,800'ün üstünde insanı etkiliyor ve bunun yanında İngiltere Kanser Araştırmalarının söylediğine göre 2,700 kişi de ölüyor. Karaciğer kanserinin tedavisi ve karaciğer için olan ilaçların bu hastalığı iyileştirmesi oldukça zordur.
Fareler üzerinde yapılan çalışmaların gösterdiğine göre meyan karışımındaki glycerrhetinic asit ve glycerrhizic asit, karaciğerde çoğalır. Bu demektir ki taşıyıcı kanser tedavisindeki ilaçların etkisi doğrudan karaciğerdeki tümör içindir.Çin'de Nankai Üniversitesi araştırmacılarının lideri olan Zhi Yuan, genellikle glycerrhizic asidin kullanımının antikorlara göre onlarca binlerce defa daha ucuz ve kolay kullanıldığını söyler.
Bu tetkik sonuçları, Tim Meyer, Londra'daki Royal Free Hastanesinde Tıbbi Onkolojist Rehberliği tarafından kabul edilmiştir. Dokuyu tedavi edici ilaçların potansiyel olarak tedavide daha etkili olduğu bulunmuştur. Çünkü, bu ilaçların daha yüksek olan yoğunluğu tümörden kurtuluş için daha etkilidir. Dozu gerekli ölçüde azaltılır ve vücudun diğer kısımlarındaki zehirli maddelerin neden olduğu etkileri önemli ölçüde azaltır.
Mide Rahatsızlıklarında "Meyan Kökü"
Yeni üretimi yapılan Meyan Kökü Ektresi'nin vücudu çevik ve canlı tutmak ve bu çağda vücudun yaşlanmasını engellemek isteyenler için tavsiye edilebilir bir şifa aracı. Dünyanın en muhteşem şifa bitkisi. Meyanın içinde bulunan 10 farklı bioflavonoidler, bağışıklık sistemini desteklemek, kanser hücreleriyle savaşmak ve kanserden korunmak için etkili.
Aynı zamanda mide ülserlerini tedavi eden ve mide asidini ortadan kaldıran ilaçlarla eş. Son yıllarda mide ağrısını daha fazla insan yaşıyor. Spazmlar, yanma, mide ekşimesi ya da mideden ses gelmesi gibi belirtiler veriyor bu tür rahatsızlıklar. Meyan kökü ektresi, yeterince endişe veren tüm ağrıların üstesinden gelmek için... Mide, 12 parmak bağırsağı ülseri ve gastrit tedavisinde yardımcı bir bitki.. İltihap giderici, bakteri öldürücü.
Yara İyileştirici "Meyan Kökü"Meyan kökü ektresi, antik dönemlerden bu yana şifa dağıtan bir bitki. Dünya üzerinde birçok halk yüzyıllardır ülser, artirit, bronşit ve karaciğer rahatsızlıklarına karşı meyan kökünü doğal ilaç olarak kullanıyordu. Meyan kökü ekstresi, metabolizmaya etki ederek güneş lekelerinden korunmayı sağlıyor, akne yaralarının iyileşmesini hızlandırıyor. İçeriğindeki bir çok madde kanalıyla güzel ve canlı olmayı sağlaması özelliği ile eski Çin'de onlarca yıldır kullanıldığı biliniyor. Sigaranın zararlı etkilerinden korunmanın doğal yolu meyan ektresi kullanmaktan geçiyor. Özellikle sigara dumanı nedeniyle tahriş olan boğaz yolu hastalıklarında şifa gücüne sahip. Göğsü yumuşatmaya, balgamı söktürmeye, ateşi düşür meye ve öksürüğü kesmeye yardımcı oluyor.
Vücudun güç kaynağı "Meyan Kökü"
Latince karşılığı 'tatlı kök' anlamına gelen meyan kökü, M.Ö. 2000 yıllarından beri kullanılan bir bitki. Geçmişte, Çin tıbbı ve Hipokrat tarafından "hayat iksiri" anılıyor. Roma ordusu uzun ve çok yorucu olan seferlerinde meyanı zaruri bir yiyecek olarak düşündüler. Roma askerleri sefere çıktıkları 10 gün, yiyecek ve içecek olmaksızın sadece meyan kökündeki güçlü besinler yardımıyla kuvvet ve enerji topladıkları eski kaynaklarda yer alıyor. Yüzyıllar boyunca Çin imparatorlarının meyan kökü ekstresini 'canlandırıcı tonik' olarak kullandıkları biliniyor. Yunanlılar ve Romalılar astım ve mide ülseri tedavisinde meyan kökü suyu kullanıyordu. Eski zamanlarda yaraları sarmak ve öksürük yatıştırma amaçlı da tüketiyordu.
Meyan kökü beyin hücrelerini koruyor…ABD'nin Güney Carolina üniversitesi, meyan kökünün alzheimer veya parkinson gibi beyin hastalıklarında beyin hücreleri ölümlerinin önlenmesinde işe yaradığını tespit etti. Meyan kökünün ise özünde östrojenik etkiye sahip maddeler olduğuna dikkat çeken uzmanlar "Alzheimer'a tam koruma sağladığına inandığımız bir meyan kökü çeşidi üzerinde çalışıyoruz" dedi.
Zonaya Meyan Kökü Şerbetiyle TedaviZona vücudun sırt ve boyun bölgesinde görülen döküntülü bir hastalıktır. Bir sinir ucu iltihabıdır. Nadiren: baş, bel ve boyun bölgesinde de görülür. Çok ağrılı geçen bu hastalıktan vücudun direncini arttıracak iyi bir tedaviyle kurtulmak mümkündür. Alternatif tedavi olarak şu bitkisel kürden yararlanabiliriz.
Kullanımı:6 hafta boyunca sabah akşam meyan kökü şerbeti: 1 çay bardağı içilmeli.
Not: Meyan kökü taşıdığı mineraller sayesinde zona ve uçuğa neden olan virüsler üzerinde antiviral etki göstermektedir. Böbrek yetmezliği olanlar kullanmamalı, Uzman bir doktora danışarak alınmalıdır.
Bronşit Hastaları İçin "Meyan Kökü"
Bronşite iyi gelen bitkiler arasından en üst sıralarda gelen meyan kökü, göğsü yumuşatıcı ve balgam söktürücü özelliği vardır.
Gribal enfeksiyonların yaygın olduğu bu aylarda, özellikle meyan kökü çayı tavsiye edilmektedir. Meyan kökü bitkisinin öksürüğü geçirici etkisi mevcuttur. Soğuk algınlığı gibi kış hastalıklarında etkilidir.
Meyan kökü güçlü bir antioksidan deposudur. Meyan kökü çayı hazırlanırken; yarım kahve kaşığı meyan köküne, 1 fincan sıcak su eklenerek demlenir. Süzüldükten sonra içilir.
İyileşmeyen Yaralar (Ülserler) Meyan Kökü İle İyileşsin…
Bilim insanları stresin ülsere neden olmakla beraber asıl nedenin, genellikle enfeksiyonlara neden olan helicobakter pylori adındaki bakteri olduğunu belirtmişlerdir.
Sisteminizde H. Pylori bulunması ülser olacaksınız anlamına gelmez. Bununla birlikte peptik ülserli kişilerin % 75'inde H. Pylori vardır. Erkekler ülserlere kadınlara nazaran 4 kat daha hassastır ve yaşlandıkça risk artmaktadır.
Teknik olarak, her türlü yara ülserdir. Fakat birisi ülserim diyorsa, büyük ihtimalle on iki parmak bağırsağı ya da midesindeki bir yaradan bahsediyordur. Bu tür ülserlere aynı zamanda peptik ülser de denir. Çünkü, sindirim enzimi pepsizin maruz kaldığı yerlerde görülürler.
Bitkisel alternatifler üzerinde araştırma yapan bir grup Alman doktor meyan kökünün ülser tedavisinde kullanılabileceğini onaylamıştır.Meyan kökü, glycyrrhizic asit gibi bazı anti ülser bileşikler içerir.
Meyan kökü ve özütleri (günde 3 fincan çay gibi) makul miktarlarda kullanılırsa zararsızdır. Uzun süreli kullanımı ya da aşırı miktarda alınması halinde baş ağrısı, uyuşukluk, vücutta sodyum ve su tutulması, aşırı potasyum kaybı ve yüksek tansiyona neden olabilir.
Bu yan etkiler,bitkinin hafifçe işlenmiş hali olan deglisrinizated meyan kökü (DGMK) kullanılarak büyük oranda elimine edilebilir. Yapılan araştırmalar DGMK'nün ülser tedavisini en az yeni kuşak farmasotik ilaçlar kadar hızlandırdığını ortaya koymuştur.
Eğer ülserden korunmak için zaman zaman meyan kökü kullanmayı düşünürseniz, herhangi bir çay yaptığınızda içine bir parça meyan kökü atın. Meyan kökünün kendisinden de çay yapılabilir ve bu çayı diğer çaylarla karıştırırsanız tatlandırıcı görevi yapar.
Ülserlere ( Duadenal ve Gastrik ) Meyan Köküyle Tedavi
Meyan kökünü hem ülser hem de gastrik ülser tedavisinde kullandığımızda çok etkilidir.
Her iki ülser tipide besin, antasidler ya da kusma ile hafifler. Karında hassasiyet olur. Ülserler genellikle mide ya da duodenumu saran koruyucu etkenlerin zarar görmesiyle oluşur.
Meyan kökü tarih boyunca peptik ülserin tedavisinde kullanılan etkili bir ilaç olarak bilinmektedir. Yıllardır yapılan bir çok araştırmada DGM'nin etkili bir ülser önleyici olduğunu göstermiştir.
Kullanımı; Yarım kahve kaşığı kıyılmış meyan kökü üstüne bir fincan kaynar su döküldükten sonra 5 dakika demlenir ve süzülerek içilir.
Özofajit (Mide ekşimesi) İçin Meyan Kökü
Özofajit, yemek borusunun mideye açılan kapakçığının normal çalışmaması nedeniyle ortaya çıkar.
Kapak görevi yapan bu kas grubunun (ÖS) açılarak besin maddelerinin mideye geçmesini sağlamak ve sonra da kapanarak mide asitlerinin yemek borusuna geçmesini önlemektir. Özofajitde ÖS tamamen kapanmaz ve göğüste bir yanma meydana gelir. Bu yanma, aslında mide asidinin yemek borusunu tahriş etmesinden kaynaklanır.
Özofajitten korunmak için, yemeklerinizi sakin bir ortamda yavaş yavaş çiğneyerek yiyin. Kızarmış yiyeceklerden uzak durun. Sebze, meyve ve işlenmemiş tahıl tüketmek de özofajitten korunmaya yardımcı olur.
Meyan kökü (Glycyrrhiza glabra): Meyan kökü; özofajiti, mide ve yemek borusu ülserlerini son derece başarılı bir şekilde tedavi etmektedir. Yapılan çok sayıda araştırma, meyan kökünüm spazm giderici olduğunu ve midenin asit üretimini sınırlayıcı özellikleri olduğunu, bu sayede de özofajit riskini azalttığını ispatlamıştır.
Meyan kökü günde üç fincan kadar kullanıldığında son derece güvenli bir bitkidir. Altı haftadan daha fazla devamlı kullanılmamalıdır. Arada sırada içilecek bir fincan meyan kökü çayı, özofajitinizi tedavi etmede yardımcı olacaktır.
AİDS ve HIV Enfeksiyonuna Karşı: Meyan Kökü
HIV pozitif tedavinin amacı HIV'den AIDS'e geçişi yavaşlatmaktır. Bu da besin durumunun uygun düzeye getirilmesi, sağlıklı bir yaşam tarzının izlenmesi ve bağışıklık işlevini güçlendirmek için alınacak önlemlerle tamamlanır.
Meyan kökünün öncel aktif bileşeni glisirizindir. Meyan kökünün içinde bulunan glisirizin denilen bileşen, HIV virüsünün hasta olmayan hücrelere yerleşerek genetik yapısını bozar, viral çoğalmayı engeller.
AIDS virüsüne meyan kökü çayı iyi gelir. HIV virüsünün artmasını engellediğini yapılan testler sonucu gözlemlenmiştir.
Kullanımı; meyan kökünü ağzınızda çiğneyerek ya da çay olarak demleyip tüketebilirsiniz.
Egzamayı Dert Etmeyin…
Toplumun yüzde ikisi ile yedisini etkileyen; kronik kaşıntılı, iltihaplı, kızarık, pullu kuru deri olan egzamaya meyan kökü derman oluyor.
Egzamanın ana nedeni besin alerjileridir. Çocukluk çağındaki egzama olgularının yaklaşık yüzde seksen biri süt, yumurta ve yerfıstığı alerjisinden kaynaklanır. Omega-3 yağları (balık yağları ve keten tohumu yağı) tedavide etkilidir.
Etkili tedavi, besin alerjilerinin saptanıp elenerek bağışıklık sistemine destek olunup aynı zamanda deride histamin salınımının ve diğer alerjik unsurların bastırılmasını gerektirir.
Egzamanın tedavisinde bitkisel ilaç kullanımı, içeriden ve dışarıdan olmak üzere iki gruba ayrılır. Meyan kökünün her iki uygulamada da yararlı olduğu görülmektedir. İçeriden kullanıldığında önemli iltihap önleyici ve antialerjik etkiler yaratabilmektedir.
Önerilen dozajı günde üç defa alınız:
Toz halinde meyan kökü: 1-2 gr
Sıvı ekstre (1:1) : 2-4 mg
Katı(toz halinde) ekstre (4:1): 250-500 mg
Lokal kullanıma gelince en iyi sonuç saf glisiretinik asit içeren ticari preparatların kullanılmasıdır.
Meyan kökü içeriğinde bulunan, saponin, glisirizin, flamorait, kumarin, izoflovan gibi ilaç sanayiinde kullanılan yararlı maddeler vardır.
Depresyona Karşı Meyan Kökü
Derin bir keder hali, büyük bir savunmasızlık ve mutsuzluk hissi, konsantrasyon eksikliği, dengesiz beslenme, uyku düzensizliği ve normalde zevk aldığı şeylerden hoşlanmama gibi belirtileriniz varsa, depresyona karşı bir şeyler yapmanın zamanı gelmiştir.
Herkes zaman zaman efkarlanır, fakat depresyon şiddetini hiçbir şekilde yitirmeyen ciddi bir bozukluktur. Eğer depresyon haliniz sürekliyse, tedavisi için bir doktora başvurulmalıdır. Bu arada, size yararı olacak bitkiler de mevcuttur.
Meyan kökü (Glycyrrhiza glabra): Meyan kökünün içerdiği bileşiklerden en az sekiz tanesi, güçlü antidepresan özellikler gösteren MAO inhibitörlerindendir.
Eğer depresyonla baş etmek için meyan kökünden faydalanmak isterseniz, bitki çaylarının herhangi birine biraz meyan kökü eklemeniz kafi olacaktır. Meyan kökü ve özütleri (günde üç bardağa kadar) makul miktarda alındığı takdirde güvenliyse de, uzun süreli kullanımı ya da belirtilenden fazla alımı baş ağrısı, uyuşukluk, vücutta aşırı tuz ve su tutulması,aşırı potasyum kaybı ve yüksek tansiyona neden olabilir.
Cildinizdeki Lekeleri Silmenin En Doğal Çözümü: Meyan Kökü
Çoğumuzun en büyük sorunlarından biridir cilt lekeleri.. Ya güneşe karşı hassas bir cildimiz olması ya gebelik sonrası ya yaşlılık ya da doğal olarak var olan çillerimiz… Nedeni de derimize renk veren melanosit adlı hücreler tarafından melanin pigmenti üretiminin aşırı artmasıdır.Peki Melanosit hücreler hangi durumlarda melanin pigmentinin aşırı derecede üretilmesine sebep olur?
Bu aşırı üretime neden olan en önemli faktör güneşten yansıyan zararlı ışınlar olan UV ışınlarıdır. Bunun dışında görülen diğer bir faktör de gebelik durumunda hormonel değişiklikler sonucu melanin pigmentinin aşırı salgılanmasıdır.
Aynaya her baktığımızda bizi rahatsız eden ve giderilmesi ile ilgili herhangi bir müdahale de kalıcı hale gelen cilt lekelerimizi doğal yoldan cildimize herhangi bir zarar oluşturmadan yok etmenin bir yolu var mı?
Cilt lekelerini gidermenin ve oluşumu önlemenin en önemli yolları;
1- Ciltte melanosit hücrelerinin melanin pigmentini aşırı salgıladığı bölgelerde bu salgılamayı dengeleyen
2- Cilt lekelerinin oluştuğu bölgelerdeki derinin soyulmasını sağlayan yardımcı bitkileri kullanarak bu problemle mücadele etmek mümkün..Doğada cilt lekelerinin giderilmesinde ve oluşumunu önlemede etkili bir çok bitki bulunmaktadır. Bu bitkilerden en etkili olanlarından biri Meyan köküdür. Meyan kökü içeriğinde bulunan Glabradin adlı etken madde sayesinde melanin üretimini baskılayarak hem oluşmuş cilt lekelerinin renginin açılmasını hem de yeni cilt lekelerinin oluşumunun engellenmesine yardımcı olur.
Meyan kökünü dilediğimiz gibi cildimizdeki lekeleri gidermede uygulayabilir miyiz?
Meyan kökü sadece cilt lekelerinde değil bir çok hastalıkta faydalı etkileri bulunmakta ancak bu etkilerini de içeriğinde bulunan farklı etken maddeleri sayesinde gerçekleştirmektedir. Meyan kökünün cilt lekelerinde etkili olan etken maddesi Glabradin olup , bu maddeyi istenilen dozda meyan kökünden ayırarak hazırlanılan preperatlar kullanılmalıdır. Aksi takdirde bilinçsiz şekilde uygulanması durumunda ya istenilen sonuçlar alınmayabilir ya da cilde uygulandığı için cilt pH sına uygun olmaması durumunda ciltte tahrişlere sebebiyet verebilir.Her Türlü Öksürükte " Meyan Kökü"
Her türlü öksürükte meyan kökü çok etkilidir. 50 gram kadar meyan kökünü 1 litre suya atıp 10 dakika kadar kaynatın. Bu çayı akşamdan yapın ve bir gece bekletin. Gün boyunca aç veya tok karnına iki üç bardak içebilirsiniz.
Ayrıca meyan kökü çayı
Bu çayla yapılan gargara ağız içi yaralarını iyileştirir.
Nezleyi tedavi edici özelliği vardır.
Balgam söktürür.
Güzel bir sese sahip olunmasını sağlar. (özellikle mesleğinde sesini kullananlar bu çayı sabahları içmelidirler )
Mide ve on iki parmak ülserinde ve gastritte faydalıdır. (Bu durumda yemeklerden sonra içine bir parça tarçın katılmış meyan kökü çayı içilmelidir.)
Meyan kökü tozu
Yemekten sonra alınacak bir çay kaşığı meyan kökü tozu bağırsakları rahatlatır.
Yine aynı miktar meyan kökü tozu idrar söktürücü vazifesi görür.
Meyan kökü balı (Meyan kökü ekstresi)Meyan kökü bitkisinin köklerinin kaynar suda işlenip meyanlı suyun yoğunlaştırılmasıyla elde edilen özüttür. Piyasada toz, silindir çubuk ya da dört köşe parçalar halinde bulunur. Parlak siyah renkli, özgül tatlı bir kütledir. Suda kolaylıkla erir. Bileşimi meyan köküyle aynıdır, ama glisirizin oranı daha yüksektir (%20). Göğüs yumuşatıcı, öksürük kesici, mukozaları koruyucu ve yara iyileştirici etkisi vardır. Bu nedenle bazı pastillerin bileşimine girer. Mide hastalıklarında da kullanılır.
Meyan kökü bitkisinden elde edilen bu bal suda kolayca çözülür ve özellikleri meyan kökü ile aynıdır.Koyu pekmez kıvamındadır.Meyanın kullanılması gereken en önemli şekli olan özüdür.İlaç halını almış durumudur. Bir su bardağı suya bir çay kaşığı ekstre karıştırılarak içilir.
Genel Kullanımı
Kök ya da ekstrakt meyankökü tadının bir kaynağı olarak kullanılır. Ekstrakttan elde edilen likör toz haline gelecek şekilde işlenir ya da daha konsantre katı bir forma getirilir.
Meyan kökü/ekstraktı gıda endüstrisinde sıklıkla tatlandırıcı olarak ya da içecek, şeker ve sakızda aroma verici katkı maddesi olarak kullanılır. Tedavi edici özelliklerinden dolayı, hem geleneksel hem de bitkisel ilaçlarda kullanılır, örneğin farmasötikal endüstride meyankökü reçetesiz satılan ilaçlar ve öksürük şuruplarında kullanılır.
Raporlanmış Tütün Endüstrisi Kullanımı
Tütün mamulü üreticileri, meyankökünü, üretimin farklı aşamalarında tütüne lezzetlendirmek ve dumanı tatlılaştırmak için kullandıklarını raporlamışlardır. Meyankökü, dumana olgun, tatlı ve odunsu tat katar.Sigaraya eklenen meyankökü miktarı bir sigarada kullanılan tütün ağırlığının %4'ü kadarına denk gelir. Meyankökü ayrıca puro ve çiğneme tütünü gibi diğer tütün mamullerinde tatlandırıcı olarak kullanılır.
Sağlığa Zararlı Etkileri
Meyankökü, gıda ve kozmetik kullanımında genellikle güvenli olarak addedilmiştir. Ancak, bu sigara içilirken dumanının çekilmesinin de güvenli olduğu anlamına gelmez. Meyankökü ekstraktı yandığında, bazılarının insanda kansere yol açtığı bilinen (örneğin, benzen) ya da kansere sebep olması mümkün (örneğin asetaldehid) gibi çok sayıda toksik madde açığa çıkar. Oluşan diğer toksik maddeler arasında sağlığa zararlı etkileri bulunan toluen, fenol gibi kimyasallar bulunmaktadır.
Ekstraktta bulunan şekerler de sigara dumanındaki nikotinin beyne ulaşmasını zorlaştıran asidik bileşikler oluşturabilir. Bu, sigara içicilerini, kendi nikotin dozlarına ulaşmaları için, dumanı daha fazla çekmeye ve hatta daha fazla sigara tüketmeye zorlar. Ayrıca, meyankökü kullanımı, nikotinin potansiyelini arttırarak sigarayı daha çok bağımlılık yapıcı hale getiren aldehid (örneğin asetaldehid) gibi bileşiklerin oluşturması yüzünden insana dolaylı olarak zarar verebilir. Aldehidler çok reaktiftir ve ruh hali iyileştirici etkisi dolayısıyla sigarayı daha da bağımlılık yapıcı hale getiren harman gibi diğer bileşikleri üretirler.
Meyankökü ekstraktı eklemek, birçok yolla, örneğin tütünün nemli kalmasına yardım ederek, sigaranın bütün aromasını dengeleyerek ve ağızda ve boğazda kuruluğu azaltarak, dumanı daha keyif verici hale getirmektedir.
Ayrıca, meyankökü ekstraktında bulunan şekerin yanmasıyla oluşan karamel aroması sigara dumanının çekiciliğini ve lezzetini arttırmaya yardımcı olur. Üstelik içinde bulunan glycyrhizzin solunum yollarını açabilir ve diğer katkı maddeleri ile birleştiğinde sigara içenlerin dumanı daha derine çekebilmesine böylelikle nikotin dozlarını daha kolay alabilmelerine yol açabilir.
Bu sebeple, sigaraya meyankökü gibi daha tercih edilebilir aromalı katkı maddelerini ekleyerek, tütün mamulü üreticileri sigara içimini daha keyifli hale getirme başarısı göstermektedirler. Bu husus, sigara içme alışkanlığını desteklemekle kalmayıp, netice itibariyle sigara içicilerinin sigara dumanındaki toksik maddelere daha çok maruz kalmasına neden olan sigaraya daha da bağımlı hale gelmesini kolaylaştırmaktadır.
Sanayide Kullanımı
Meyankökü bitkisinin kök ve rizomlarından eriyen maddelerin kısmen veya bütünüyle alınmasıyla elde edilen meyan özü, sanayi alanında kolalı meşrubat imalatında kişnişle karıştırılıp katkı maddesi olarak; bira üretiminde ise köpük oluşturucu olarak kullanılmaktadır. Ayrıca doğal boyamacılıkta ve tahin helvası üretiminde yer almaktadır. Sigara üretiminde ise belli oranlarda tütüne karıştırılarak nikotinin etkisini azaltıcı olarak da kullanılmaktadır.
Pazarı ve İhracatı
Meyankökü Türkiye'nin önemli ihraç ürünlerinden biridir. Dünya ticaret alanında geniş yeri vardır. Özellikle Amerika, Avrupa ve Japonya gibi ülkeler, meyankökünün pazarıdır. Ülkemizde yetişen meyankökünün az bir kısmı tüketilmekte, geri kalanı ise ihraç edilmektedir. Eskiden kök üretimi Ege bölgesinde yapılırdı, ticaret merkezi ise İzmir idi. Günümüzde daha çok Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgelerinde toplanmaktadır.
Gaziantep, Muş, Siirt ve İzmir'de kurulmuş fabrikalarda meyankökü, çeşitli sanayi kollarında kullanılmak üzere işlenmekte, ayrıca birçok ülkeye ihracatı yapılmaktadır. Şanlıurfa'da da bir yatırım sektörü olarak düşünülebilir.
Meyan Şerbeti
Özellikle Adana'da çok yaygın olan bu şerbetin diğer bir (yöresel) ismi de "Aşlama" ("Haşlama") olup; hafif şekerli ve kendine has (colalı içecekleri anımsatan) tadı ile, bölgede özellikle yazın çok revaçta olan, sağlık açısından da etkileri kanıtlanmış bir içecektir.
Malzeme:
1 kök meyan kökü (1 avuç dolusu) , 5 litre suYapılışı: 1 avuç dolusu ezilmiş meyan kökü alınır. Derin bir tencereye konur. Üzerine bol su eklenir (Yaklaşık 1 avuç dolusu meyan kökü için 5 litre) Bir kaç saat, - tortusu dibe çöküp meyan kökü, kendine has koyu rengini ve tadını suya bırakana kadar- bekletilir.
Dikkatlice tel süzgeçten geçirilir. Meyan şerbetinin berrak ve tortusuz olması için, tekrar bir süre daha dinlendirilir. Temiz bir (çift kat) tülbentten süzülerek bir sürahiye ya da şişeye konulur. Şerbetin tadı mutlaka kontrol edilir. Gerekiyorsa, tekrar süzülerek, bir kaptan diğerine boşaltılır ve eğer kıvamı da yoğun ise, acılığını gidermek ve tadını ayarlamak için, yeteri kadar su ilave edilir.
(Dikkat edilmesi gereken önemli nokta; meyan şerbetinin dibine tortular birikeceği için, şerbetin dibindeki kısmı, (yaklaşık 2 parmak kadar) bırakılmalıdır. Aksi halde şerbet bulanık olur. (Şerbetin dibindeki tortulu kısmı ve ıslanmış meyan kökü atılır.)
Soğutularak servis yapılır.(Arzuya göre bir kaç karanfil, çubuk tarçın eklenebilir ise de, orijinal meyan şerbeti sade olarak hazırlanır.)
Şanlıurfa'da Şerbetçilik
Meyankökünden yapılan Şerbet satıcılığı Urfa'da bir meslek dalı olmuştur. Birçok şerbetçi bu mesleği çocuklarına da öğretir ve ailece bu mesleği icra ederler. Şerbetçilerimiz sıcak yaz günlerinde genelde tarihi çarşılarımızın bulunduğu mekânlarda (Sarayönü ile Balıklıgöl arasında kalan bölgede) dolaşıp halk tarafından çok ilgi duyulan bu güzel içeceği sırtlarında taşıyarak satarlar. Meyan şerbetine Şanlıurfa'da "Biyan balı" da denmektedir. Bölgemizde; Gaziantep, Diyarbakır ve Mardin'de de içecek olarak kullanılmaktadır.
Meyan Şerbeti (Biyan Balı)'nin Yapılışı
Meyankökü topraktan söküldükten sonra üstündeki toprak, çamur gibi tabii kirler temizlenerek ortalama 20 cm uzunluğunda kesilerek güneşte veya sıcak bir yerde kurutularak saklanır. Bu köklerin tatlı ve güzel bir kokusu vardır. Daha sonra bu çubuklar tokmakla dövülüp elyaflar haline getirilir. Sonra "teşt"e (bir tür büyük leğen) konur, üstüne bir miktar su serpilir. Elyaf bu az miktardaki su ile birlikte elle karıştırılır, 1 kg elyafın içine 1 çay kaşığı karbonat olacak şekilde yeteri kadar karbonat eklenir ve hamur gibi yoğurulur. Elyaf, serpilen suyu çekince tekrar su verilerek karıştırılmaya devam edilir. Bu işlem birkaç kez tekrarlanır. Daha sonra kitle yeterli oranda ıslanınca tahtadan yapılmış bir teknenin içine konulur. Birkaç saat sonra teknenin ön tarafındaki delikten, ıslak olan meyankökü elyafından şerbet süzülmeye başlar. "Teşt"te birikmeye başlayan şerbet özüne belli bir oranda su katılır. Teşt içindeki şerbet, tasla bir müddet karıştırılır. Bu arada köpükler oluşur ve bu köpükler tas ile alınarak teknedeki meyankökü elyafının üzerine dökülür. Köpükler, elyafın özündeki maddenin daha iyi çözülmesiyle şerbetin berrak ve lezzetli olmasını sağlar. Teştte biriken koyu kıvamdaki şerbet güğüme konulur, belli bir oranda su ilave edilip karıştırılır ve buz parçaları da konularak satışa çıkarılır. Usta şerbetçiler buz parçalarını, krom sacdan yapılmış ince uzun ve ağzı kapalı bir termosa koyarak güğümün içine bırakır. Bu şekildeki soğutmada eriyen buzun suları şerbete karışmaz.
Çok eskiden buz yapan makinalar olmadığından kışın "karlıklar"da biriktirilen karlardan konulurmuş. Kentin güney batısında yeralan dağlardaki mağaraların zeminlerine oyulmuş, ağız çapları 6-10 m, taban çapları 4-6 m, derinlikleri 8-15 m arasında değişen "karlıklar"ın içi kışın kar doldurulup üzeri samanla kapatıldıktan sonra yazın bir tarafı temizlenerek açılır ve testereyle kesilen karlar şehire getirilip kalıp halinde satılırmış. Karacadağ'dan getirilen kar kalıplarından da istifade edilirmiş.
Anlatıldığına göre, herşey gibi eski şerbetlerin de lezzeti bir başkaymış.
Şifalı Bitkiler Allah'ın Birer Rahmetidir…
Şimdi biraz düşünelim. Meyan kökü en başta sadece küçücük, tahta görünümünde bir tohumdur. Ancak bu tohum kök saldığında ve filizlendiğinde sahip olduğu özelliklerle birçok hastalığa şifa olabilecek maddeler içermektedir. Verimsiz topraklarda bile yetişen bu bitkinin, birçok hastalığın yanı sıra bir gün dünyayı pençesine alan SARS adlı bir hastalığa da çare olabildiği anlaşılmıştır.
Bilim adamları en gelişmiş teknolojik aletlerle laboratuvarlarda bu hastalıklara çare ararken, küçücük bir tohum bütün bunları tek başına başarabilmektedir. Böyle bir şeyi tohumun kendi kendine başarmış olması mümkün müdür? Ya da tesadüfler, bu küçücük tahta parçasının içinde, bu kadar detaylı ve karmaşık bilginin bir araya gelmesini sağlamış, bu sayede bitkiye şifa verici özelliklerini kazandırmış olabilir mi? Elbette hayır. Bu bitkinin tohumuna sahip olduğu bütün bu özellikleri yerleştiren Yüce Allah'tır. Rabbimiz bizlere hem hastalıkları hem de onlara şifa olan bu bitkileri yaratarak üstün ilmini ve sonsuz rahmetini göstermektedir.
Yeryüzündeki tüm bitkiler, insanlar ve bütün canlılar için özel olarak tasarlanmışlardır. Bu da bize Allah'ın yaratmadaki gücünü ve eşsiz sanatını gösterir. Allah Kuran'da şöyle buyurur:
" Yeryüzünde sizin için ne yaratıp çoğalttıysa hepsinin renkleri çeşit çeşittir (muhteliftir). Muhakkak ki bunda, zikreden (tezekkür eden) bir kavim için elbette âyet (delil) vardır. " (Nahl Suresi, 13)Yüce Rabbimiz'in, başka hiçbir şifalı bitkide bulunmayan muhtevasındaki eşsiz maddelerle belli oranlarda bir ilaç gibi bize sunduğu özel terkiptir "Meyan Kökü". Sadece biz insanlara sunulmuş olan bu yaratılış mucizesinden şifa bulmanız dileklerimle….
Sıhhatle ve sevgiyle kalın…..
http://www.hakaynasi.com/nazan-basogul/1235/bir-ecza-deposu-meyan-koku-nazan-basogul-tabiat-eczanesinden-rec-as-ha.aspxBir Ecza Deposu "Meyan Kökü" - Nazan Başoğul (Tabiat Eczanesinden Reçeteler)
Bir Ecza Deposu "Meyan Kökü"
Nazan Başoğul - Tabiat Eczanesinden Reçeteler