İşçinin Gözaltı ve Tutukluluk Halinde Çıkış Sürecinde Nelere Dikkat Etmek Gerekir!
Bu yazımda ; İş Kanununa tabi olarak çalışan işçilerin çalışırken gözaltına alınması yada tutuklanması halinde çıkış sürecinin detayları hakkında bilgilere değineceğim
4857 sayılı İş Kanununun 25/IV bendinde işçinin gözaltına alınma ve tutukluluk sebebiyle devamsızlık yapması işveren tarafından haklı bir fesih oluşturmaktadır. Bu fesih sürecini işçinin gözaltına alınması yada tutuklanması halinde İş Kanununun 17 maddesindeki bildirim sürelerini aşması ile hüküm doğuracağını da belirtmek yerinde olacaktır. Öncelikle işçilerin bildirim sürelerini hatırlayalım;
- İşyerinde işe giriş tarihinden itibaren 6 aya kadar çalışmışlığı olan bir işçinin ; 2 Hafta(14 gün)
- İşyerinde işe giriş tarihinden itibaren 6 aydan 1,5 yıla kadar çalışmışlığı olan işçinin; 4 Hafta (28 gün)
- İşyerinde işe giriş tarihinden itibaren 1,5 yıldan 3 yıla kadar çalışmışlığı olan işçinin ;6 Hafta (42 gün)
- İşyerinde işe giriş tarihinden itibaren 3 yıldan fazla çalışmışlığı olan işçinin ;8 Hafta (56 gün)İşverenin İş Kanununun 25/IV maddesi uyarınca sözleşmeyi fesih hakkını elde edebilmesi için;
Yani işçinin gözaltına alınması ya da tutuklanması halinde yukarıda belirttiğim ihbar süreleri geçtikten sonra iş akdi fesh edilebilecektir. Lakin bu sürecin uygulanması için göz altı ya da tutukluluk durumuna dair savcılıktan alınacak belgelerle durumun kanıtlanması gerekecektir. Ayrıca ihbar süresi boyunca çıkış sürecinin yapılmadan beklenilmesi yani ihbar süresinin geçmesi beklenilmesi halinde işçinin iş akdi askıda kalmış olacaktır.
İşverenin İş Kanununun 25/IV maddesi uyarınca sözleşmeyi fesih hakkını elde edebilmesi için;
- İşçinin herhangi bir hadiseden dolayı tutuklanması veya gözaltına alınması
- Bu sebepten dolayı işe devam edememesi gerekmektedir. Ayrıca bu sürecin işlerliği açısından yasada herhangi bir sınırlama veya istinad edilen suçun işyerinde yada işyeri dışında işlenip işlenmediğine dair herhangi bir ayrımın yapılmadığını görmekteyiz.
Gelelim İşçinin Bordro ve Bildirge süreçlerinin işleyişine;
İş akdinin askıda kaldığı tutukluluk ve gözaltı süresince işçinin alacağı herhangi bir ücret söz konusu olmayacaktır. Bu süreçte bordroda sgk günü ve kazancı "0" olarak işleme alınacaktır. Yine işverenin 10 işçiden az işçisi varsa da Sosyal Güvenlik Kurumuna Ek-10 yani eksik gün bildiriminde bulunması gerekecektir. Kuruma bildirilen eksik gün bildirim formuna da işçinin savcılıktan alınan gözaltı kararı yada tutukluluk sebebine ilişkin evrağın eklenmesi zaruridir. İhbar süresi sonunda işçinin çıkışı yapılırken de "27" koduyla yani İşveren tarafından zorunlu nedenlerle ve tutukluluk nedeniyle fesih kodunun seçilmesi uygun olacaktır.
İş akdinin askıda kaldığı tutukluluk ve gözaltı süresince işçinin alacağı herhangi bir ücret söz konusu olmayacaktır. Bu süreçte bordroda sgk günü ve kazancı "0" olarak işleme alınacaktır. Yine işverenin 10 işçiden az işçisi varsa da Sosyal Güvenlik Kurumuna Ek-10 yani eksik gün bildiriminde bulunması gerekecektir. Kuruma bildirilen eksik gün bildirim formuna da işçinin savcılıktan alınan gözaltı kararı yada tutukluluk sebebine ilişkin evrağın eklenmesi zaruridir. İhbar süresi sonunda işçinin çıkışı yapılırken de "27" koduyla yani İşveren tarafından zorunlu nedenlerle ve tutukluluk nedeniyle fesih kodunun seçilmesi uygun olacaktır.
Sonuç olarak ; Yukarıda belirttiğim sebeple çıkış sürecinin uygulanması için olayın işyerinde ya da işyeri dışında gerçekleşmesi,işçinin kusurlu veya kusursuz yada mahkum olup olmaması önem taşımamaktadır. Bahse konu bildirim süresinin kanunen aşılmış olması kanun için yeterli görülmektedir.
TANER ÖZDEMİR