.
'YMM'lere getirilen ayrıcalığı protesto ediyoruz'
.
6102 Sayılı TTK’da değişiklik yapan 6335 Sayılı Kanun’un 19. Maddesi’nin 1. Fıkrası’nda;
“(1) Denetçi, bağımsız denetim yapmak üzere, 1.6.1989 tarihli ve 3568 Sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu’na göre ruhsat almış Yeminli Mali Müşavir veya Serbest Muhasebeci Mali Müşavir unvanını taşıyan ve Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu’nca yetkilendirilen kişiler ve/veya ortakları bu kişilerden oluşan sermaye şirketi olabilir” denilmektedir.
Bu madde ile; 3568 Yasa’ya göre; Yeminli Mali Müşavir veya Serbest Muhasebeci Mali Müşavir ruhsatı sahibi olmak, Kamu Gözetimi Kurumu tarafından Bağımsız Denetçilik yetkisi verilmesi için kesin şart olarak belirlenmiş ve unvanlar arasında herhangi bir farklılık gözetilmemiştir. Gözetilmesinin de teknik ve hukuki açıdan herhangi bir gerekliliği ve anlamı yoktur.
Oysa, aynı kanunun 37.maddesi (4.) fıkrası;
"(4) Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibariyle, 1.6.1989 tarihli ve 3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu’na göre, Yeminli Mali Müşavirlik hakkını kazanmış olan meslek mensupları ile mülga 3143 Sayılı Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nın Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile 6762 Sayılı Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre ticaret şirketleri nezdinde denetim yetkisine en az on yıldır sahip olanlar, Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu’nca öngörülen eğitimi tamamlamış olmaları halinde sınav veya başkaca bir şart aranmaksızın bağımsız denetçi olarak yetkilendirilir." şeklinde düzenlenerek Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırı davranılmıştır.
6335 Sayılı Kanun’un 37. Maddesi’nin 4. Fıkrası’ndaki bu düzenleme ile;
1- 3568 Sayılı Yasa’nın 2. Maddesi’ndeki mesleğin konusunu düzenleyen "İnceleme, Tahlil, Denetim Yapmak" üzere yetkilendirilmiş ve 23 yıldır bu görevi sürdürmekte olan Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlerin kazanılmış hakları ortadan kaldırılmaktadır.
2- Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu’nun,3568 Sayılı Yasa’ya göre ruhsatlandırılmış meslek mensuplarına Bağımsız Denetçi yetkisini hangi koşullarda vereceği, 660 Sayılı Kanun’un Hükmünde Kararname ile tamamen bu kuruma verilmiş olup, kurum bu konuda herhangi bir usul ve esas belirlememiştir. Maddede belirtilen “Öngörülen Eğitim” konusu tamamen muallak bir konudur.
3- 23 yılda sadece 610 civarında kişiye gerçek sınavla Yeminli Mali Müşavir ruhsatının verildiği, diğerlerine ise değişik gerekçelerle geçici maddelerden yararlandırılarak (özellikle Maliye Bakanlığı denetim elemanlarının) sınavsız bir şekilde verilen 4.000 civarındaki Yeminli Mali Müşavire ise doğrudan "Bağımsız Denetçi" olabilme imtiyazı tanınarak, birçok sınavdan geçerek ruhsat almış ve meslek hayatı boyunca denetim işini fiilen yürütmüş olan 80.000 kişilik Serbest Muhasebeci Mali Müşavir kitlesi mağdur edilmektedir.
4- Sadece vergi denetimi alanında tasdik yetkisi farklılığı bulunan aynı çatı altındaki Yeminli Mali Müşavir meslek grubuna böylesine bir ayrıcalık tanınarak, hem meslek örgütü içerisindeki ahengin bozulmasına sebep olunmakta ve hem de Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik mesleği itibarsızlaştırılmaktadır.
5- 6335 Sayılı Kanun’un 19. Maddesi’ne göre gerekli şartları taşımadıkları için yetki almaları mümkün olmayan "Mülga 3143 Sayılı Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nın Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile 6762 Sayılı Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre ticaret şirketleri nezdinde denetim yetkisine en az on yıldır sahip olanlar" 37. Madde’nin 4. Fıkrası ile fiilen imtiyaz sahibi yapılmakta ve yasayı kendi içinde tutarsız hale getirmektedir.
TBMM’de, Yeminli Mali Müşavir bir milletvekilinin teklifi ile yangından mal kaçırır gibi mecliste kabul edilen bu düzenleme, sayıca az bir meslek ve bürokrat gurubuna haksız menfaat elde etme imkanı sağlamaktadır. Bu durum Anayasa’nın eşitlik ilkesine, hukukun genel prensiplerine ve etik değerlere açıkça aykırıdır.
Türkiye genelinde sayıları 80 bini aşan meslek mensupları olarak; sınırlı sayıdaki kişiye imtiyaz yaratacak bu haksızlığa ve mesleğimizi itibarsızlaştırma girişimine Cumhurbaşkanı’nın veto yetkisiyle son vereceğine inanıyoruz.
Saygılarımla,
Mesut TOPCU
SMMM – Bursa SMMMO Başkanı