Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, 2009, 2010 ile 2011 yılının ilk 6 ayında toplam 11,4 milyar lira kart aidatı geliri elde ettiğini açıkladı. Babacan, mevzuatta, bankaların kredi kartlarından aldıkları ücretlerle ilgili yasaklayıcı düzenlemeye yer verilmediğine işaret etti. Bu açıklamanın ardından CHP, aidatın yasaklanmasını öngören bir kanun teklifi hazırladı.
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, bankaların her yıl vatandaştan 5 milyar lira civarında kredi kartı aidatı topladığını açıkladı. Bunun üzerine harekete geçen CHP Milletvekili Alaaddin Yüksel, vatandaştan 'kredi kartı aidatı ve yıllık ücret' alınmaması yönünde kanun teklifi hazırladı. Teklifte, bankaların yıllık kârlarının yaklaşık yüzde 23'ünün kart aidatlarından karşılandığına işaret edildi ve bunun bankalar için bir 'başarısızlık' olduğu belirtildi.
CHP Milletvekili Yüksel, kamuoyunda sıkça tartışma konusu olan 'kredi kartı aidatları ve yıllık hesap ücretleri' konusunu geçtiğimiz günlerde TBMM gündemine getirmiş ve bankaların vatandaştan topladığı aidatların miktarını ekonomiden sorumlu Başbakan Yardımcısı Babacan'a bir önergeyle sormuştu. Babacan, önergeye verdiği cevapta 2009 yılında 4 milyar 452 milyon lira, 2010'da 4 milyar 368 milyon lira, 2011'in ilk 6 ayında ise 2 milyar 485 milyon liranın vatandaştan 'kart aidatı' olarak toplandığını açıkladı. Babacan'ın verdiği bilgiler ışığında 2011 yılında bu çerçevede yaklaşık 5 milyar lira bankaların kasasına girdi. Babacan, ilgili tebliğle bankalar ile bireysel müşteriler arasında imzalanacak sözleşmelerde; ödenmesi gereken ücret, komisyon, masraf, vergi, resim, harç, fon gibi parasal yükümlülüklerin kimin tarafından ödeneceği de dahil olmak üzere, sözleşmelerde yer alması gerekli asgari hususlar ve sözleşmelerin şekline ilişkin hususların neler olacağının belirlendiğini kaydetti. Babacan, bankaların kredi kartlarından, mevduat hesaplarından ve bireysel kredilerden aldıkları ücret ve komisyonlarla ilgili olarak yürürlükteki mevzuatta yasaklayıcı bir düzenlemeye yer verilmediğini kaydetti. Ücret ve komisyon tutarlarının, bankalarla müşteriler arasında yapılan sözleşmelerle belirlenmesinin öngörüldüğünü vurgulayan Babacan, "Kurumumuzun, bankaların yaptığı hizmetler karşılığında aldıkları ücret ve komisyon tutarlarıyla ilgili düzenleme yapma yetkisi bulunmamaktadır." dedi.
CHP'DEN AİDAT ALINMASIN' TEKLİFİ
CHP'li Yüksel, önerge cevabı üzerine bankaların müşterilerden aidat almamaları yönünde kanun teklifi hazırladı. TBMM Başkanlığı'na sunulan teklif, bankaların sözleşmede yer alsa dahi kart aidatı ve yıllık ücret talep etmemesini içeriyor. Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu ile Bankacılık Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun teklifine göre, Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu'nun 13. maddesindeki 'yıllık ücret' ibaresi kaldırılıyor. Böylece, kanunda bu tür uygulamalara dayanak oluşturabilecek herhangi bir ifadenin yer almaması amaçlanıyor. Kanunun 'sözleşme şartları' başlıklı maddesinde getirilen hükümlere aykırı şekilde ve kart sahibiyle müzakere edilmeden, önceden hazırlanan standart sözleşmelere dayanarak kart hamilinden, sözleşmede yer alsa dahi kart kullanım ücreti, kart aidatı veya yıllık ücret gibi adlar altında hiçbir şekil ve surette ödeme talep edilmeyecek ve kart hamilinin hesabından kesinti yapılamayacak. Aynı değişiklik, Bankacılık Kanunu'nda da yapılıyor. Kanunun 'Müşteri Hakları' başlıklı 76. maddesinde yapılan değişikliğe göre, mevduat hesap sahiplerinden, hesap işletim ücreti veya yıllık ücret gibi adlar altında hiçbir şekil ve surette ödeme talep edilmeyecek ve mevduat hesaplarından kesinti yapılamayacak.
Teklifin gerekçesinde banka kârlarının yüzde 20-23'ünün kart ücretlerinden sağlandığı belirtildi. Tüketici hakem heyetlerinin yapılan başvurular sonucunda kredi kartı ücreti adı altında yapılan kesintilerin müşteriye iade edilmesine hükmettiği kaydedilen gerekçede, "Halkımız için bir trajedi söz konusudur. Zira tüketici hakem heyetleri ve mahkemelere gitmeleri durumunda ceplerinde kalacak olan yılda ortalama 4,5 milyar lira, hukuka aykırı şekilde, kanunlardaki boşluklardan yararlanarak ellerinden alınmıştır." denildi.
Bu arada, BDDK'nın kesinleşmemiş geçici verilere göre, bankacılık sektörünün kârı 2011 yılının kasım ayı itibarıyla 2010'un aynı dönemine göre yüzde 10,4 (2 milyar 109 milyon lira) azalarak, 18 milyar 257 milyon lira oldu. Sektörün aktif büyüklüğü de 1 trilyon 212 milyar 374 milyon liraya ulaştı.
HABİB GÜLER - 06.01.2012
http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=1224985