BES'te katılım dönemi değişikliği ne getirip ne götürüyor?
Tasarrufların teşviki kapsamında bireysel emeklilik sistemini cazibe merkezi haline getirmek amacıyla yapılan değişikliklerden biri olan sisteme katılım sürecinde sağlanan vergi avantajı ile ilgili değişiklikler, 1 Ocak 2013'den itibaren yürürlüğe girecek.
Peki, sisteme katılım aşamasında sağlanan vergi avantajının kaldırılıp, birikimlere devletin katkı sağlaması şeklinde yapılan değişiklik ne getirip ne götürecek?
Önce eski sistemi hatırlamakta yarar var.
ESKİ SİSTEM
Eski düzenlemeye göre ücretliler, bireysel emeklilik sistemine ödedikleri kendisine, eşine ve küçük çocuklarına ait katkı paylarını, ödendiği ayda elde edilen ücretin yüzde 10'unu ve yıllık olarak asgari ücretin yıllık tutarını aşmamak üzere, ücretlerinin vergi matrahından indirilebiliyorlardı.
Benzer vergi avantajı beyanname veren gelir vergisi mükellefleri için de geçerliydi. Onlar da bireysel emeklilik sistemine ödedikleri katkı paylarını, ücretlilerle aynı esaslar dahilinde gelir vergisi beyannamesinde bildirdikleri gelirlerden indirebiliyorlardı.
YENİ SİSTEM
Yeni sistemde, sisteme katılım sürecinde sağlanan, ancak sadece ücretliler ve beyanname veren vergi mükellefleri tarafından yararlanılabilen vergi avantajının yerine, sisteme katılan herkes için Devlet, katılımcı tarafından yatırılan katkı payının yüzde 25'i kadar katkı yapacak. Devlet katkısı, katılımcı adına açılacak ayrı bir hesapta birikecek. Devlet katkısı yıllık asgari ücretin yüzde 25'i ile sınırlı olacak.
Üç yıl içinde sistemden çıkan devletin katkı payını ve getirisini alamayacak. Sistemde en az 3 yıl kalanlar katkı payı ve getirisinin yüzde 15'ini, en az 6 yıl kalanlar yüzde 35'ini, 10 yıl kalanlar ise yüzde 60'ını alabilecek.
Bireysel emeklilik sisteminden emeklilik hakkı kazananlar ile sistemden vefat veya maluliyet nedeniyle ayrılanlar ise devlet katkısı ve getirisinin tamamına hak kazanacak.
NE GETİRİP NE GÖTÜRÜYOR?
Eski sistemde vergi avantajından ücretliler aylık, beyanname verenler ise yıllık olarak yararlanabiliyordu. Yani katılım aşamasında daha az vergi ödemek suretiyle katkı paylarının bir kısmını aylık ve yıllık olarak geri alabiliyorlardı.
Yeni sistemde, devletin katılım sürecinde sağladığı ve katılımcının cebinde kalan vergi avantajı, artık katılımcının cebinde kalmayacak birikimine eklenecek.
Değişiklik bu yönüyle ücretliler ve beyannameli mükellefler açısından; katkı paylarının ancak belli süreler geçtikten sonra çekilebilecek olması ise genel olarak eleştiriliyor.
Ancak eski sistemde avantajdan katılımcıların sadece yüzde 35'inin yararlanabildiği gerçeği göz önüne alındığında, avantajın tüm bireysel emeklilik sistemi katılımcılarını kavrayan bir hale getirilmesiyle, katılım süreci avantajlarından yararlanamayan büyük çoğunluğun da yararlanması sağlanmış olacak.
Katkı paylarının sistemde kalış süresine göre belirlenen oranlarda alınabilecek olmasına gelince, bireysel emeklilik sisteminin, kısa vadeli yatırım aracı olmaktan ziyade uzun vadeli bir yatırım aracı olduğunu göz ardı etmemek gerekiyor.
Sistem, özellikle tasarruf yapmakta zorlanan düşük gelir gurubu için hem tasarruf disiplini sağlayacak, hem de katılımcı yaptığı tasarrufun yüzde 25'i kadar devlet katkısı alacak. Örneğin ayda 200 lira katkı tutarıyla sisteme katılan kişinin hesabında bir yıl sonra 2.400 lira kendi birikimi, 600 lira devlet katkısı olmak üzere 3.000 lira birikecek.
Yengenizin saklı payı var
OCAK 2012'de dayım vefat ediyor. Çocuk yok ama eşi sağ. Dayım bütün malvarlığını Kızılay'a bağışlıyor. Dayımın yaşayan kardeşi yok. Yeğenler olarak saklı pay hakkımız var mı? Teşekkür ederim. Turgay K.
Ölenin anne ve babasının saklı payı olmasına rağmen kardeşlerin (ve dolayısıyla yeğenlerin) saklı payı yoktur. Yani, ölen kişi bütün mirasını başkalarına bıraktığında kardeşlerin saklı pay iddiasında bulunmaları mümkün değildir.
Ancak, sağ kalan eşinin yani yengenizin saklı payı var. Verdiğiniz bilgilere göre yengenizin miras payı toplam mirasın yarısı. Bu payın tamamı yengenizin saklı payıdır. Dolayısıyla yengeniz tenkis davası açarak bağışlanan malvarlığının yarısını geri alabilir.
Önemli olan çalışmaların Kuruma bildirilmiş olması
ARKADAŞIMIN Ocak 1996'da çalıştığı işveren SSK primini ödememiş, diğer arkadaşlarımla beraber ve SSK'ya 2008'de borçlarını ödemiş. Bu primler sicile işlememiş, ödenen primlerin sicile aktarılması gerekiyor, nasıl bir yol izlememiz lazım? N. Yapan
Sigortalının çalışma günlerinin sicil dosyasında gözükmesinde, işverenin prim borçlarını ödeyip ödememesinin önemi bulunmuyor. İşveren, sigortalının çalışmalarını Kuruma bildirmiş ise primlerini ödese de ödemese de bildirilen sigortalılık süreleri sigortalının sicil dosyasına kaydedilir. Gözükmüyorsa başka bir nedeni olmalı. Ya prim bildirgelerinde sicil numaraları yanlış yazılmış ya da çalışmaları işveren tarafından Kuruma bildirilmemiş olabilir.
Şirket tarafından ortaklar için ödenen BES katkı payları
KURUMLAR vergisi mükellefi olan şirket tarafından, tüm çalışanları adına oluşturulan emeklilik planı çerçevesinde şirket çalışanı olan ortakları adına ödenen bireysel emeklilik katkı payları şirketin kurum kazancından indirilebiliyor. Ancak ortaklara yapılan ücret niteliğindeki bu ödemelerin transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü kazanç dağıtımı hükümlerine uygun olarak belirlenmesi gerekiyor. Ortakların şirket çalışanı olmaması halinde ise bunlar adına ödenen katkı payları gider olarak indirilemiyor ve ortaklara dağıtılan kar payı olarak dikkate alınıyor.
GÜNÜN SÖZÜ
'Ak akçe kara gün içindir.' Türk atasözü
http://www.aksam.com.tr/beste-katilim-donemi-degisikligi-ne-getirip-ne-goturuyor-7273y.html