Son bir şans daha
Bilindiği üzere, 25/02/2011 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6111 Sayılı Kanun ile Cumhuriyet tarihin en büyük borç yapılandırmalarının birine imza atılmıştı.
Söz konusu torba kanundan çok sayıda kişi ve kurum yararlanmıştı. Başta Maliye Bakanlığı, Gümrük Müsteşarlığı, il özel idareleri ve belediyelere olan borçlardan vadesi geldiği halde ödenmemiş olan vergilerin bu kanun kapsamında ödenmesi halinde vergi aslı dışında bulunan faiz ve cezaların tahsilinden vazgeçilmişti. Anapara ve belirlenen katsayı tutarının ise 18 eşit taksite kadar ve 36 aylık sürede ödeme imkânı getirilmişti.
Kanunun bu derece başarılı sonuç vermesindeki en önemli etkenler; düzenlemenin oldukça geniş tutulması ve yapılacak ödemelerde uzun süreli taksitle ödeme imkânının getirilmiş olmasıydı.
Yapılandırmalar neden bozuldu?
6111 Sayılı Kanun'la taksitlendirilen borçların, bir takvim yılında ikiden fazla taksitinin süresinde ödenmemesi veya eksik ödenmesi halinde (matrah ve vergi artırımına ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla) kanun hükümlerinden yararlanma hakkı kaybediliyordu.
Geride bıraktığımız süre içerisinde, gerek finansman sıkıntısı gibi ekonomik gerekse unutkanlık gibi bazı insani nedenlerle hatırı sayılır sayıda kişi ve kurum kanundan yararlanma hakkını yitirdi.
Bu haklarını taksit ödeme sürelerine riayet edilmemesi nedeni ile kaybedenlere bir şans daha verilmesi amacı ile geçtiğimiz günlerde yeni bir düzenleme ihdas edildi.
Yeni düzenleme ne getiriyor?
6111 Sayılı Kanun'dan yararlanma hakkını kaybetmiş olanlara gerekli şartları yerine getirmeleri koşuluyla yeniden kanundan yararlanma hakkı getirildi. (15/06/2012 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanan 6322 Sayılı Kanun'un 42. maddesi ile)
Düzenlemenin ayrıntıları neler?
Öncelikle ifade edelim ki; yeni düzenlemeyle, borçluların 6111 Sayılı Kanun'dan yararlanma başvurularındaki ödeme süresine ilişkin tercihlerinde herhangi bir değişiklik yapılmamakta. Yani, yeni bir ödeme planının oluşturulması veya vadesi henüz gelmemiş olan taksitlere yönelik herhangi bir ödeme süresi uzatımı söz konusu değil.
Bir takvim yılı içerisinde ikiden fazla taksitini aksattığı için yapılandırmadan yararlanma haklarını kaybetmiş olanların; ihlale neden olan taksit tutarlarını 15/06/2012 tarihini takip eden ayın başından itibaren dört aylık süre içerisinde, yani en son 31/10/2012 tarihine kadar (bu tarih dahil) geç ödeme zammı ile birlikte ilgili idareye ödemesi gerekmekte.
Yapılandırmadan tekrar yararlanmak için vadesi geçmiş tüm borçların değil sadece ihlale neden olan taksit tutarlarının ödenmesi yeterli.
Örneğin; Hüseyin Bey, 6111 Sayılı Kanun çerçevesinde borçlarını yapılandırmış ve 12 taksitle ödeme seçeneğini tercih etmiş olsun. 2011 takvim yılındaki 4 taksitten yalnızca bir taksiti süresinde ödeyen, daha sonra ise herhangi bir ödeme yapmamış olan Hüseyin Bey, bu durumda 6111 Sayılı Kanun'dan yararlanma hakkını kaybetmiş durumda.
Yeni düzenleme ile Hüseyin Bey;
- 2011 takvim yılına ilişkin olup ödemediği üç taksitten en az birini,
- 2012 takvim yılına ilişkin ise, 15/06/2012 tarihi itibarıyla ödeme süresi geçmiş üç taksitten (Ocak 2012, Mart 2012, Mayıs 2012) en az birini hesaplanacak geç ödeme zammı ile birlikte (Temmuz 2012, Eylül 2012 ve Kasım 2012 aylarında ödenmesi gereken taksitleri süresinde ödemek koşuluyla) 31/10/2012 tarihine kadar ödemesi halinde 6111 Sayılı Kanun hükümlerinden yararlanmaya devam edecek.
Yazılı başvuru gerekiyor mu?
Düzenlemeden yararlanılabilmek için yazılı başvuruda bulunulması gerektiğine yönelik bir ifade kanunda yer almamakta. Bu nedenle, Maliye Bakanlığı'na bağlı tahsil dairelerince takip edilen amme alacaklarına ilişkin ayrıca yazılı başvuru aranılmayacak. İhlale neden olan taksitlerin ödenmesi, yapılandırmanın ihyası için yeterli kabul edilecek.
Altı çizilmesi gereken bir diğer nokta da şu: Yeni düzenleme, daha önce yapılandırma başvurusunda bulunmuş ancak süresinde ödenmesi gereken tutarları ödemeyerek 15/06/2012 tarihi itibarıyla yapılandırmadan yararlanma hakkını kaybetmiş olanlara yönelik yeni bir hak tanımakta. Ancak düzenleme, daha önceden geçerli bir yapılandırma başvurusunda bulunmamış olan borçlulara yeni bir başvuru hakkı vermemekte.
Cebren tahsil edilen tutarlara ne olacak?
Yeni düzenleme ile yapılandırılan amme alacaklarına karşılık ihlal tarihinden sonra cebren ya da rızaen tahsil edilen tutarların, yapılandırmanın ihya edilmesini müteakip kanuna göre ödenmesi gereken taksitlere mahsubu öngörülmekte.
Mahsup işlemleri tahsilât tarihleri esas alınarak ödenmesi gereken taksitlerin en eski vadeli olanından başlanmak suretiyle yapılacak. Bunun için borçluların herhangi bir müracaatı aranılmayacak. Cebren ya da rızaen tahsil edilen tutarlar yapılandırılmış alacaklara tahsil edildikleri tarih itibarıyla mahsup edilecek.
Bu şekilde yapılan mahsup sonrasında 6111 Sayılı Kanun hükümlerine göre ödenmesi gereken toplam tutardan fazla tahsil edildiği tespit edilen tutarlar ise ilgili idare tarafından borçluya ret ve iade edilecek.
Kanunun bu derece başarılı sonuç vermesindeki en önemli etkenler; düzenlemenin oldukça geniş tutulması ve yapılacak ödemelerde uzun süreli taksitle ödeme imkânının getirilmiş olmasıydı.
Yapılandırmalar neden bozuldu?
6111 Sayılı Kanun'la taksitlendirilen borçların, bir takvim yılında ikiden fazla taksitinin süresinde ödenmemesi veya eksik ödenmesi halinde (matrah ve vergi artırımına ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla) kanun hükümlerinden yararlanma hakkı kaybediliyordu.
Geride bıraktığımız süre içerisinde, gerek finansman sıkıntısı gibi ekonomik gerekse unutkanlık gibi bazı insani nedenlerle hatırı sayılır sayıda kişi ve kurum kanundan yararlanma hakkını yitirdi.
Bu haklarını taksit ödeme sürelerine riayet edilmemesi nedeni ile kaybedenlere bir şans daha verilmesi amacı ile geçtiğimiz günlerde yeni bir düzenleme ihdas edildi.
Yeni düzenleme ne getiriyor?
6111 Sayılı Kanun'dan yararlanma hakkını kaybetmiş olanlara gerekli şartları yerine getirmeleri koşuluyla yeniden kanundan yararlanma hakkı getirildi. (15/06/2012 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanan 6322 Sayılı Kanun'un 42. maddesi ile)
Düzenlemenin ayrıntıları neler?
Öncelikle ifade edelim ki; yeni düzenlemeyle, borçluların 6111 Sayılı Kanun'dan yararlanma başvurularındaki ödeme süresine ilişkin tercihlerinde herhangi bir değişiklik yapılmamakta. Yani, yeni bir ödeme planının oluşturulması veya vadesi henüz gelmemiş olan taksitlere yönelik herhangi bir ödeme süresi uzatımı söz konusu değil.
Bir takvim yılı içerisinde ikiden fazla taksitini aksattığı için yapılandırmadan yararlanma haklarını kaybetmiş olanların; ihlale neden olan taksit tutarlarını 15/06/2012 tarihini takip eden ayın başından itibaren dört aylık süre içerisinde, yani en son 31/10/2012 tarihine kadar (bu tarih dahil) geç ödeme zammı ile birlikte ilgili idareye ödemesi gerekmekte.
Yapılandırmadan tekrar yararlanmak için vadesi geçmiş tüm borçların değil sadece ihlale neden olan taksit tutarlarının ödenmesi yeterli.
Örneğin; Hüseyin Bey, 6111 Sayılı Kanun çerçevesinde borçlarını yapılandırmış ve 12 taksitle ödeme seçeneğini tercih etmiş olsun. 2011 takvim yılındaki 4 taksitten yalnızca bir taksiti süresinde ödeyen, daha sonra ise herhangi bir ödeme yapmamış olan Hüseyin Bey, bu durumda 6111 Sayılı Kanun'dan yararlanma hakkını kaybetmiş durumda.
Yeni düzenleme ile Hüseyin Bey;
- 2011 takvim yılına ilişkin olup ödemediği üç taksitten en az birini,
- 2012 takvim yılına ilişkin ise, 15/06/2012 tarihi itibarıyla ödeme süresi geçmiş üç taksitten (Ocak 2012, Mart 2012, Mayıs 2012) en az birini hesaplanacak geç ödeme zammı ile birlikte (Temmuz 2012, Eylül 2012 ve Kasım 2012 aylarında ödenmesi gereken taksitleri süresinde ödemek koşuluyla) 31/10/2012 tarihine kadar ödemesi halinde 6111 Sayılı Kanun hükümlerinden yararlanmaya devam edecek.
Yazılı başvuru gerekiyor mu?
Düzenlemeden yararlanılabilmek için yazılı başvuruda bulunulması gerektiğine yönelik bir ifade kanunda yer almamakta. Bu nedenle, Maliye Bakanlığı'na bağlı tahsil dairelerince takip edilen amme alacaklarına ilişkin ayrıca yazılı başvuru aranılmayacak. İhlale neden olan taksitlerin ödenmesi, yapılandırmanın ihyası için yeterli kabul edilecek.
Altı çizilmesi gereken bir diğer nokta da şu: Yeni düzenleme, daha önce yapılandırma başvurusunda bulunmuş ancak süresinde ödenmesi gereken tutarları ödemeyerek 15/06/2012 tarihi itibarıyla yapılandırmadan yararlanma hakkını kaybetmiş olanlara yönelik yeni bir hak tanımakta. Ancak düzenleme, daha önceden geçerli bir yapılandırma başvurusunda bulunmamış olan borçlulara yeni bir başvuru hakkı vermemekte.
Cebren tahsil edilen tutarlara ne olacak?
Yeni düzenleme ile yapılandırılan amme alacaklarına karşılık ihlal tarihinden sonra cebren ya da rızaen tahsil edilen tutarların, yapılandırmanın ihya edilmesini müteakip kanuna göre ödenmesi gereken taksitlere mahsubu öngörülmekte.
Mahsup işlemleri tahsilât tarihleri esas alınarak ödenmesi gereken taksitlerin en eski vadeli olanından başlanmak suretiyle yapılacak. Bunun için borçluların herhangi bir müracaatı aranılmayacak. Cebren ya da rızaen tahsil edilen tutarlar yapılandırılmış alacaklara tahsil edildikleri tarih itibarıyla mahsup edilecek.
Bu şekilde yapılan mahsup sonrasında 6111 Sayılı Kanun hükümlerine göre ödenmesi gereken toplam tutardan fazla tahsil edildiği tespit edilen tutarlar ise ilgili idare tarafından borçluya ret ve iade edilecek.
İsmail KÖKBULUT