Konut veya işyeri niteliğinde yeni bina inşa ettirmeyi düşünüyorsanız bu yazımızı dikkatli okumanızı öneriyoruz. Yeni bina inşa edenleri ilgilendiren konulardan birisi de asgari işçilik uygulaması.
.
Yeni binalarda kat mülkiyetine geçiş için 'yapı kullanma izin belgesi', yapı kullanma izin belgesi için de Sosyal Güvenlik Kurumu'ndan 'ilişiksizlik belgesi' alınması şart. Bunun için de asgari işçilik konusu son derece önem taşıyor. Teknik özellikler taşıyan bu konuyu genel hatlarıyla aktarmaya çalışacağız.
Asgari işçilik uygulaması, inşaatın yapımında kullanılan işgücünün Sosyal Güvenlik Kurumu'na bildirilip bildirilmediğinin denetimini amaçlıyor. Kuruma yeterli işçiliğin bildirilmiş olup olmadığına ilişkin araştırma ve re'sen yapılacak işlemler genel olarak üç aşamadan oluşuyor.
.
BİRİNCİ AŞAMA
Birinci aşamada, kurum ünitesinin işveren servisince bir ön değerlendirme-araştırma işlemi yapılıyor. Bu işlemde, kuruma bildirilen sigorta primine esas kazanç toplamı ile yapı yaklaşık maliyet bedeline asgari işçilik oranının yüzde 25 eksiği ile uygulanması yoluyla bulunacak asgari işçilik tutarının karşılaştırması yapılıyor.
Eğer kuruma bildirilen sigorta primine esas kazanç tutarı, hesaplama sonucu bulunacak işçilik tutarından fazla ise yeterli işçiliğin bildirildiği (yani bir anlamda çalıştırılan sigortalıların gerçek çalışma günü ve prime esas kazanç tutarı üzerinden bildirilmiş olduğu) kabul ediliyor. Ön değerlendirme sonucunda, kuruma bildirilen prime esas kazanç tutarının az olduğunun belirlenmesi halinde ikinci aşamaya geçiliyor.
.
İKİNCİ AŞAMA
İkinci aşamada, birinci aşamada yapılan ön değerlendirme-araştırma sonucunda tespit edilen ve kuruma bildirilmediği kabul edilen asgari işçilik miktarı üzerinden hesaplanan prim tutarı, aksine bir tespit olmaması halinde, faaliyet süresinin son ayına mal edilerek tahakkuk ettirilmek suretiyle gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte ödenmek üzere işverene tebliğ ediliyor.
İşverence borcun bir ay içinde ödeneceğinin ve daha sonra kurumun denetim ve kontrolle görevlendirilmiş memurlarınca inceleme yapılması istenilmeyeceğinin bir dilekçeyle bildirilmesi halinde, borç kesinleşiyor ve işlem sonuçlandırılıyor.
.
ÜÇÜNCÜ AŞAMA
Üçüncü aşamada ise ikinci aşamada hesaplanan borcun yapılan tebligata rağmen ödenmeyeceğinin işveren tarafından bildirilmesi veya tebligatta belirtilen sürede bildirimde bulunulmaması durumunda, kurumun denetim ve kontrolle görevlendirilmiş memurlarınca inceleme yapılıyor.
.
HESAPLAMA NASIL YAPILIYOR?
Özel nitelikteki inşaat işyerleri hakkında yapılacak ön değerlendirme-araştırma işleminde önce, binanın toplam maliyet bedeline, o iş için belirlenmiş olan asgari işçilik oranı yüzde 25 eksiğiyle uygulanarak, asgari işçilik miktarı bulunuyor, sonra faaliyet döneminde kuruma aylık prim ve hizmet belgeleriyle bildirilmiş olan sigorta primine esas kazançlar toplamı asgari işçilik miktarı ile karşılaştırılıyor.
.
Ön değerlendirme-araştırma işleminde inşaatın bitirildiği tarihe kadar Kuruma bildirilmiş olan işçilik miktarı dikkate alınıyor. İşin başlangıç tarihinden önce ve bitim tarihinden sonra kuruma bildirilmiş olan işçilik tutarları dikkate alınmıyor. Ancak aksine bir tespit yoksa, bu prim ve gün sayılarının iptali de yapılmıyor. Kuruma bildirilen işçilik toplamının, hesaplanan asgari işçilik tutarından fazla olması halinde, işverenin kuruma borcunun da bulunmaması kaydıyla, herhangi bir kayıt incelemesi raporu aranmaksızın kurumca hemen ilişiksizlik belgesi verilebiliyor.
AKLINIZDA BULUNSUN
Aynı döneme ait farklı kira sözleşmesi
Gayrimenkul kiralamalarında kiracının ve/veya mal sahibinin talebi üzerine iki sözleşme yapılması söz konusu olabiliyor. Kira alacağı nedeniyle yapılan takiplerde aynı dönemi kapsayan ancak farklı kira tutarı içeren sözleşmeler bulunması halinde, kiracı sözleşmedeki imzaya itiraz etmediği takdirde takibe konulmayan diğer sözleşme dikkate alınmıyor. Kiracının takipten kurtulması için icraya konulan kira sözleşmesinde belirtilen tutarı ödediğini İcra ve İflas Kanunu'nun 269. maddesinde belirtilen belgelerden birisi ile kanıtlaması gerekiyor.
Anneniz 15 yıl prim ödediğinde emekliliğe hak kazanır
Annem 01.01.1960 doğumlu. 30.03.2005 tarihinde Bağ-Kur'a giriş yapıp, beş ay prim ödedikten sonra işyerini kapattı. İşyerini kapattıktan sonra başka bir işyeri açmadı ve çalışmadı. Annem, isteğe bağlı ev hanımı olarak Bağ-Kur'lu olmak isterse primlerini yatırmak kaydıyla emekli olma imkanı var mıdır? Eğer böyle bir imkana sahipse annem bu imkandan kaç yaşında yararlanabilir veya isteğe bağlı SSK primi öderse kaç yaşında emekli olur? Metin Öztürk
.
Anneniz ev hanımı olarak isteğe bağlı sigortalı olabilir. Ancak isteğe bağlı SSK sigortalılığı 1 Ekim 2008 tarihinden itibaren kaldırıldı. İsteğe bağlı sigortalı olarak prim ödenen süreler artık 4/b (Bağ-Kur) kapsamında geçen sigortalılık süresi olarak değerlendiriliyor.
İsteğe bağlı sigortadan 4/b (Bağ-Kur) statüsünden emeklilik için prim gününü 15 tam yıla (5400 güne) tamamlaması gerekiyor. Prim gününü 15 tam yıla tamamladığı tarihte 60 yaşını da doldurmuş olacağından emekliliğe hak kazanır.
GÜNÜN SÖZÜ
'Güç yozlaşma doğurur; mutlak güç mutlak yozlaşma doğurur.'
Lord Acton
http://www.aksam.com.tr/ozel-bina-insaatlarinda-asgari-iscilik-uygulamasi-5651y.html