Yüzbinlerce Çalışana Emeklilik Piyangosu mu? Bi Git Kardeşim!
Bir işyerinde çalışanların işe alındıkları tarihten itibaren sigortalı sayılmaları gerekmektedir. Ancak bir işyerinde hizmet akdi ile ve zaman ve bağımlılık esasları çerçevesinde bir işverene tabi olarak iş yapan çalışanların yasal zorunluluğa rağmen sigortalı yapılmamaları hali de aksi durum gibi ne yazık ki sık görülen bir vakıa olmaktadır. İşte bu durumlarda sonradan bu fiili hizmetlerin sigortalı kapsama dâhil edilmeleri “Hizmet Tespit Davaları” ile mümkün olabilmektedir. Hizmet tespit davalarında zamanaşımı kadar önemli bir husus da sonradan tespit edilen bu çalışmalara ilişkin primlerin yatırılıp yatırılmaması konusu olmaktadır. Dava kazanılsa dahi şu veya bu sebepten işveren primleri yatırmaması hali hiç de seyrek karşılaşılan bir durum olmamaktadır.
İşte yargı kararıyla tespit edilmiş olsa bile SGK yatırılmamış primlerden dolayı hizmeti var kabul etmiyor, bu hizmetleri emeklilik hesabında geçerli saymıyordu. Yargıtay da 2003 yılına kadar olan kararlarında SGK’nın bu uygulamasını destekliyordu.
Yargıtay 10 Hukuk Dairesi’nin 2003/176 Esas, 2003/4985 Karar sayılı Kararı ve yine aynı Dairenin 2010/13035 Esas, 2010/16459 Karar sayılı içtihatlarından da örnek olarak görüleceği üzere Yüksek Mahkeme tam dokuz yıldır bu yönde kararlar vermekteydi. Bir kısım gazetenin yazdığı gibi 21. Hukuk Dairesinin kararı ile bu konuda yeni bir içtihat çıkmış değildi.
Nihayet SGK bu konuda kaybettiği davalardan dolayı yılarak bu iki içtihada yer verdiği 2012/14 sayılı Genelgesiyle primi yatırılmamış olsa bile hizmet tespit davasıyla kazanılmış hizmetleri dikkate alacağı yönündeki uygulama değişikliğine gitmesinin Yargıtay’ın görüş değişikliğinden kaynaklandığını ve yaptıkları değişikliğin kaybettiği anılan davalar nedeniyle fuzuli yargılama giderleri ile zaman, emek ve kaybına sebebiyet vermemek amacına matuf olduğunu vurgulamıştı. Ne zaman? 16 Nisan 2012’de, yani tam dörtbuçuk ay önce. Bu durumda artık yargı yoluna ihtiyaç da kalmamıştı.
SGK’nın artık dava açmaya lüzum bırakmayacak yönde uygulama değişikliğine gittiği bu konuyu biz de e-Yaklaşım Dergisinin (www.yaklasim.com) Haziran 2012 sayısında yayımlanan makalemizde ele almıştık. Ne zaman? Üç ay önce.
Peki, bu durumda konusu itibariyle bayatlamış içtihada dayanarak kimi basın organlarında “Yüzbinlerce Çalışana Emeklilik Piyangosu” başlığıyla verilen haberlere ne diyelim? “Uyan da balığa çıkalım” mı demeli? “Bi git kardeşim” mi demeli? Bu habere uzman sıfatıyla ama okumadan yazmasıyla maruf yorum yapan yazara ne diyelim? Komik adam “Yargıtay kararı bu anlamda çalışanlar lehine önemli bir karar. SGK da bu uygulamasını gözden geçirecektir” demiş.
Oysa geçirdi ve gerekli düzenlemeyi çıkardı bile! Haberi yok!
2012/14 sayılı SGK Genelgesini okusa görecek!
Okusa da okurları SGK’nın buna çoktan uyduğunu öğrenmek için bir dokuz sene daha beklemeseler!
Şevket TEZEL
http://alitezel.com/tezel/index.php?sid=yazi&id=5599