Kayıtdışı, ekonomilerin en büyük sorunlarından birisidir. Bir yandan devletin ciddi bir gelir kaybına yol açarken diğer yandan da kayıt altında çalışanlara karşı haksız rekabete yol açmaktadır. Kayıtdışı dediğimiz zaman sadece “hiçbir şekilde kayıt altında olmayanlar” anlaşılıyor. Ancak, kayıt altında olup, gerçeği beyan etmeyenlerde unutulmamalı.
Orta vadeli plan (OVP) doğrultusunda, bütçe gelirlerini arttırmak ve ekonomi hedeflerini tutturmak isteyen hükümet kayıtdışı mücadelede önemli adımlar atıyor. Bu adımlardan bir tanesi sigorta primleri düşük gösterilen çalışanların incelemeye alınması. Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) yüksek ücret ödendiği halde düşük ücretten primi ödenen şirketlerde inceleme başlatmaya hazırlanıyor.
Türkiye’de devlet memurları hariç, yaklaşık 11 milyon sigortalı çalışan bulunuyor. Bunların da tahminen yarıdan fazlası gerçek ücretlerinden daha düşük bildiriliyor. SGK öncelikle meslek gruplarına göre ücret skalası belirleyecek, daha sonra bu skalaya göre düşük ücret beyan eden işyerlerinde inceleme başlatacak.
Örneğin, bir işyerinde çalışan vasıfsız işçi, temizlikçi ve mühendis aynı ücreti alıyorsa bu işyerleri inceleme riski altında olacak. Türkiye’de ücretler üzerindeki yüksek oranlı maliyetler, işverenleri kayıtdışılığa yöneltiyor. Asgari ücret üzerinden sigortalı olan bir çalışan için işçi ve işveren payı dahil yüzde 36,5 sosyal güvenlik primi ve işsizlik sigortası primi ödeniyor. Buna bir de yüzde 15’den başlayan gelir vergisi eklenince ortalama yüzde 51,5 oranında işverene ek maliyet çıkıyor. Her ne kadar bunun bir kısmı çalışandan kesiliyormuş gibi gözükse de genelde net ücret üzerinden ücret sözleşmesi yapıldığı için tüm bu ödemeler işveren tarafından yapılıyor ve ciddi bir maliyet unsurunu oluşturuyor.
SGK’nın kayıtdışı ile mücadele için düşük ücretten sigorta primi ödeyen işyerlerini incelemeye alması yerinde bir uygulama. Ancak, bunu yaparken dikkatli olmak gerek. OECD ülkelerinde ücretler üzerindeki prim, vergi vb. maliyetlerin ortalaması yüzde 30 civarında iken bu oran bizde yüzde 50’ler düzeyinde. Ekonominin tamamını kayıt altına alır ve işverenlere nefes alacak pay bırakmazsanız işsizliği azaltacağım derken, işsizler ordusuna yenilerinin eklenmesine sebep olursunuz. O nedenle, öncelikle ücretler üzerindeki maliyetlerin aşağılara çekilmesi daha sonra tamamının kayıt altına alınması, zor ekonomik şartlarda ayakta kalma mücadelesi veren özellikle küçük esnaf için daha iyi olacaktır.
İ. Burak OĞUZ
http://www.gozlemgazetesi.com/yazarlar/burak-oguz/791-dikkat-ucretler-incelemeye-aliniyor.html