GİRİŞ
İşletmeler ramazan ayında, ramazan bayramında, kurban bayramında, yılbaşında v.b. özel günlerde personeline bazı ayni yardımlar yapmaktadırlar. Örneğin: Ramazan ayı boyunca personele içinde yiyecek ve içecek maddeleri olan ramazan paketleri, ramazan bayramında, kurban bayramında, yılbaşında çikolata, kuruyemiş, meyve sepeti, hediye çeki..v.b. yiyecek ve içecek malzemeleri ya da şirketin ürettiği ve şahsi tüketimi de uygun mamullerden şirket personeline bedelsiz olarak dağıtılmaktadır.
Uygulamada personele bedelsiz olarak verilen bu gibi ayni yardımlar vergilendirilmesinde tereddütler yaşanabilmekte ya da vergiye tabi olması gerektiği bilindiği halde gerekli vergilendirme işlemleri yapılmamaktadır.
Vergi uygulaması açısından, personele sağlanan her türlü ayni veya nakdi ödeme ve benzeri menfaat ücrettir ve ücretin vergilendirilmesine dair gerekli işlemlerin yapılması ve hesaplanan verginin de muhtasar beyanname ile beyanı ve ödenmesi gereklidir.
Yürürlükte bulunan mevzuat açısından konuya bakış;
I- Gelir Vergisi Kanunu’na Göre;
193 sayılı G.V.K. Md. 61’de ücretin tanımı “Ücret, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.” şeklinde yapılmıştır. Bu açıklamadan yola çıkılırsa sadece nakit para ödemelerinin değil kendisine para ile bir değer biçilebilen menfaat ve ayınlarında ücret kapsamında olduğu anlaşılacaktır.
Kanunun 63. Maddesinde “Hizmet erbabına verilen ayınlar, verildiği gün ve yerdeki ortalama perakende fiyatlarına göre; konut tedariki ve sair suretle sağlanan menfaatler, konutun emsal kirasına veya menfaatin emsal bedeline göre değerlenir.” hükmü yer almıştır.
Bir malın perakende fiyatı, o malın piyasa fiyatını, tüketiciye satış fiyatını ifade eder. Ortalama perakende fiyatı denilmek suretiyle; ücret olarak verilen malın –menfaatin verildiği gündeki perakende piyasasındaki değerinin ortalama tutarı kastedilmiştir.
· İşveren, ücretliye vermiş olduğu malın perakende satışını yapıyorsa, bu değerlendirmede kendi ortalama satış fiyatını kullanabilir.
· İşveren, ücretliye vermiş olduğu malı dışarıdan satın almış ise ve alımdaki fiyat piyasada bu ürün için ortalama perakende fiyatı ile arasında fazla farklılık yoksa değerlendirmede kullanılabilir.
· Dışarıdan alınan mal büyük partiler halinde emsalinden düşük bir bedel ile satın alınmışsa alış bedeli ortalama perakende satış fiyatıyla alındığı söylenemez. Ortalama birim fiyatının ayrıca tespiti ve değerlendirilmesi gerekir. Böyle bir durumda ücretliye yapılan yardımın değerlendirilmesinde piyasa fiyatı kullanılması sonucu, alımdaki fiyat ile arasındaki farkın gelir hesaplarına alacak kaydedilmesi gerekecektir.
GVK’da muafiyet ya da istisna olarak tanımlanmayan bir ödeme ya da menfaatin personele sağlanması halinde bu unsurun kesin olarak vergilendirilmesi gerekmektedir.
GVK Madde 23’de yer alan; belirli bir tutara kadar veya işyerinde verilmesi şartıyla yemek bedellerindeki istisna, işverene ait olan 100 m2’ye kadar konut istisnası, personel servislerine dair istisna, GVK Madde 25’de yer alan; işe başlatmama tazminatındaki istisna, personele evlenme ve doğum münasebetiyle yapılan yardımlarda istisna, GVK Madde 27’de yer alan; demirbaş mahiyetinde personele verilen giyim eşyasındaki istisna vb..
II- Katma Değer Vergisi Kanunu’na Göre;
3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’ 1. Maddesinde KDV’nin konusuna giren işlemler sayılmış, “Ticarî, sınaî, ziraî faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetler” denilmiş devamında sırası ile 3. Maddede teslim ve hizmet sayılan haller açıklanarak, ” Vergiye tabi malların her ne suretle olursa olsun, vergiye tabi işlemler dışındaki amaçlarla işletmeden çekilmesi, vergiye tabi malların işletme personeline ücret, prim, ikramiye, hediye, teberru gibi namlarla verilmesi” ve 5. Maddede “Vergiye tabi bir hizmetten, işletme sahibinin, işletme personelinin veya diğer şahısların karşılıksız yararlandırılması hizmet sayılır” şeklinde ifade edilmiştir.
9 sıra numaralı KDV Genel Tebliğinde yapılan açıklamalara göre“Katma değer vergisi uygulamasında personele sağlanan menfaatlerden aşağıda sayılanlar vergiye tabi tutulmayacaktır.
a) Personele işyerinde veya müştemilatında yemek verilmesi,
b) Personele yatacak yer veya konut tahsisi,
c) Personelin toplu olarak işyerine gidip gelmesini sağlamak amacıyla yapılan taşıma hizmetleri,
d) Demirbaş olarak verilen giyim eşyası.
İşletmenin iktisadi faaliyetini yürütebilmesi için yapılan ve işletmede yaratılan katma değerin bir unsuru olan bu masraflar maliyetin bir parçası olduğundan, personele tahsis sırasında vergiye tabi tutulmayacak, bu mal ve hizmetlerin iktisabında yüklenilen vergiler ise genel hükümlere göre indirim konusu yapılabilecektir.
Bu menfaatler dışındaki yardımlardan dolayı yüklenilen KDV, indirim konusu yapılamayacaktır.Eğer yardıma konu mal önceden alınmış ve işletmenin kayıtlarına girmiş, KDV’si indirim konusu yapılmışsa; ücretliye teslime konu olduğu ayda KDV’si beyanname üzerinde ilave edilecek KDV satırı kullanılarak indirimin iptali yapılmalıdır. Alındığı ayda ücretliye teslimi yapılmışsa iz kaydı olması açısından 191 İndirilecek KDV hesabına alınıp daha sonra ücret tahakkukunda 391 İlave Edilecek KDV kullanılmak kaydıyla indirimin iptali sağlanabilir yada hiç 191 İndirilecek KDV hesabına alınmayabilir.
Ücret olarak değerlendirilen ayni yardımın KDV dahil toplam bedeli üzerinden ücret hesabı yapılacaktır
III- Sosyal Güvenlik Kanunu’na Göre
5510 sayılı Kanunun “Prime esas kazançlar” başlıklı 80’inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde;
“Ayni yardımlar ve ölüm, doğum ve evlenme yardımları, görev yollukları, seyyar görev tazminatı, kıdem tazminatı, iş sonu tazminatı veya kıdem tazminatı mahiyetindeki toplu ödeme, keşif ücreti, ihbar ve kasa tazminatları ile Kurumca tutarları yıllar itibarıyla belirlenecek yemek, çocuk ve aile zamları, işverenler tarafından sigortalılar için özel sağlık sigortalarına ve bireysel emeklilik sistemine ödenen ve aylık toplamı asgari ücretin % 30'unu geçmeyen özel sağlık sigortası primi ve bireysel emeklilik katkı payları tutarları, prime esas kazanca tabi tutulmaz.” açıklaması yer almaktadır
Görüldüğü gibi, personele sağlanan ayni yardımlar sigorta primi kesintisine tabi değildir.
4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu’nun “İşsizlik sigortası primleri ile sosyal güvenlik primlerine ilişkin hükümler” başlıklı 49’uncu maddesinde, “İşsizlik sigortası primi, sigortalının 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 80 ve 82’nci maddelerinde belirtilen prime esas aylık brüt kazançlarından % 1 sigortalı, % 2 işveren ve %1 Devlet payı olarak alınır.” hükmü yer almaktadır. Dolayısıyla, 5510 sayılı Kanun 80’inci maddesi ile ayni yardımları prime esas kazançtan istisna tuttuğu için ayni yardımlar üzerinden işsizlik sigortası primi de hesaplanmayacaktır.
IV-Damga Vergisi Kanunu’na Göre
488 Sayılı Damga Vergisi Kanunu’nda ayni yardımlara ilişkin herhangi bir istisna sayılmadığından ve ücretler damga vergisine tabi olduğu için ücretliye verilen ayni yardımlar damga vergisine tabidir.
SONUÇ
Ücretli olarak çalışan hizmet erbabına, istisnaları dışında yapılan her türlü ayni yardım/hizmet (KDV dahil) net ücret olarak değerlendirilecek ve bu değerlendirmede perakende fiyat tespiti yapılacak, kişinin bulunduğu gelir vergisi matrahına göre gelir vergisi ve damga vergisi hesaplanıp bordosuna taşınacak ancak sigorta primi kesintisi yapılmayacaktır. Bordoda personele borç olarak hesaplanan bu tutar personele ayrıca ödenmeyecektir. Ayni yardıma konu olan ürün için daha önceden işletme kayıtlarında kdv indirimi yapılmışa bununda indirimden çıkarılarak düzeltilmesi gereklidir.
Örnek:
A İşletmesi ramazan ayında personeline yiyecek ve içecek malzemelerinden oluşan ramazan paketlerinden vermektedir. İşletme 300 kişilik personeline toplam (KDV dahil) 75.000,00 TL’lik ramazan paketi alımı yapmıştır.
KDV dahil 75.000,00 TL’lik 300 adet ramazan paketinin kişi başı maliyeti 250,00 TL’dir. Bu 250,00 TL her bir kişinin gelir vergisi oranı ile sabit damga vergisi oranı toplamına göre brütleştirilecektir.
1. Yöntem:
Bulunacak brüt tutarlar ilgili ayın ücret bordrosunda brüt ücrete ilave edilecektir. Ancak ayni yardımlar sigorta primine tabi tutulmadığı için brüt ücret içindeki bu tutarlar için sigorta primi ve işsizlik sigortası primi hesaplanmayacaktır. Bordroda çıkan net ücretten ise 250,00 TL mahsup edilecek ve buna göre net ücrete ulaşılacaktır.
Örneğin: (a) Personelinin normal ücret hesabı şu şekilde olsun:
Brüt ücret : : 1.000,00 TL
SSK primi + işsizlik sig. Pr. : 150,00 TL
GVM : 850,00 TL
GV (%15 diliminde oldu ğu kabulü ile) : 127,50 TL
DV : 6,60 TL
Net Ücret : 715,90 TL
Bu kişiye net 250,00 TL, brüt ise (250,00/ ((0,15 + 0,0066)-1)) = 296,42 TL ayni yardım yapılmıştır.
Brüt : 1.296,42 TL
SSK primi + işsizlik sig.pr. (1.000,00 * 0,15) : 150,00 TL
GVM : 1.146,42 TL
GV %15 : 171,96 TL
DV : 8,56 TL
Özel kesinti : 250,00 TL
Net ücret : 715,90 TL
Muhasebe kaydı:(Mahsup fişi örneği bir personel olarak yapılmıştır ve Sigorta primi ve işsizlik sigortası primi işveren hisseleri örnekte ihmal edilmiştir. )
------------------------------- / ------------------------------
MAAŞ HESABI 1.000,00
SOSYAL YARD. HES. 296,42
360 ÖDENECEK VERGİLER 180,52
361 ÖD. SOS.GÜV.KEST. 150,00
335 PERSONELE BORÇLAR 715,90
320 SATICILAR (*) 250,00
---------------------------------- / ----------------------------
(*)Sosyal yardım faturasının tamamının bordro kaydından ayrı olarak yapılması halinde 196 PERSONEL AVANSLARI hesabı kullanılabilir.
Ayni yardıma konu malın alımı ilk aşamada diğer stoklar hesabı(KDV dahil tutar kadar) borç, satıcılar hesabı ise alacak şeklinde kaydı mümkün olup daha sonra ücret tahakkuku mahsup fişinde diğer stoklar hesabı(KDV dahil tutar) ve Ödenecek vergi ve fonlar hesabı alacak, gider hesapları borçlandırılarak kayıt yapılabilir. Bu fişteki vergi hesabının nasıl olması gerektiği konusunda yukarıdaki açıklamalar dikkate alınmalıdır.
2. Yöntem
İşletmenin ücret programı yukarıdaki şekilde bir hesaplama yapmaya/müdahaleye imkan vermezse, yukarıda anlatılan detaylı hesaplama ayrıca yapılacak ve listelenecek ama ücret bordrolarındaki kümülatif gelir vergisi matrahına bir şekilde müdahale edilecektir. Çünkü sonuçta vergiye tabi bir unsur vardır ve ücretlerin doğru gelir vergisi oranına göre vergilendirilmesi için kümülatif gelir vergisi matrahının doğru bir şekilde takip edilmesi önemlidir. Ücret bordrosu kaydı normal yapılacak, fatura kayıtlara alınacak ve ayrıca da ayni yardımın gelir vergisi ve damga vergisi kayıtlara alınacaktır. Örneğin. 30 personel için 1.500,00 TL + 120,00 TL KDV = 1.620,00 TL tutarında ramazan paketi alınmıştır. 1.620,00 TL net ücret olarak kabul edilecektir. Kişi başına düşen net ücret 54,00 TL’dir. Bu 54,00 TL her bir personel için ayrı ayrı içinde bulunduğu gelir vergisi dilimine dair gelir vergisi oranı (+) damga vergisi oranı toplamına göre brütleştirilecektir. Örneğin, (A)personeli %15 gelir vergisi diliminde olsun. Bu durumda bu kişiye isabet eden brüt ücreti hesaplamak için gerekli olan brütleştirme oranı: 1- (0,15 + 0,0066) = 0,8434 dür. Brüt: 54,00 /0,8434 = 64,03 TL’dir. Gelir vergisi: 64,03 * 0,15 = 9,61 TL, Damga vergisi: 64,03 * 0,0066 = 0,42 TL, net tutar 64,03 – (9,61 + 0,42) = 54,00 TL’dir. Muhasebe kayıtları ise:
Faturanın kaydı:
------------------------------- / -------------------------------------
770/760/740/730 GİDER HESABI 1.620,00
320 SATICILAR 1.620,00
----------------------------- / --------------------------------------
(*) KDV indirimi yapılmayacak,. KDV dahil gider yazılacaktır.
Hesaplanan vergilerin kaydı
(mahsup fişi örneği bir personel için yapılmıştır.)
------------------------------- / ------------------------------------
770/760/740/730 GİDER HESABI 10,03
360 ÖDENECEK VERGİLER 10,03
- Gelir Vergisi 9,61
- Damga Vergisi 0,42
----------------------------------- / ------------------------------
Burada gelir vergisi hesaplanan brüt tutar, ücret bordrolarında da dikkate alınacak ve ertesi aya devreden kümülatif gelir vergisi matrahına dahil edilecektir. Eğer işletme kendi stoklarından (mamullerinden veya mallarından) personeline ayni yardım yapacaksa; bu durumda malların birim maliyetine göre hesaplamalar yine yukarıdaki gibi olacaktır. Ancak bu defa personele bedelsiz teslim edilen bu mallara isabet eden ve zamanında indirilen KDV’nin tespit edilmesi ve indirim iptali kaydının yapılarak KDV beyannamesi ile yardımın yapıldığı aya ait dönemde beyan edilmesi gerekmektedir.
Her iki şekilde de nakden ödenecek net ücret değişmiyor ama ayni yardım bordroya dahil edilerek vergilendiriliyor ve kümülatif vergi matrahına da dahil edilmiş oluyor.
Menderes ÇETİN
Stajyer SMMM
http://muhasebenet.net/haber.php?haber_id=192