Girişimcilerin En Büyük 10 Hatası
Her yıl yüzlerce iş yeri, çeşitli nedenlerden ötürü faaliyetlerine son vermek zorunda kalıyor. Üstelik bunların önemli bir kısmı da girişimcinin basit hatalarından kaynaklanıyor. Peki, en sık yapılan 10 girişim hatası hangileri? Girişimcilerin yaptığı 10 temel hatayı uzmanlarına sorduk işte yanıtları.
Yanlış işe Yatırım:
Başarısız girişimcilerin ilk büyük hatası, iş seçimiyle başlıyor. Bir çok girişimci kendisini, yeteneklerini ve yapabileceklerini tartmadan, sadece ‘Bu işte para var’ düşüncesiyle yeteneklerine ters işlere yöneliyor. Bir süre sonra hatasını anlıyor ama iş işten geçmiş oluyor.
Yetersiz Sermaye:
En sık karşılaşılan hatalardan biri yetersiz sermaye ile yola çıkmak. Bir çok girişimci sermayenin ne derece önemli olduğunu göz ardı edip, varını yoğunu harcayıp heyecanla yeni bir işe yatırıyor. Uzmanlara göre kısa sürede batan bir çok girişimcinin ortak hatası, yetersiz sermaye ile yola çıkmak. Yeni kurulan bir işin hemen para kazandıracakmış gibi algılanması temel bir hata. Elinde yeterli sermayesi olmayan ve varını yoğunu iş kurmaya harcayan girişimciler, piyasalardaki en ufak bir dalgalanmada zor durumda kalıyor.
Yüksek Maliyetler:
En sık yapılan hatalardan biri. Yapılacak işin sağlayacağı kârlılığa asla uygun olmayacak denli yüksek meblağlarda kira bedellerinin göze alınarak, işe başlanması bu tip hatalara iyi bir örnek. Uzmanlara göre girişimcilerin en çok dikkat etmeleri gereken nokta, tüm maliyetleri kontrol altına almak ve asla gereksiz maliyetlerin altına girmemek. Personel, kira, dekorasyon, araç ve ekipman maliyetleri asla belli bir sınırın üstüne çıkmamalı.
Yanlış Yönetim:
Malum, Türkiye’deki şirketlerin neredeyse tamamı aile şirketlerinden oluşuyor. Yöneticiler, aile üyeleri arasından seçiliyor. Profesyonellere fazla güvenilmiyor. Uzmanlara göre, yönetim anlamında yapılan en ciddi hatalardan biri de bu. Ve bu hata KOBİ’lerde de sıkça görülüyor. Özel yaşantıdaki sorunların şirkete taşınması, şirket içindeki hiyerarşik yapı nedeniyle aile bireylerinin birbirine düşmesi ve aile dışındaki çalışanlara güvensizlik, en sık karşılaşılan sorunlar.
Hatalı İstihdam:
Yanlış yönetimden fazla kopuk olmayan bir madde de hatalı istihdam. Bir çok girişimci doğru istihdam yerine, eşe ve dosta istihdam yaratmak gibi önemli bir hataya düşüyor. Uzmanlara göre bu maddeye iş sahibinin yeterli verim alınamayan çalışanlarını duygusal nedenlerle çıkaramamasını da ekleyebiliriz. Bugüne kadar yaşanılan örnekler, yanında çalıştıracağı kişileri doğru seçemeyen ve doğru konumlandıramayan girişimcilerin başarılı olma şansının düşük olduğunu gösteriyor.
Hedefsizlik:
Şirketin ölçeği ne olursa olsun, öncelikle hedefler belirlenmeli ve bunlara ulaşmak için çalışılmalı. Gerek yönetim, gerek iş kolu, gerekse insan kaynağında yapılan sürekli değişiklikler istikrarsızlığa neden olur. Girişimci bu hataya düşmemeli ve hedefi doğrultusunda yürümeli.
Modaya Kapılmak:
Bazı işleri modaya benzetebiliriz. Ömürleri kısadır. Bu tip işlerde sadece ilk giren ve erken çıkanlar kazanır. Arkasından bunu kopyalamaya çalışan yatırımcılar ise arz talep dengesini dikkate almadığı için büyük zararlarla karşı karşıya kalırlar. Türkiye’de girişimcilerin sık yaptığı hatalardan biri de budur. Araştırmadan sadece iyi örneklere bakarak, girilen işler büyük oranda başarısızlıkla sonuçlanır. Uzmanlara göre, örneğin cep telefonu satış mağazaları veya internet cafeler birkaç yıl öncesinin en önemli moda yatırımlardandı. İyi örneklerden esinlenen binlerce girişimci, bu alanlarda başarısız oldu.
Gereksiz Cesaret:
Faaliyet gösterilen iş kolunun uzmanlarına danışılmadan sadece hisler dikkate alınarak alınan kararlar, çoğu zaman o işe zarar verir. Kendine aşırı güvenmek, aşırı risk aldırır. Bu durumda da eninde sonunda girişimci zarar görür. Uzmanlar, aşırı güven ve gereksiz cesaretin girişimcilere zarar verdiğini, bu yüzden de girişimcinin mümkün olduğunca uzmanlara danışmasını öneriyor. Hissi davranarak, karar almak yerine konuyu enine boyuna araştırıp, karar almanın daha yararlı olacağı vurgulanıyor.
Bilgi ve Teknoloji Yetersizliği:
Girişim uzmanlarına göre günümüzde hala girişimcilerin önemli bir kısmı bilgi ve teknolojinin önemini kavrayabilmiş değil. Halbuki farklı olmak ve başarıyı yakalamak için bu nokta anahtar rolünde. Türkiye’de genele bakıldığında işletmenin kurulduğu günde teknik donanımın üzerine pek bir artı değer katılmadığı dikkat çekiyor. Girişimci, teknolojiyi ve sektöründeki yenilikleri takip etmiyor ve şirketini yenileyemiyor. B u durumda da yoğun rekabet ortamında kendi elleriyle müşterilerini rakiplere kaptırıyor.
Açık Olmamak:
Girişimci tek adamlığa soyunmamalı, belli aralıklarla çalışanlarıyla sorunları tartışmalı, ve çalışanlarına kendilerini bir bütünün parçası olarak görmelerini sağlamalı. Uzmanlara göre, bilgiyi çalışanlardan saklamak, yani kapalılık, iş yeri motivasyonunun düşmesinin önemli unsurlarından biri.
kaynak : http://www.fikiravcisi.com/