Kıdem Tazminatı Hesaplaması
Kıdem tazminatı 1475 sayılı eski İş Kanunu’nda gösterilen fesih hallerinde en az bir yıllık çalışması olan işçiye veya işçinin vefat etmesi halinde de bu işçinin hak sahiplerine işveren tarafından son brüt kazancına göre ödenmesi gereken paradır.
Kıdem tazminatının verilebilmesi için öncelikle işçinin İş Kanununa tabi olması, işçinin aynı işyerinde veya aynı işverenin değişik işyerlerinde iş sözleşmesinin en az bir yıl çalışmış olması ve iş sözleşmesi, mutlaka kanunda belirtilen sebeplerden birisi ile feshedilmesi gereklidir.
Kıdem tazminatı feshe bağlı haklardan birisi olmakla birlikte, iş sözleşmesinin sona erdiği her durumda tazminat talebi doğmaz. Kıdem tazminatının söz konusu olabilmesi için iş sözleşmesinin kanunda belirtilen şartlarla feshedilmesi gereklidir.
Buna göre;
a. İşveren tarafından 4857 sayılı İş Kanunun 25/II numaralı bendinde gösterilen “ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller” ve benzeri nedenler dışında iş sözleşmesinin feshedilmesi durumunda,
b. 4857 sayılı İş Kanununun 24. Maddesinde belirtilen Sağlık Sebepleri, Ahlak ve İyi Niyet Kurallarına Uymayan Haller veya Zorlayıcı Sebeplerde sayılan nedenlerden dolayı iş sözleşmesinin işçi tarafından feshedilmesi durumunda,
c. Muvazzaf askerlik dolayısıyla iş sözleşmesinin feshedilmesi durumunda,
d. Bağlı bulundukları kanunla kurulu kurum veya sandıklardan yaşlılık, emeklilik veya malullük aylığı yahut toptan ödeme almak amacıyla feshedilmesi durumunda,
e. Kadının evlendiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde kendi arzusu ile sona erdirmesi
f. İşçinin ölümü sebebiyle son bulması
g. 25.08.1999 tarihinden önce sigortalı olanlar için 4447 sayılı yasa ile getirilen yaşlar dışında kalan diğer şartları ve yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen sigortalılık süresini (15 yıl) ve prim ödeme gün sayısını (3600 gün) tamamlayarak kendi istekleri ile işten ayrılmaları nedeniyle,
İşçiler kıdem tazminatı almaya hak kazanırlar.
Kıdem Süresi
Kıdem tazminatına esas olan sürenin hesaplanmasında, diğer hususlarda olduğu gibi, 4857 sayılı İş Kanununun geçici 6. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan 1475 sayılı Kanunun 14. maddesi hükümleri esas alınacaktır.
Kıdem süresinin başlangıcı işçinin işe başladığı tarihten itibaren yani işçinin fiilen işe başladığı tarihtir.
İş Kanununun 15. maddesine istinaden taraflar arasında “deneme süresi” öngörülmüş ise bu durumda deneme süresi kıdeme dâhil olup, kıdemin başlangıcı da kıdemin ilk günüdür.
Kıdem sözleşmesinin sonu genel olarak iş sözleşmesinin erdiği tarihtir. İş sözleşmesi fesih bildirimi yoluyla sona ermişse ihbar sürelerinin bitimi, bildirimsiz fesihte ise bildirimin yapıldığı gün kıdem süresinin son günü olarak hesaplanmalıdır.
Kıdem Tazminatının Hesaplanması
Kıdem tazminatı hesaplanırken, öncelikle işçinin bir günlük giydirilmiş ücreti bulunur. Tazminat hesabına (süreklilik arz etmeyen ödemeler hariç) dâhil edilecek ödemeler dikkate alınarak, işçiye sağlanmış aylık ödeme ve menfaatlerin bir günlük tutarı, yapılan ödemelerin 30’a bölünmesi ile bulunur.
Yıllık olarak yapılan ödemelerden son bir yıl içerisinde işçiye nakden veya ayni olarak yapılan ödemelerin toplam tutarı 365’e bölünerek bir günlük tutar hesaplanır. Bir yıldan artan süreler içinde aynı oranlar üzerinden ödeme yapılır. Kıdem tazminatı hesabında, sigorta primi, vergi, sendika aidatı ve buna benzer kesintiler yapılmaksızın belirlenen brüt ücretten sadece damga vergisi kesintisi yapılarak ödeme yapılacaktır.
İşçinin ücreti, akort (Yapılan işin birim sayısı dikkate alınarak iş bitimi; birim miktarı ile birim başına kararlaştırılan ücret çarpılarak ödenen ücrettir) ücret olarak yani sabit olmayan bir ücretse, son bir yıl içinde yapılan ödemelerin tutarının son bir yıl içerisinde çalışılan gün sayısına bölünmesiyle bulunacak tutar kıdem tazminatı hesabında esas alınacaktır.
Ancak; gün sayısı ile giydirilmiş brüt ücretin çarpımının tavan tutarı aşmamasına dikkat edilmelidir. (01.07.2011 – 31.12.2011 arası Kıdem Tazminatı Tavanı: 2.731,85 TL. olarak belirlenmiştir.)
1475 sayılı eski İş Kanunu ödenecek kıdem tazminatının bir yıllık miktarının en yüksek devlet memuru olan Başbakanlık Müsteşarına ödenen bir yıllık emeklilik ikramiyesi ile sınırlandırmıştır.
Buna göre yıl içerisinde kıdem tazminatına hak kazanarak işten ayrılan personele yapılacak ödemelerin hesabında kullanılacak olan giydirilmiş ücret kıdem tazminatı tavanını aşmayacaktır. Tavanı aşan kıdem tazminatı ödenmesi halinde, tavanı aşan kısım ücret olarak değerlendirilecek ve gelir vergisine tabi olacaktır.
Kıdem tazminatının zamanında ödenmemesi sebebiyle açılacak davanın sonunda hâkim gecikme süresi için, ödenmeyen süreye göre mevduata uygulanan en yüksek faizin ödenmesine hükmeder. Kıdem tazminatı için faiz başlangıcı iş sözleşmesinin fesih tarihidir.
Mehmet Fatih GELERİ
İş ve Sosyal Güvenlik Uzmanı
fatihgeleri@gmail.com
kaynak http://muhasebenet.net/haber.php?haber_id=556